Özkan, AA muhabirine, 20 yaşından beri işletmeci olduğunu, ODTÜ İşletme Fakültesi'ni tamamladıktan sonra hayatın içinde de adeta 10 işletme fakültesi bitirdiğini söyledi.
Altınordu'da, "8 Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu tamamlamış" gibi deneyim kazandığını anlatan Özkan, şöyle konuştu:
"Elbette haddimizi biliyoruz. Geçen sene böyle bir rüzgar esti. Bunlar hep yukarılardan denemeler, bakalım ne yapacaklar diye. Bütün A takım, hatta akademide bile antrenör arkadaşlar 'inşallah çıkarız' diye dua ediyorlardı. Ben de 'Allah'ım ben bu kadar uğraşıyorum, sen beni gör, bunlar şu anda henüz daha yaşlarının vermiş olduğu coşku ile bunları söylüyorlar. Aşırı coşkunluk da iyi değil, inşallah çıkmayız' dedim. Allah razı olsun, Paixao 89'da attı golü, ben rahatladım. Geçen yıl Süper Lig'e çıksaydık biz yabancı oynatmayacaktık. Ben yine çaylak oyuncuların oynamasını üsteleyecektim. Çünkü ben bunun için varım. Varoluş nedenimiz bu."
"İYİ Kİ ÇIKMADIK"
"İyi ki çıkmadık. Allah bizi seviyormuş" şeklinde değerlendirmelerde bulunan Özkan, Altınordu'nun 2022'den itibaren kendi öz kaynak oyuncularını A Takım'da biriktirebilme dönemi yaşayacağını dile getirdi.
Hazırladıkları bu planın 2025'i de bulabileceğine dikkati çeken Özkan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Biz oyuncularımızı satmayacağız. Onlara gelen tekliflere karşı onları kendi bünyemizde tutmak için birtakım formüller geliştireceğiz. Biz çaylak oyuncularımıza paralar vermiyoruz, maaşa ve prime oynuyorlar. Öyle olduğu zaman yaşını doldurmuş 22 yaşındaki çocuğa bir miktar da yıllık ücret verip, onları kulübümüzde tutmak isteyeceğiz. 'Sen 21 yaşında değil de 25 yaşında' git diyeceğiz. Ama 25 yaşında da büyük paraya git."
"19 ÖZ KAYNAK FUTBOLCUMUZ VAR."
Avrupa'da Altınordu'yu tanımayan kimsenin olmadığını ifade eden Özkan, A takımın ortaya koyduğu futbolu beğendiğini ve birçok ismin çok başarılı olacağına inandığını belirtti.
26 kişilik kadroda 19 tane öz kaynak futbolcuları olduğunu anlatan Özkan, "Sadece 7 tane abi futbolcu var. Bu 7 ismi de seçerek alıyoruz. Çünkü karakter çok önemli. Bu 19 kendi evladımızın içine karakteri gevşek tecrübeli oyuncuları koyamayız. Tam tersi karakterli oyuncular bulmamız lazım. O nedenle çok kolay bir iş değil bu. Hem şoför arkası hem pencere kenarı olmuyor işler. Hepsini bir potada eritebilmek çok zor, kolay değil." ifadelerini kullandı.
"KIRMIZI-BEYAZ OLURSA BİZ ALTAY'LA YENİ STATTA OYNARIZ"
Bir süre önce açılışı gerçekleştirilen Alsancak Mustafa Denizli Stadı ile ilgili tartışmalara değinen Özkan, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Atatürk Voleybol Salonu'nun olduğu bölgedeki Alsancak Halk Sahası'nın süresiz kullanım hakkının daha önce Altınordu'ya verildi. Salonun yapımından önce yapılan protokolle Altınordu'dan alınan bu saha karşılığında kulübe Altay'la birlikte Alsancak Stadı'nın eşit kullanım hakkının verildi. Alsancak Stadı yeniden hizmete girdi. Baktık ki stadyumun brandaları siyah-beyaz, soyunma odaları filan da siyah-beyaz olmuş. Biz o siyah-beyazın altından geçmeyeceğiz. Altay bizim tarihten kardeş kulübümüz. Altay'la herhangi bir şeyimiz yok. Altay da tabii ki kendi menfaatlerini koruyacak. Ben saygı duyuyorum. Elimizde aslanlar gibi İzmir Valisi'nin, İzmir Beden Terbiyesi Müdürü'nün imzalamış olduğu Altay'la müsavi kullanma diye protokol var elimizde. Noterden geçmiş."
Özkan, Alsancak isminin önüne hiçbir şeyin gelemeyeceğini, Mustafa Denizli'nin futbolculuğu döneminde hep izlemeye gittiğini, o duran top kullandığında, korner attığında hep ayakta izlediklerini söyledi.
Mustafa Denizli'nin teknik direktörlük döneminde de birçok başarıya imza attığını kaydeden Özkan, "Mustafa abi tabii ki Türk futboluna mal olmuştur ama burada Alsancak var, Alsancak'ın önüne, arkasına kimsenin gelmemesi lazım. Mustafa abinin tabii ki Türkiye'de bir stadyuma isminin verilmesi anasının ak sütü gibi helaldir." dedi.
Özkan, stadın etrafındaki siyah-beyaz brandanın kırmızı-beyaz olması gerektiğini savunarak, "Kırmızı-beyaz olursa biz Altay'la yeni statta oynarız." diye konuştu.
Altınordu'nun Alsancak Stadı'ndaki hakkının verilmesi halinde maçlarını orada oynayabileceklerini kaydeden Özkan, "Altay'la Altınordu orada el ele kırmızı-beyaz brandanın altında 1 hafta o, 1 hafta o, rahatlıkla kullanabilirler. Kullanmazlarsa da hayat devam ediyor." dedi.