CHP genel başkanlığına seçilmesinin ardından ilk yurt gezisine çıkan Kemal Kılıçdaroğlu, "emeğin başkenti" dediği Zonguldak'a madenci taziyesine gitti. Kılıçdoaroğlu, CHP seçim otobüsüyle dün sabah erken saatlerde karayoluyla Ankara'dan Zonguldak'a hareket etti. Kılıçdaroğlu, yol boyunca kendisine, "Hayırlı olsun" diyen vatandaşlara, "Eyvallah eyvallah" diye yanıt verdi. Kılıçdaroğlu için yoldaki ilk karşılama Bolu'nun ünlü Mengen ilçesinde, ikinci karşılama da Zonguldak'ın Devrek ilçesinde yapıldı. Kendisine hediye edilen ünlü Devrek bastonunu alan Kılıçdaroğlu, genel başkan olarak ilk kez otobüsün üzerine çıkarak vatandaşlara seslendi. "Türkiye temiz siyaset açlığı çekiyor, düzgün politikacı açlığı çekiyor" diyen Kılıçdaroğlu, "Biz sizinle siyaset yapacağız. Halkla beraber yürüyeceğiz. Türkiye'de her kesimin sorunları var siyasetten zengin olup, havuzlu villalarda oturanlar var. Siyasetten zenginleşmeye son vereceğiz" dedi.
Kılıçdaroğlu ve beraberindeki heyet, Zonguldak'ta Genel Maden-İş Sendikası'nı ziyaret etti. Burada bir konuşma yapan Kılıçdaroğlu, "Aramızda zaman zaman görüş farklılıkları olabilir ama CHP olarak her zaman üretene, katma değer yaratana destek vereceğiz. Biz de sizden tek bir şey istiyoruz, siz de koşulsuz olarak yanınızda olan CHP'ye destek verin, Türkiye'ye destek verin" dedi. Kılıçdaroğlu daha sonra 30 madencinin yaşamını yitirdiği Karadon Maden Sahası'na geçti. Burada TTK Genel Müdürü Burhan İnal'dan bilgi alan Kılıçdaroğlu, ödeneklerin kısılmasının kazalar yol açtığına dikkat çekti. Maden girişindeki masanın üzerine kırmızı karanfil bırakıp, baret taktıktan sonra ocakta incelemelerde bulunan Kılıçdaroğlu, ocak ziyaretinin ardından yaşamını yitiren madencilerin ailelerini ziyaret etti.
'Biz de kaderi biliyoruz'
Kazanın meydana geldiği madeni ziyaretinde Başbakan Erdoğan'ın kadere vurgu yapan sözlerine yanıt veren Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: "Sayın Başbakan şunu çok iyi bilsin kaderin ne olduğunu biz de biliyoruz ama önce insan aklını kullanacaksınız, gerekli önlemleri alacaksınız sizin gücünüzü aşan bir olay olursa onu 'kader' olarak söyleyeceksiniz. Yoksa hiçbir önlem almadan, gerekli çabaları göstermeden yeraltına, madenlere işçileri indireceksiniz, ondan sonra hiçbir önlem almadığınız için patlamalar olacak ve siz bunu 'kader' olarak algılayacaksınız. Bu doğru bir olay değil."