Geçen yıl aralık ayında Tahtalı Barajı'ndaki su doluluk oranı yüzde 66'yken, bu sene yüzde 37'ye düştü. Ürkmez Barajı'ndaki oran yüzde 58'den 43'e düşerken, Güzelhisar Barajı'nda ise doluluk yüzde 63'ten 46'ya düştü.
'SAVAŞLARIN NEDENİ BU'
Henüz kuraklığın görülmediğini fakat 2022 yılında beklendiğini söyleyen Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü'nden Prof. Dr. Doğan Yaşar, "Dünya'da meydana gelen 15 bin savaşın ve göçün temel nedeni susuzluk, kuraklık ve açlıktır. Yine öyle bir döneme geliyoruz. Haçlı Seferleri'nin en önemli nedenlerinden biri kuraklıktı. Bizim yaşadığımız olay şu anda kuraklık değil. Asıl kuraklığı 2022 ve 2023'te
yaşayacağız" dedi. Yaşadığımız krize iklimlerin neden olduğu krizler demek gerektiğinin altını çizen Yaşar, "Biz bilimsel kurak-lık dönemine girdik. İzmir'de yanlış yerleşim yerleri seçil-di. Yanlış kentleşme poli-tikası izlendi. Kentlerimiz nüfus krizi yaşamaya başla-dı" diye konuştu.
'GÖÇ ENGELLENMELİ'
Son 20 yılın su ihtiyacı açısın-dan oldukça iyi geçtiğini fakat aşırı nüfus artışı nedeniyle suyun tükenmeye baş-ladığını aktaran Prof. Dr. Yaşar, "Küresel ısınma demek, küre-sel yağış artışı demektir. Ama bizim nüfusumuz öylesine patla-dı ki. İstanbul da aynı şekilde. Bu nüfusa bu sistemle su dayanmaz. Büyükşehirlerin kesinlikle göçün önüne geçmesi gerekir. Gerek-li hamleler yapılmalıdır. Yeral-tı barajlarının planlanması şarttır. Temiz yağmur sularını barajla-ra ya da göletlere vermeliyiz. Asıl kuraklık dönemlerinde tek baş-vurabileceğimiz yer yeraltı suları-dır. Yeraltı kuyuları yapılmalıdır" diye konuştu.
MERT ALPDÜNDAR