Büyük Menderes nehrinde fabrika ve jeotermal akışkan atıkları nedeniyle yaşanan kirliliğin boyutları her geçen gün büyüyor. Zehir saçan nehrin suyu yüzünden Aydın'ın Kuyucak ilçesine bağlı Kurtuluş Mahallesi'nde yaşayan tarla işçisi Mehmet Ali Özcan'ın ayakları mikrop kaptı. Ücret karşılığı çalıştığı tarlayı sularken ayağında çizme olmasına rağmen nehrin zehirli suyu yüzünden ayakları mikrop kapan ve yürümekte zorluk çeken Özcan, ayaklarını kaybetme korkusu yaşıyor. 15 günde altı doktora muayene olmasına rağmen kendisine hastanelerde yer olmadığı gerekçesiyle yatış vermediklerini belirten Özcan, "Fabrika atıkları Menderes nehrine dökülüyor. Ayağımı bu hale getiren zehirli su ile yiyeceklerimiz sulanıyor. Vatandaşlarımız kanser olma riskiyle karşı karşıya. Yetkililerden zehir saçan bu suya bir çözüm bulmasını istiyorum" dedi.
"Ayaklarım şişti"
Bakımından sorumlu olduğu tarlayı suladıktan birkaç saat sonra ayağında ağrı hissettiğini dile getiren Özcan, "Temmuz'un 14'ünde bakımından sorumlu olduğum tarlayı sulamaya gittim. Suladıktan sonra akşam ayağımda ağrı hissettim ama önemsemedim. Sabah kalktığımda ayağımın şişmişti. Hemen doktora gittim. Doktor, ayağımın sudan dolayı mikrop kaptığını söyledi. Beni Adnan Menderes Tıp Fakültesi Hastanesi'ne sevk ettiler. Orada cilt hastalıkları Mikrobik iltihap teşhisi koydular ve ilaç tedavisine başladım" dedi.
"Sudaki zehirli maddeler"
Serviste boş yatak olmadığı için kendisine yatış vermediklerini ifade eden Özcan, doktorların kendisine sudaki zehirli maddeler yüzünden ayağının bu hale geldiğini söylediklerini ifade ederek, "Ayağımı bu hale getiren sularla yediğimiz mahsuller sulanıyor. Umarım en kısa sürede bu soruna bir çözüm yolu bulunur" diye konuştu.
ÜMİT ÖZMEN
Kanserden ölümler yüzde 42 arttı
Aydın Tabip Odası Başkanı Dr. Metin Aydın, Aydın'ın 2010 - 2013 yılları arasındaki ölüm oranlarının Türkiye ortalamasının üzerinde bir oranda yüzde 29.7 arttığını söyledi. Kentteki ölümlerin en çok dolaşım sistemi hastalıkları, kanser, solunum sistemi hastalıkları, endokrin, beslenme ve metabolizma hastalıklarından kaynaklandığını kaydeden Aydın, "Menderes nehri ile sulanan ve Menderes ovasında yetişen ürünler sağlıklı değil. Kanser vakalarının artmasının sebebi Menderes nehrinin kirliliği" dedi. Ege Bölgesi'nde 4 il ve 165 ilçenin evsel ve sanayi atıklarını Menderes nehrine arıtmadan verdiğini ve bu nedenle nehrin çevresinin zehirlendiğini vurgulayan Aydın, "Analizlerde Menderes'in sularında yüzde 20 oranında toksik madde var. Menderes nehri, ova için ölüm damarı haline gelmiştir" diye konuştu.
Ürünlerin laboratuvar sonuçları korkutucu
Jeotermal akışkan atıkları ve fabrika atıklarının Büyük Menderes'i zehirlediğini açıklayan Buharkent Ziraat Odası Başkanı Naim Özdamar, Aydın'da 1 milyon dekar arazide sebze, zeytin, incir ve pamuk üretimi yapıldığını ve bunların Büyük Menderes nehrinin sularıyla sulandığını söyledi. Menderes'in sularının özellikle Denizli'nin evsel ve sanayi atığıyla jeotermal akışkan atığı nedeniyle insan sağlığına zararlı olduğunu savunan Özdamar, "Adnan Menderes Üniversitesi Kimya Bölümü ile bir çalışma yaparak Sarayköy-Buharkent arasındaki 40 kilometrelik bir şeritte su, toprak, yaprak ve meyveler üzerinde tahlil yaptık. İlk aldığımız raporlarda incirde çok yüksek kalsiyum, civa, arsenik, nitrat ve sülfür olduğunu gördük. Bu sonuçlar ürünlerin sağlığa zararlı olduğunu gösteriyor. Diğer ürünlerde de benzer sonuçlar alacağımızı tahmin ediyoruz" dedi.