İzmir Ticaret Odası'nın (İZTO) vakfına bağlı İzmir Ekonomi Üniversitesi'nde yapıldığı iddia edilen bazı usulsüz iş ve işlemlerle ilgili şikayet üzerine haklarında iki yıl önce soruşturma başlatılan ve ifadeleri alındıktan sonra Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği'nce yurt dışı çıkış yasağı konularak serbest bırakılanlar arasında yer alan Demirtaş, hakkındaki suçlamalarla ilgili açıklama yaptı. Haklarında ileri sürülen iddiaların hiçbir hukuki dayanağı olmayan, asılsız ve yalnızca karalama amacı ile ortaya konduğunu ifade eden Demirtaş, "Her yıl YÖK tarafından denetlenen üniversitemizin başarısı sadece ülkemizde değil, dünyaya da taşmıştır. İzmir' in en değerli yerinde 40 bin metrekare akıllı sınıfları olan 1. sınıf inşaat kalitesi olan binaların bulunduğu akıllı kampüs oluşturduk" dedi. '
BORÇSUZ BIRAKTIK'
ASLA üniversitenin aleyhine olacak şekilde bilerek ve isteyerek herhangi bir usulsüzlük yapmadıklarını kaydeden Ekrem Demirtaş, "Üniversitenin kaynaklarını gerek kendimiz, gerek yakınlarımız menfaatine kullanmadık. Üniversitenin kaynaklarını herhangi kişi ya da kuruluşa aktarmadık. Hastane için hemen kampüse komşu 20 bin metrekare alanda 30 bin metrekare hastane kaba inşaatını bitirdik. Dekorasyon projelerini dahi hazırladık. Bizi şikayet edenler pencerelerine kontrplak çakarak ancak depo yapabildiler. Biz kalsaydık 'İzmir Ekonomi Sağlık Hastanesi' pandemi sürecinde tüm halkımıza etkin hizmet verecekti" diye konuştu. Üniversiteyi hiç borçsuz 25 milyon nakit, yılda 50 milyon bütçe fazlası, 500 milyon dolar varlığı, 222 dönüm ikinci kampüs arsası ile birlikte dev bir kurum olarak bıraktıklarını da sözlerine ekleyen Demirtaş, "Kötü yönetilseydi ben ve arkadaşlarım avanta peşinde koşsaydık, 18 yılda böyle bir üniversite yaratılabilir miydi?" açıklamasını yaptı.
METİN BURMALI