Bazı dizilerde gördüğümüz o nefes kesici manzaralar, adeta bizi dizinin içine çekiyor ve birdenbire tatil rezervasyonu yapmamıza bile sebep olabiliyor! İşte son yıllarda çekim yerleriyle bizleri büyüleyen ve sezonları arka arkaya izlettiren unutulmaz dizilerin çekildiği yerler..
EMILY IN PARIS - FRANSA
LİLY Collins'in canlandırdığı Emily, Paris'teki hayatı keşfederken, şovun gösterişli mekanları da göz kamaştırıcı! Parisliler, şehrin hayatını dizideki kadar pürüzsüz ve kusursuz görmediklerini söyleyip eleştiriyor olsa da, şehri ve mekanları keşfetmek inanılmaz bir keyif. Showrunner Darren Star, bizi Palais Garnier, tarihi restoran Le Grand Véfour ve Jardin du Luxembourg gibi muazzam mekanlarla tanıştırıyor. Emily'nin dairesi ise Paris'in en güzel semtlerinden biri olan Place de l'Estrapade'de yer alıyor. Ve tabii, yaz tatilinde Emily ve arkadaşları şehri terk edip Champagne bölgesine kaçıyorlar - ama aslında Loire Vadisi'nde çekilen sahnelerle bu atmosfer bize sunuluyor!
I MAY DESTROY YOU - İNGİLTERE VE İTALYA
MİCHAELA Coel'in başrolünde olduğu bu sıra dışı dizi, sadece toplumsal ve kişisel travmalarla değil, aynı zamanda harika tarz ve mekanlarla da kendine hayran bırakıyor. Londra'da geçen sahneler bir yana, bu kez İtalya da göz önünde. Arabella (Coel tarafından canlandırılıyor), Ostia'daki Battistini plajında dibe vurduğu an, izleyicinin kafasında "Ne oluyor burada?" ve "Bu sahne nerede çekilmiş?" gibi sorulara neden oluyor.
BIG LITTLE LIES - ABD
HBO'NUN popüler dizisi, bir Avustralya kasabasında geçen kurgusal hikayesini Kaliforniya'nın göz kamaştırıcı kıyılarına taşımış! Monterey'deki dramatik Pasifik manzaraları, diziye ayrı bir estetik katarken, Lovers Point Parkı'nda karakterlerin büyük yüzleşmelerine şahitlik ediyoruz. Her köşe başında Carmel River State Beach ve Del Monte Beach gibi engebeli sahiller bizi karşılıyor. Ve tabii, Big Sur'daki ünlü Bixby Creek Köprüsü, Big Little Lies'ın unutulmaz simgelerinden biri haline geliyor.
BRIDGERTON - İNGİLTERE
Pandeminin yarattığı sıkıcı atmosferden kaçmak isteyen herkesin favorisi haline gelen Bridgerton, 2020'de milyonlarca insanın ekran başına kitlendiği o muazzam bir başarıya imza attı! Dizi, ilk sezonda, bir dönem dramasından fazlasıydı; adeta bir Jane Austen hayranı için görsel bir şölen sundu. Bath'ın tarihi dokusuyla bezeli, zarif atmosferi izleyiciyi mest etti! Londra ve Surrey de diziye dahil olunca, o dönemin büyüsüne daha da kapıldık. İkinci sezonda ise Berkshire'daki Sunninghill Malikanesi gibi büyük setler devreye girdi ve Bath'a geri dönüldü.
POLDARK - İNGİLTERE
BBC'NİN, hayranlarının içindeki gezgin ruhu ortaya çıkaran kılıç şakırtılı dönem dizisi Poldark, Cornwall'ın vahşi doğasına olan ilgiyi patlatmakla kalmadı, aynı zamanda Batı Ülkesi'ni keşfetmeye adanmış bir tutkunun da kapılarını araladı. 2019'da yapılan bir araştırma, Cornwall'a gelen ziyaretçilerin %13'ünün Poldark'ın etkisiyle buraya seyahat etmeyi tercih ettiğini ortaya koydu. Poldark'ı izlerken, Penwith Yarımadası ve Penberth Koyu gibi eşsiz koylarda geziyor, berrak denizleri ve bembeyaz kumsalları izleyip rüya gibi manzaralara dalıyorsunuz. Ve evet, Poldark'ı canlandıran aktör Londra'da milletvekilliği yapmış olsa da, dizinin başrolü tam olarak Cornwall'ın kırsalındaki doğal güzelliklerde parlıyor.
THE WHITE LOTUS - HAWAII
İlk sezonuyla büyük bir çıkış yakalayan The White Lotus, hem karakterleriyle hem de çekildiği yerlerle adeta bir görsel şölen sunuyor. İlk sezon, Hawaii'deki Four Seasons Resort Maui'de çekildi. Bu otel, tropikal cennet temalı her şeyi sunuyor: üç havuz, birkaç restoran (Wolfgang Puck'ın ünlü Spago'su dahil), golf sahaları, bir spa ve bir sanat müzesi... Yani, izlerken bazen gerçekten de tatil yapıyormuş gibi hissediyorsunuz!