Gençliğimde devamlı Clup Med'e gittiğimden (Foca, Kemer, Kuşadası) Bodrum'u bilmez merak bile etmezdim. Ta ki Gündoğan'da eğlence müdürü olana kadar. O gün bu gündür başta Grand Yazıcı olmak üzere bu güzel belde adeta kalem olmuştur. Her yerini bilmek bir yana her köşesini çok severim. Sağ kolum Levent'i yanıma alarak Bodrum'a geçtim. Girişinde yıllardır bitemeyen yol inşaatları, pisliği, bakımsızlığı, en önemlisi de ilgisizliği bir tatil beldesine hiç yakışmıyor. Daha bu günden trafik tıkanmaya başlamış, insanlar toz ve camur içinde geziyorlar.
Temennim bir an önce tüm bu sorunların giderilmesi ve güzel beldemizin güzel yüzünün ortaya çıkması.
BARLAR SOKAĞI
Barlar Sokağı'nda yakın bir arkadaşımın tutmak istediği bir bara uğradım. Özel fikirlerimi söyledim. Umarım hayırlı olur. Daha sonra Marina'ya geçtik ki burasını çok severim. Aklıma Ferdi(Özbeğen) ve Marina Vista'daki Fatih Erkoç, Sünger Pizza, Liman köftecisi gelir. Bir öğlen yemeğim vardı. Ben de işletmesi servisi ve balığıyla gidilmeye değer Memedof'a gittim.
Marina dışında Yalıkavak'ta da şubesi bulunan bu iş yeri on iki ay açık. Uskumru çirozu, torik lekardası, deniz mahsulleri pazı dolması, bademli dil balığı kavurması ile Bodrum'un 'in'lerinden biri.
Hemen yanında canım arkadaşım Selin'in açacağı yerin mönü ve dekorunu konuştuk, yemeğimizi yerken..
VE GRAND YAZICI
Yoğun bir şekilde açılışa hazırlanan ömrümün yarısının geçtiği Yazıcı Ailesi'ne ait olan bu kompleks yaza imzasını atacak. Bursa maçını izlemek için mola veren, buranın patronu Hayri Abi'yi kapıda karşıladık. Oteli tekrar tekrar gezdim. 110 lüks odası, Bodrum Kalesi'ni seyredebileceğiniz Spa'sı dev havuzları, parkları... Kısacası bir cennet ve Bodrum'un yeni yıldızı. Bir de Eren Yorulmazer'in elinin değdiği bilmem size bir şey hatırlatıyor mu?
İzmir'e dönmek için yola çıkınca bana göre çok önemli iki lezzet noktasını unuttuğumu anımsadım. Önce barlar sokağına geçtim. Yunuslar Pastanesi... Benim olmazsa olmazlarım arasında yer alıyor. Eve leziz tatlı ve tuzlularından bir paket hazırladık. İkinci durağım ise manavlar çarşısındaki Kardeşler'e gittim. Meyveleri alıp yola çıktım. Ama bir dolu hatıram olan Bodrum'u bana çok sevdiren şeylerden biri animatör seçmek için uğradığım İzmir, hayatımın kenti oldu.
Pazartesi gazetemize geldim. Beni bir sürpriz bekliyordu. Artık ben de profesyonelim, çünkü sözleşmemi imzaladım... Çarşamba günü Tıpa Tıp'dan Ömer'im ve can dostum Şenay'la (Düdek) New York'a geldik. Şu an o benim sekreterliğimi yapıp bu satırları o yazıyor. Güle eğlene. Dışarıdan arkadaşlarımızın baskısı geliyor. Haydi bize eyvallah, alışverişe gidiyoruz. NY anılarımız döndükten sonra...