• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Küçük suçlara göz yummak büyüklerine zemin hazırlıyor FİLİZ İÇKE ÖNAL

Küçük suçlara göz yummak büyüklerine zemin hazırlıyor

filizicke@hotmail.com Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 21.10.2009, 00:00
Prof. Dr. Yankı Yazgan'a göre çoğu zaman "Ne var bunda?" diyerek geçiştirdiğimiz, görmezden geldiğimiz her kural ihlali, her kabahat toplumsal yaşantımızı kaos ve belirsizliğe sürüklüyor Başkalarının hakkına saygı duymayan, kurallara uymayan bireyler olarak yetiştirilen çocuklar cinayet işlemeseler bile yaşadıkları toplum için tehdit oluşturuyor

Prof. Dr. Yankı Yazgan'la röportajımızın dünkü bölümünde, Münevver Karabulut cinayeti ile "Giderek daha güvensiz bir ülke haline mi geliyoruz?" şeklinde somutlaşan korkularımızı ve bu korkunun temellerini konuşmuştuk. Güvende hissetmeyen bir toplum haline geldiğimizin altını çizen Prof. Dr. Yankı Yazgan, bu ortamın çocuklar üzerindeki etkisini şu sözlerle dile getirmişti: "Yetişkinlerin güvende hissetmediği bir ortamda çocuklar da kendilerini güvende hissetmeyecektir. Güvensiz hissetmenin de davranışlar açısından etkisi; ya aşırı güvenliymiş gibi davranma (saldırganlık), ya da gereksiz yere güveninizden şüpheye düşme (eziklik) olacaktır." Prof. Dr. Yankı Yazgan'a göre, insanların kendini güvende hissetmesi; toplumda yaşamı kolaylaştıran, bireysel hak ve özgürlükleri koruyan, güvenliği sağlayan kuralların herkes tarafından benimsenmesi, herkes için geçerli olması ve bireylerin bu kurallara uymadıkları takdirde yasalarla cezalandırılacaklarının bilincinde olmasına bağlı.
Bugünün çocukları, yarınların yetişkinleri.. Şiddetin mağduru ya da uygulayıcısı olmayan çocuklar yetiştirmek ne derece mümkün? Bilgisayar oyunları, filmler şiddete yönlendirir mi? Ailenin çocuk yetiştirme biçimi, çevre bu konuda ne kadar sorumlu? Bu faktörlerden her biri
suça eğilimli bireylerde bir parça etkili. Ama Prof. Dr. Yankı Yazgan'a göre hiçbiri tek başına bir neden değil. "Saldırganlığa yatkınlık" ve "başkalarına duyulan empatinin zayıflığı" gibi özelliklerin bazı insanlarda doğuştan olmayan bir özellik olduğunu dile getiren Prof. Dr. Yankı Yazgan, "Bazı insanlar zaten az olan empatilerini geliştirecek biçimde de yetiştirilmedikleri takdirde iyice bunu kaybediyorlar ve acımasız olabiliyorlar" diyor.

EMPATİ YOKSUNU
Empati yoksunluğunun psikopat kişilerde görülen bir özellik olduğuna işaret eden Yazgan, "Dolayısıyla sizin, benim dehşete kapılacağımız bir eylemi 'Ne var bunda?' diye yapabiliyorlar. Dahası psikopatik yapıda olan insanlar başkalarına zarar verici eylemlerde bulunmayı kendilerinde hak görüyorlar. Cinayete kadar gitmeye de gerek yok, arabasını arabanızın önüne bırakıp iki saat ortadan kaybolan bir insan da empati yoksunudur" diyor.
-Bu davranışın daha ötesi de şiddet ve suç kavramını mı doğuruyor?
Küçük suçlar benim daha çok ilgimi çekiyor. Trafik ışığı ihlali, küçük hırsızlıklar... Otelde havlu hoşumuza gittiğinde "Aldık, ne zararı var? Onlarda çok" diyebiliriz. Hepimizin yapabileceği suçlar bunlar. Ya da kopya çekmek, bir şeyi yürütmek... Bütün iş nerede biliyor musunuz? Küçük suçlar herkesin yapabileceği suçlar ama bunlara karşı toplumun genel bakışı çok önemli. Batı toplumunda olduğu gibi, "Evet herkes yapabilir ama kusura bakma seni cezalandırmak zorundayım" diyen bir yapı varsa, kişi bu küçük suçları işlemenin ağırlığını cezasını çekerek üstünden atabiliyor. Yani bedel ödüyor. Bizim gibi toplumlarda ise bedeli ödenmemiş suçlar güven duygusunda ve kişisel gelişimde çok negatif bir etki yaratıyor. Kendimizi uyanık gibi gördüğümüz birçok durum, sonradan bizi rahatsız ediyor. Çünkü bedelini ödemiyoruz.

BÜYÜKLÜK DUYGUSU
-Psikopatlar, sadece empati yoksunluğu nedeniyle mi suç işliyor?

Büyüklük duygusu da önemli. Bu duyguyla "Bunu yapabilirim, hakkım var" diyor. Mesela emniyet şeridinden gitmek; bazı insanlar kendilerinde böyle bir hak olduğunu düşünüyor. Oysa polisin bile eğer göreve gitmiyorsa böyle bir ayrıcalığı ve hakkı yok biliyorsunuz. Ambulansla işe giden insanlar var. Bu röportajı okuyanlar arasında "Sen de çok şey istiyorsun" diyenler olabilir. Hatta eğer o arabanın içinde biz varsak, bu bizim de hoşumuza gidebilir. Bunu bir psikopatlık olarak görmüyorum ama psikopatlar da "Bunda ne var?" dediğimizin biraz fazlasını yapıyor.
O yüzden ben küçük suçların ve toplumsal kural ihlallerinin de önemli olduğuna, bunlara titizlikle uymamız ve çocuklarımıza da bunu göstermemiz gerektiğine inanıyorum. Kişisel alanımda hiç kuralcı biri olmayabilirim ama insanların belirlenmiş ortak toplumsal kurallara saygı göstermesinin de çok önemli olduğunu düşünüyorum.
-Mesela kopya çekmek hiç de dürüst olmayan bir davranış ama yapılıyor, üstelik de çoğu zaman hoş görülüyor..
Çocuğu kopya çeken anne baba, "Canım geçiversin, ne zararı var?" diyebiliyor. Şimdi yok belki ama 10 yıl sonra var. Ben "Yararı var mı?" diye sorarım. Yararı yok. Çocuğun gelişimine bir katkısı var mı bilmediği bir dersi biliyormuş gibi geçmek.. "Canım o ders zaten gerçek hayatta işine yaramayacak.." Bakın yanlışlar için kendimizi haklı gösterecek gerekçeler her zaman bulabiliriz. İnsan beyni çocukluktan itibaren gerekçe bulma mekanizmasını çalıştırır. Bazen bu çok önemli olmayabilir. Her zaman gittiğimiz otelde yer bulamayıp yandaki otele yerleştiğimizde "İyi ki buraya geldik. Daha güzelmiş" diyebiliriz. Keyfimizi kaçırmamak için bulduğumuz bu yöntem, başkasına bir zararı yoksa, iyidir denebilir. Ama bu mekanizma bazen hedef şaşırıyor ve birisinden para çaldığınız zaman "Zaten onda çok vardı, ben birazını aldım" diyebiliyorsunuz. O yüzden küçük suç ya da kabahatler düşündüğümüzden çok daha mühim. Çünkü müsamaha edebiliyoruz. Müsamaha ettiğimiz zaman da özellikle çocuklar için söylüyorum: sınırları bizim kadar net göremiyorlar. Tıpkı tehlikeleri net görememeleri gibi. Net göremediği için de normali öyle kabul ediyor çocuk.

YARIN: KURBAN OLMAMAK ELİMİZDE Mİ?
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA