Anadolu'nun en eski yerleşim yerlerinden biri olan Balıkesir'in Sındırgı ilçesinin sosyokültürel özelliklerinin ele alındığı sempozyumun ikinci gününde, ilk oturumda Doç. Dr. Huriye Tekin Önür, ilçede Alevilerin yaşadığı Kocasinan Köyü'nde yaptıkları araştırmalar hakkında bilgi verdi. Geçmişten günümüze Alevilik kültüründe erkek ve kadının sosyal hayatın her alanını paylaştıklarını ancak köylerden kentlere yaşanan göçler ve eski neslin gelecek nesillere yeterli kültür aktarımı yapmamasından dolayı gelenek ve göreneklerinin yeteri kadar aktarılmadığına değinen Önür, "Örneğin Alevilerin özellikle düğünlerde kaşıkla oynadıkları geleneksel bir oyun var. Görüştüğümüz kişiler bu kaşık oyununun yerine artık herkesin erik dalı oynadığını ifade etmiştir" diye konuştu. Çağrı Pala da, Sındırgı'nın kültüründe geleneksel Türk sporlarından olan güreş ve cirit konusuna değindi. Sırdırgı'nın Karakaya Köyü'nde dokunan meşhur Yağcıbedir halılarının akla geldiğini belirten Doç. Dr. Süheyle Sarıtaş ise, bu halıların dünyanın en eski düğümü olarak bilinen Türk düğümü ile dokunduğunu ancak gelişen teknoloji ile birlikte bu dokuma sanatının da kaybolmaya başladığını söyledi.
BELEDİYEYE TEŞEKKÜR
Muhammet Çetin ile Süleyman Çetin, Sındırgı'da çömlek ve testi yapımı ile ilgili yapılan çalışmaları anlatarak, Sındırgı Kaymakamlığı ve Sındırgı Belediyesi'ne bu konuda verdikleri destekten dolayı teşekkür etti. Öğr. Gör. Dr. Zeliha Kapukaya da, Sındırgı Kaymakamlığı yapan Atilla İlhan'ın babası Muharrem Bedrettin İlhan ve Atilla İlhan'ın Sındırgı'daki edebi faaliyetlerinden bahsetti. Prof. Dr. Mustafa Mutluer'in başkanlığını yaptığı sempozyumun ikinci oturumunda, Prof. Dr. Abdullah Soykan, Kadriye Kahraman ve İrem Orhan, Sındırgı'daki yöresel yiyeceklerin ve bunlarla ilgili coğrafi işaretlemenin önemini vurguladı. Orhan, Taşköy pekmezi, İsli Et, Kıllı Tulum Peyniri ve Mürdük gibi yöresel yemeklerle ilgili farkındalık yaratılarak, mutfak kültürünü koruyucu tedbirler alınması gerektiğinin altını çizdi.
METİN BURMALI