RUSYA Parlamentosu'nun üst kanadı Federasyon Konseyi Başkanı Valentina Matviyenko, İsveç'te Kur'an-ı Kerim'in yakılmasının ve benzer eylemlerin ciddi şekilde kınanması için Avrupa parlamentolarına çağrı gönderileceğini bildirdi.
'DURDURULMASI GEREK'
MATVİYENKO, Konsey toplantısında yaptığı konuşmada, Türkiye'nin Stockholm Büyükelçiliği önünde Kur'an-ı Kerim yakılmasına tepki gösterdi. Bu tür eylemleri organize edenlerin dünyayı ateşe verdiğini ve yeni gerilim odakları yarattığını ifade eden Matviyenko, "Bu bir hakarettir, bu suçtur, etnik nefreti körüklemektir. İnsanlar, Müslümanlar için kutsal olana saldırıda bulunuyor" dedi. Dünyada tüm aklı başında güçlerin bu tür eylemleri sadece kınamakla kalmayıp durdurulmasını istediğini hatırlatan Matviyenko, Rusya'nın her milletten insana saygı duyan çok uluslu bir ülke olduğunu dile getirdi. İsveç'teki eyleme tepki olarak Federasyon Konseyi'nin Uluslararası İlişkiler Komitesi'nden çalışma yapmasını isteyen Matviyenko, "Federasyon Konseyi adına Avrupa parlamentolarına bu tür eylemleri ciddi şekilde kınayan ve bu tür hakaret içeren eylemlerin önlenmesi için tüm tedbirlerin alınmasını öneren bir çağrı gönderelim" ifadelerini kullandı.
"İSVEÇ'İN 'ÖZGÜRLÜK' DEDİĞİ DURUM ASLINDA TEHLİKE"
İSVEÇLİ siyaset bilimci ve insan hakları savunucusu Helene Sejlert, Danimarkalı aşırı sağcı Sıkı Yön Partisi (Stram Kurs) lideri Rasmus Paludan'ın Kur'an-ı Kerim yakma provokasyonlarına izin verilmesinin Avrupa'da farklı toplumsal gruplar için tehdit oluşturduğunu söyledi. Sejlert, İsveç'in koruduğunu iddia ettiği özgürlüklerin, Müslümanlara yönelik provokasyonlara izin verdiğini belirterek, "İslamofobik eylemlere izin vermek toplumda daha fazla düşmanlık oluşturuyor ve savunmasız durumdaki büyük bir grubu tehdit altında hissettiriyor" dedi.
'ANTİSEMİTİZMİ BESLİYOR'
FARKLI toplumsal gruplara karşı provokatif eylemlere izin verilmesinin sadece Müslümanlar için değil, diğer dini gruplar için de tehdit oluşturduğunun altını çizen Sejlert, "Kur'an-ı Kerim yakılmasına izin verilmesi sadece Müslümanları değil, başta Yahudiler olmak üzere farklı toplumsal grupları da tehlikeye atıyor. Paludan'ın eylemleri ırkçılığı, Müslüman karşıtlığını ve antisemitizmi besliyor. Eğer kanunlar buna engel olamıyorsa, o zaman kanunlarda sorun var demektir" değerlendirmesinde bulundu.
"MÜSLÜMAN DÜNYASI ERDOĞAN'I DESTEKLESEYDİ SORUN ÇÖZÜLÜRDÜ"
İSVEÇ, Norveç ve Hollanda'da Kur'anı Kerim'e yapılan saldırılar nedeniyle İstanbul'da Avrupa'da yaşayan Müslümanları temsil etmek amacıyla kurulan Avrupa Müslüman Forumu liderleri tarafından toplantı düzenlendi. 'İslamofobiyi Durdurun, Çifte Standartları Durdurun' başlıklı etkinlikte Müslümanlara ve Kuranı Kerim'e yönelik yapılan saldırılar ele alındı. Toplantıda konuşan Avrupa Müslüman Forumu Başkanı Abdul- Vakhed Niyazov, "Bu saldırılar ilk başta geleneksel değerlere bir saldırıdır. Türkiye'de bulunmamızı sağlayan Recep Tayyip Erdoğan'a teşekkürlerimiz var. En güzel şekilde cevap veren Türkiye yönetimidir. Birçoğu buna karşı itirazda bulundular ama o kadar etkili olmadı. Müslüman dünyası tek vücut olarak bu provokasyonlara karşı çıksaydı ve değerli Erdoğan'ı desteklemiş olsaydı bu sorun hızlıca çözülmüş oldurdu. Nedense birçok Avrupa ülkesinde homofobi ve antisemitizm yasak ve bir suç unsuru olarak ifade ediliyor fakat İslam karşıtlığı ya da İslamofobi ifade özgürlüğü olarak tezahür ediliyor. Bu çifte standart olayıdır" dedi.