• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Bu düellonun kazananı çok! FİLİZ İÇKE ÖNAL

Bu düellonun kazananı çok!

filizicke@hotmail.com Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 08.03.2018, 00:00

Onlar, Toronto Film Festivali'ndeki sahne performanslarıyla bir salon dolusu Kanadalıya Türk bayrağı sallatan ikili.
"Buralara kadar gelmişken ünlü Niagara şelalesini de görelim" diyen, dayanamayıp orada bile bir mini konser veren iki çılgın Türk. Two Turkish Tenors... Atılgan Gümüş ve Cenk Bıyık.
Konservatuvar yıllarına uzanan dostlukları, sahnede yerini tatlı bir rekabete bırakıyor. Sonrası tadına doyulmaz bir müzikal düello. Öyle bir düello ki; kaybedeni yok, hatta en çok seyirci kazanıyor...

JANTİ KOMUTAN!

Dağ 2 filminde bordo berelilerin eğitmeni rolüyle izlediğimiz Atılgan Gümüş'ü bir de sahnede Frank Sinatra'nın My Way'ını söylerken görün...
Jantiliğin kitabını yeniden yazıyor adeta.
Opera söylerken güçlü sesiyle salonu inleten Cenk Bıyık, Neşet Ertaş ustadan "Neredesin Sen"i nasıl da "ince" seslendiriyor, sanki notaları incitmekten korkuyor... Opera, türkü, caz, rock, tiyatro, dans, komedi ve dram... Hepsi bir arada olunca kahkahalar gözyaşına, şaşkınlık hayranlığa karışıyor gece boyunca.

SANAT NE KADAR AZ

Gözümü sahneden ayırmasam da düşüncelerim ortamdan kopuyor bir ara.
"Sanat ne güzel şey" diyorum içimden.
Nasıl da güzelleştiriyor hayatı ve onca telaşın arasında ne kadar az yer açabiliyor kendine. Onca şarkıya, türküye, şiire, filme, kitaba yetmeyecek ömür biliyorum. Hüzünleniyorum işte...

CENNETİNİ KUR

Derken müzik iyice hafifliyor. Atılgan Gümüş, adeta fısıldayarak gibi bu toprakların değerlerinden söz etmeye başlıyor.
Mevlana'dan Yunus Emre'ye, Aşık Veysel'den Pir Sultan Abdal'a, farklılıklarımızla bir arada olmamızın eşsiz güzelliğinden dem vuruyor. Bir de bu güzelliğe el uzatan virüslerden "Kendi cennetini kurabilirsin, yeter ki başkasının hayatını cehenneme çevirme" diyor.
Cennetin ilk şartı kesinlikle bu olsa gerek; başkasına zarar vermemek, başkasından çalmamak. Gerisi daha çok sevgi, daha çok incelik, daha çok sanat...

SEN BALTASIN, O AĞAÇ!

Ağaç baltaya demiş ki; Ben senin beni kestiğine değil, sapının benden olmasına kırılıyorum!
8 Mart'ta aklımıza ilk düşen "şiddet" oluyorsa ve bu şiddeti, bir kadın tarafından dünyaya getirilen erkek, yine kadınlara yöneltiyorsa başka ne denilebilir ki?

SELAM OLSUN...

Hayatında tek bir tokat yemediği halde şiddet gören hemcinsleri için dertlenenlere..
Kadın çalışma arkadaşlarını önce "insan" olarak görüp, söylemlerinde en ufak bir kabalığa, ayrımcılığa, alaya yer vermeyen erkeklere...
Oğlunu/kızını eşit yetiştiren annelere...
Hayat arkadaşını/eşini el üstünde tutan, değerli hissettirenlere...

ASLA İNANMIYORUM

"Ya benimsin ya toprağın" saçmalığına...
Elinde pompalı tüfekle barışma teklifine gidenlere...
"Kadın çiçektir" diyenlere...

BU GURUR HEPİMİZİN

Yeni Asır, geçtiğimiz salı akşamı "8 Mart Dünya Kadınlar Günü" dolayısıyla özel bir davet verdi.
Bu yıl, geçtiğimiz yıllardan farklı olarak "Yılın Spor ve İş Kadınları" da ödüllendirildi.
Gecenin en güzel detayı, sınır ötesinde teröristlerle çatışan Mehmetçiklerimize saygı adına organizasyonda hiçbir abartıya kaçılmamasıydı. Ödül alanları da, bu güzel geceye emek verenleri de kutluyorum.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA