Spor Toto Süper Lig'de inişli çıkışlı bir grafik çizen G.Saray, dün G.Antep'i 2-1 mağlup etti ve bu sezon sahasında ilk kez üç puanla tanıştı. 8. dakikada Chibuike'nin pasında topla buluşan Abuda'nın ceza sahası dışı sol çaprazından sert şutunda kaleci Muslera topu uzaklaştırdı. 9. dakikada Chibuike'nin sol kanattan ceza sahasına çevirdiği topta altıpas içinde bulunan Muhammet Demir'in dokunduğu top ağlarla buluştu: 1-0. İki dakika sonra Denayer'in sağ kanattan ortasında ceza sahası içinde bulunan Podolski'nin kafa vuruşunda meşin yuvarlak ağlara gitti: 1-1. 13. dakikada Podolski'nin pasında sol kanatta topla buluşan Yasin Öztekin'in sert şutunda kaleci Karcemarskas topu güçlükle kornere gönderdi. 44. dakikada Carole'nin pasında topla buluşan Sneijder'in ceza sahası dışından şutundan top direğin dibinden auta çıktı. 56. dakikada sol kanattaki Hakan Balta'nın ceza alanına gönderdiği aşırtma topa hareketlenen Umut, topu kontrol etmeden düzgün bir vuruşla karşı karşıya pozisyonda topu ağlara gönderdi: 2-1. 76. dakikada ceza alanı içinde topla buluşan Mustafa Durak kaleyi yokladı ancak Muslera başarılıydı. 86. dakikada Jem Karacan uzaktan kaleyi yokladı ancak kaleci gole izin vermedi. Bir dakika sonra bu kez G.Antep'ten Muhammet Demir'in ceza sahası içinden şut denemesi yan ağlarda kaldı. Ve karşılaşma 2-1 sarı-kırmızılı ekibin üstünlüğü ile sona erdi.
EMRE ÇOLAK 18'DEYDİ
Galatasaray'ın UEFA Şampiyonlar Ligi'nde Atletico Madrid'e karşı oynadığı müsabakaya ilk 11'de başlayan ancak henüz ilk yarıda oyundan alınan Emre Çolak, Gaziantepspor maçının yedekleri arasında yer aldı. Atletico Madrid maçında oyunda alındığı esnada tribünlerin tepkisiyle karşılaşan, son oynanan Trabzonspor maçında ise kadroya dahil edilmeyen Emre Çolak, Gaziantepspor maçında yedek soyundu. Teknik direktör Hamza Hamzaoğlu, Burak Yılmaz'ın yokluğunda forvet hattında Umut Bulut'a görev verdi.Konyaspor ile yapılan maçta sakatlık geçiren Aurelien Chedjou ise tedavisinin tamamlanması sonrası yeniden maç kadrosuna girdi.
METİN GÖKALP
AKILLI OL HOCAM
Maç başlamadan, Galatasaray'ın iki dezavantajı vardı bana göre... İlki; kötü başlangıçtan dolayı yaşanan huzursuzlukların, Hamza Hoca'nın artık burnunun direğini sızlatması! İkincisi ise; Hakan ile Semih problemi! İkisi de karakter olarak iyi çocuklar ama, kaç yıldır birbirlerine yabancılar ve bir türlü aynı dili konuşamıyorlar her nedense(!) Hani büyüklerimizin bize ezberlettiği, 'İti an, çomağı kap!' veciz sözü var ya, tam bu sorunları kafamda tek tek irdelerken, Semih Kardeş'in kademe hatasından veya Muhammed'i arkasında unutmasından demeliyim, 'şok!' golü görüverdik GS ağlarında! Yani Muslera o an, önünde oynayanların yedi sülalesine küfür etse, hiçbirinin dönüp de, yüzüne bakmamaları lazım! Her iki ekibin harcadığı paralara göre karşıdan bakarsak Galatasaray, Vakko... Gaziantepspor'sa, Perşembe Pazar'ı konumunda! Biri çıksın desin ki, bu fikrinde yanlışsın! Yenilen golden sonra jetonlar düşmeye başladı ve Galatasaraylı kardeşler, hücum etmeyi akıllarına getirdiler. Koskoca ilk yarıda geliştirdiği üç atağın birinde, Podolski ile ancak, beraberliği yakaladılar. Dün akşama ilişkin, sahanın her yerini adım adım adımlayan, çok fazla top kazanmasının yanısıra, oyunu basite indirgeyen ve müthiş paslar atan o 'Rodrigez' denilen çocuğun güzelliklerinden bahsetmezsem, günaha girerim. Aferin O'na.. Sayesinde orta alan toparlandı ve hiçbir katkısı gözükmemesine rağmen, Umut'tan gelen golde de, kendisine verdim, en büyük payeyi... Ölücem arkadaş(!) İşler, böyle bir ekip karşısında, ne güzel yoluna girmiş, tıkır tıkır giderken, hangi akla hizmet, sahanın en iyilerinden Yasin'i oyundan almak? Keza, bana göre Podolski'yi? Galibiyet, elbette güzel... Kutlanmalı... Ancak yaptığım tüm ikazlar, yarınlar için Hoca'm, yarınlara!!!