İngilicesi 'feedback' olan geribildirim, son yıllarda oldukça sık karşımıza çıkmaya başladı. Geribildirim kısaca, iletişimde verilen mesajın, mesajı alan kişi tarafından algılanmasından sonra ortaya çıkan olumlu ya da olumsuz tepkidir.
Kişisel Gelişim Uzmanı Mary Ellen Slayter, geribildirimin yararlı olmanın ötesinde gerekli olduğunu belirterek, yöneticiler için geribildirimin önemini şöyle anlatıyor:
Doğru yolda olup olmadığınızdan emin değilseniz, motive olmak zordur, motivasyonu korumak ise imkansızdır. Dolayısıyla, sürekli geribildirim vermek, hemen her liderin ya da yöneticinin en önemli sorumluluklarından biridir.
Hayal kırıklığı
Sorun şudur: hiç şüphesiz sizin de farkında olduğunuz gibi, yöneticilerin verdikleri geribildirimin çoğu o kadar da motive edici değildir. Niyetiniz çok iyi bile olsa, geribildirim kolayca geri tepebilir ve çoğumuz bunun nedenini anlamakta güçlük çekeriz.
Şunu öğrenmek sizi şaşırtabilir; motivasyon konusunda yapılan bilimsel çalışmalar, neden bazı geribildirim tiplerinin işe yararken diğerlerinin yaramadığına ilişkin net ve ilkeli gerekçeler üretmiştir. Bu, gizemli ya da tesadüfi bir durum değildir. Geçmişte konuyu yanlış anladıysanız bundan böyle aşağıdaki birkaç basit kuralı uygulayarak geribildirim vermek suretiyle çok daha sağlıklı bir iş yapabilirsiniz:
Kural 1: İşler ters gittiğinde, bu gerçeği göz ardı etmeyin. Birine her şeyi berbat ettiğini söylemek kolay değildir; çünkü, bunun o kişiyi endişelendireceğini, hayal kırıklığına uğratacağını ya da utandıracağını bilirsiniz. Ama, gerçeği örtbas etmek pahasına çalışanınızın duygularını incitmemek gibi bir hata yapmayın. Çünkü, dürüst geribildirim olmadan, çalışanınız kendini muhtemelen geliştiremez. Ve sırf ona karşı "sert" olmamak için, asla ters giden bir işten dolayı (suçlanması gereken kişinin o olduğunu varsayarak) çalışanınızın sorumluluk duygusunu elinden almayın. Çalışanı kendi hatasından kaynaklanan bu zor durumdan kurtarmak, onun yaptığı iş üzerindeki kişisel kontrolünü kaybetmesine yol açar. Hiçbir şey kişinin kendini aciz hissetmesinden daha çok şevk kıramaz.
Yardımcı olun
Kural 2: İşler ters gittiğinde, çalışanın kendinden şüphe etmesine izin vermeyin. Geçmişte yaptığı hatalar ne olursa olsun, başarının ulaşılabilir olduğuna inanmaya ihtiyacı vardır. Bunu yapmak için:
Açık ve net olun. İyileştirilmesi gereken nedir ve iyileştirmek için tam olarak ne yapılabilir? Yönetici iseniz, çalışanınızın bir işi nasıl doğru yapacağı konusunda yardımcı olmak, neyi yanlış yaptığını bilmesini sağlamak kadar önemlidir.
Değiştirebileceği eylemleri vurgulayın. Performansını değerlendirirken, kontrolü altında tuttuğu yönlerden bahsedin. Bunlar, bir proje için harcadığı zaman ve emek ya da kullandığı stratejik yaklaşım olabilir.
Sonuç vermezse
Sonuç vermediğinde, gösterilen çabayı övmekten kaçının. Çoğu yönetici, "Satış hedefine ulaşamadın, ama çok çalıştın ve elinden geleni yaptın" gibi sözlerle çalışanlarını teselli etmeye çalışır. Neden herkes bunun rahatlatıcı olduğunu düşünür? Kayıtlar için belirtelim; rahatlatıcı değildir.
Çalışmalar, başarısızlığın ardından "çabaları" için takdir edilen insanların kendilerini aptal hissettiklerini ve hedeflerine asla ulaşamayacakları hissiyle baş başa kaldıklarını gösteriyor. Bu tür durumlarda en iyisi, salt bilgilendirici geribildirim vermektir; sorun, gösterilen çabada değilse, neyin soruna yol açtığı tespit edilmeli ve çalışanla paylaşılmalıdır.
Yeteneği övmekten kaçının
İşler yolunda gittiğinde, yeteneği övmekten kaçının. Biliyorum, hepimiz ne kadar akıllı ve yetenekli olduğumuzu duymaktan hoşlanıyoruz ve doğal olarak, çalışanlarımızın da bunu duymak isteyeceklerini varsayıyoruz. Elbette isterler. Ama, motivasyonlarını korumak için duymaları gereken bu değildir. Çalışmalar, yüksek kabiliyetimizden dolayı övgü aldığımızda bir zorlukla karşılaşmamız durumunda kendimizden şüphe etmeye daha müsait olduğumuzu gösteriyor. Başarılı olmak "doğal" olmak anlamına geliyorsa, zorlandığınız noktada söz konusu işi yapacak yetide olmadığınız sonucuna varmak çok kolaydır. Bunun yerine, çalışanınızın performansına ilişkin, kontrolü altındaki yönleri övün. Yaratıcı yaklaşımından, dikkatli planlamasından, kararlılığından ve çabasından, işbirlikçi tavrından söz açın.