• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Diyetisyen desteği olmadan çocuğa diyet yaptırılmamalı FİLİZ İÇKE ÖNAL

Diyetisyen desteği olmadan çocuğa diyet yaptırılmamalı

filizicke@hotmail.com Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 12.08.2011, 00:00
Bilinçsiz yapılan diyet her yaştan insanın sağlığını bozar. Ancak büyüme ve gelişmesi devam eden bir çocuğu ihtiyaç duyduğu temel besin gruplarından mahrum bırakmak, gelişim geriliği başta olmak üzere sayısız soruna davetiye çıkaracaktır

Anne baba olmak pek çok konuda bilgi sahibi olmayı da gerektiriyor. Bebek bakımından, çocuk gelişimine, ergen psikolojisinden eğitim sorunlarına kadar çocuk büyütmenin her aşamasında kitaplardan, uzmanlardan sürekli öğreniyoruz. Beslenme konusundaki bilgilerimize çoğu zaman güvensek de bu konuda da ciddi yanlışlarımız olabileceğine dikkat çeken Diyetisyen Ebru Piroğlu, "Sağlıklı çocuk yetiştirmek için bir kez bile olsa bir beslenme uzmanından danışmanlık almanızda yarar var. Hele ki ortada iştahsızlık veya şişmanlık gibi ciddi bir sorun varsa kendi başınıza önlem almak yerine bir uzmana danışmak, sizi ve sevdiklerinizi geri dönüşü olmayan hatalardan ve sağlık sorunlarından koruyacaktır" diyor.

10 yaşında bir çocuk için bir günlük sağlıklı beslenme planı:

Kahvaltı: 1 su bardağı süt, 1 yumurta, 1 dilim peynir, 1 tatlı kaşığı marmelat, 6 adte zeytin, iki dilim ekmek, domates, salatalık.
Ara öğün: Bir meyve
Öğle yemeği: 6-7 kaşık kuru baklagil yemeği, 3 yemek kaşığı sebze yemeği, 1 kase yoğurt, 1 dilim ekmek
Ara öğün: 1 dilim sebzeli börek ve bir bardak ayran
Akşam: Bir tabak sebzeli et yemeği, 1 dilim ekmek, yoğurtlu havuç salatası
Gece: bir avuç fındık, 1 elma

Şişman çocuğa kilo verdiren 10 pratik öneri

1. Önce siz örnek olun: Unutmayın ki çocuğunuz ne söylediğiniz kadar ne yaptığınızla da ilgilenir ve sizi örnek alır. Örneğin bir şeyler atıştırmak istediğinde evde meyve yerine meyve, yoğurt, süt yerine cips, bisküvi, çikolata buluyorsa bu onun suçu değildir. Yapmanız gereken buzdolabında yüksek yağlı, şekerli yiyecekler yerine taze meyve, ceviz, fındık, süt, yoğurt, az yağlı bisküvi, ev yapımı hafif sütlü tatlılar, yağsız soğuk sandviçler gibi seçenekler bulundurmaktır.
2. Olumlu cümleler kurun: Şişman çocuğa sürekli "Az ye", "Kilo ver" gibi olumsuz cümleler kurmak yerine "Sağlıklı olalım, vücudumuza dikkat edelim" şeklinde yaklaşmak gerekir. Olumlu düşünün ve yiyemediğiniz besinlere değil, yiyebileceğiniz sağlıklı seçeneklere birlikte yönelin. Örneğin "Meyveli yoğurt yiyelim", "salata yapalım", "Hadi parka gidelim" gibi olumlu cümlelerle yaklaşın.
3. Sağlıklı yemeyi aile alışkanlığı haline getirin: Aile bireylerinin hep birlikte yiyeceği yemekler yapmak, şişman çocuğun dışlanmasını da önleyecek ve kilo verme sürecine uyumunu kolaylaştıracaktır. Çocuğunuza zeytinyağlı sebze ya da salata yedirirken karşısında patates kızartması yemeniz hoş olmayacaktır.
4. Porsiyon miktarlarını abartmayın: Amerika'daki obezite krizinin en önemli nedenleri arasında fast food restoranlarda tabak boylarının devasa olması ve porsiyon miktarlarının abartısı gösterilmektedir. Evinizde her tür yiyeceği normal boyutlardaki tabaklarda servis yapmaya özen gösterin.
5. Mutlaka kahvaltı yapmasını sağlayın: Yapılan çalışmalar, şişmanlıkla mücadelede kahvaltı yapmanın çok etkili bir silah olduğunu ortaya koyuyor. Çocuğunuzun günün en önemli yemeğini mutlaka evden çıkmadan yemesini sağlayın. Örneğin kepek ekmeğine domates ve peynirle hazırlanan bir tost ve taze sıkılmış portakal suyu iyi bir kahvaltı mönüsü olacaktır. Arada alternatifler geliştirmek için tahıl gevreğini sütle karıştırabilir, içine kuru meyve, fındık, ceviz ilave edebilirsiniz.
6. Öğle yemeklerini takip edin: Çocuğunuzun okulda kantinde ne yediğini veya okulda öğle yemeği veriliyorsa içeriğini takip edin. Okul kantininden sağlıklı seçimler yapması için yol gösterici olun. Gerekirse harçlığını kısıtlayın.
7. Ara öğünler için çantasına yiyecek koyun: Çocuğunuz okul çağında ise ve ara öğünlerde birlikte olamayacaksanız çantasına kahvaltıdan ve öğle yemeğinden 2 buçuk saat sonra yiyebileceği alternatifler koyun. Örneğin iyi yıkanmış bir elmayı kuşluk vakti yiyebilir, 4 bisküviyi ve 200 ml sütü öğleden sonra tüketebilir. Çocuklar bu tür şeyleri arkadaşları arasında yaşamak istemeyebilir. Onun direncini kırmak için bunları şık ve cazip ambalajlarda sunabilir, arkadaşlarının annelerinden de yardım isteyebilir, bu konuda ortak tutum geliştirebilirsiniz.
8. Hareketli olmasını teşvik edin: Çocuğunuzun bütün günü oturarak, televizyon, bilgisayar karşısında geçirdiğini düşünüyorsanız kendi hareket düzeninizi tekrar gözden geçirin. Siz de hareketsiz bir yaşam sürüyorsanız hem örnek olmak hem de sağlıklı yaşamak adına yaşam tarzınızda küçük değişiklikler yapın. Örneğin akşam yemeklerinden sonra ailece yarım saat yürüyüş yapın. Ayrıca herhangi bir spor dalına küçük yaştan itibaren yönlendirin.
9. Kalori saymayın: Çocuklarda hiçbir şekilde kalori kısıtlaması yapılmamalıdır. Yapılırsa bu onlara duygusla olarak da büyük zararlar verecektir. Bazı şeylerden mahrum bırakıldıkları hissi onları üzecektir. Bunun yanı sıra sağlıklı gelişimleri de sıkı diyetler nedeni ile geri dönüşü olmayan zararlar görebilir.
10. Adını "diyet" koymayın: Zayıflama diyetlerine çoğu zaman geçici gözüyle bakarız ve bunlara büyük zorluklarla kısa süre katlanıp bıraktığımızda eski sağlıksız alışkanlıklarımıza hızla döneriz. Kilolarımız da aynı hızla geri döner. Bunun yerine beslenmede yeni ve sağlıklı alışkanlıklar kazanmak ve bunları ömür boyu uygulamak anne babalar olarak öncelikle sizin samimi hedefiniz olmalıdır.

Damarlarınızı sarımsak yiyerek genç tutun

Geleneksel Türk mutfağında kullanımı oldukça yaygın olan sarımsak damarlarımızın da en büyük koruyucusu. Kanı zararlı yağlardan ve kötü kolesterolden koruyan sarımsak, dolaşımı da sağlıklı hale getiriyor

Kanı zararlı yağlardan ve kolesterolden kruyan sarımsak, dolaşımı da sağlıklı hale getiriyor.
Sarımsak, kandaki iyi kolesterol (HDL) seviyesini yükseltirken, kötü kolesterol (LDL) ve zararlı kan yağlarını düşürüyor. Kan pıhtılarının yapışkanlığını azaltarak kan dolaşımının daha yeterli hale gelmesini sağlıyor. Böylelikle kan dolaşımı kolaylaştığından yüksek kan basıncını (tansiyon) düşürücü etki gösteriyor. Yapılan bir çalışmada deneklere 1-2 kuru sarımsak dişi 16 hafta süre ile verilmiş ve çalışma sonunda deneklerin kolesterol seviyesinde yüzde 6-21, trigliserit seviyelerinde ise yüzde 11-24 arasında düşüş kaydedildiği ortaya çıkmış.

Sarımsak kitabından...
Ege Üniversitesi'nden Prof. Dr. Eren Akçiçek ve Prof. Dr. Semih Ötleş'in editörlüğünde kaleme alınan ve aynı üniversiteden 19 bilim insanının katkı koyduğu Sarımsak Kitabı'nda özellikle ilerleyen yaşla birlikte damar problemi yaşayanlar için bir de formül verilmiş:
"Bir baş doğranmış soğan, bir baş ayıklanıp parçalanmış sarımsak, 1 adet limonun suyu, yarım demet maydanoz bir kaba konur. Ocakta kaynatılıp kavanoza doldurulur. Kapağı kapatılır. Bir gün bekletildikten sonra 3 gün, günde bir bardak içilir. Bu karışım damar açmak için birebirdir."

Reçeteden toprağa karışmış
Mitolojik kaynaklara göre sarımsak, ölümsüzlüğü arayan bir şifacının yazdığı son reçeteden toprağa karışarak insanlıkla buluşur. Öyküsü şöyle: Mitolojide insanları iyileştirerek ölüme meydan okuyan Akslepios, Zeus tarafından yıldırımla yere serilince, ünlü hekim son deminde bir reçete yazar ve kağıt oradaki bir otun üzerine düşer, yağmur yağar ve yazının özü böylece ota karışır ve her derde deva olan sarımsak meydana gelir...

100 gram sarımsağın içeriği
Su 62-65 gram
Kalori 130-140
Protein 6,5 gram
Karbonhidrat 30 gram
Yağ 0,2 gram
Selüloz 1,2 gram
Kolesterol 0
Kalsiyum 40 mg
Fosfor 140 mg
Demir 1,5 mg
B1 vitamini 0,22 mg
B2 vitamini 0,09 mg
Niasin 0,65 mg
C vitamini 15 mg

Uykusuzlukta ilaç son çare
Uykusuzluk zaman zaman hepimizin yaşadığı bir durum ve bu duruma bulabildiğimiz çareler yetersiz kaldığında da doktorların kapısını çalıyoruz. İstiyoruz ki doktor bir ilaç versin ve her şey yoluna girsin.. Ama öyle olmuyor. Uykusuzluğun altında yatan nedenler bulunmadıkça,
yanlışlarımızın yerine doğrularını koymadıkça, bozulan uyku düzeni yeniden sağlıklı hale gelmiyor.
Uzmanlar, "Uyku hijyeni kuralları"nı sağlıklı her insanın uygulaması gerektiğine dikkat çekiyor.
Her gün aynı saatte kalkın.
Sizin için 'normal' olan süreden fazla uyumayın.
Kahve, çay, kola uykuya dalışı zorlaştırdığından, alkol ise uykuya dalışı kolaylaştırmasına karşın kalitesini bozup sabah yorgunluğuna neden olduğundan kullanmayın.
Sabahları fiziksel egzersiz yapın.
Yatma öncesi TV seyretmek yerine rahatlatıcı şeyler okuyun ya da müzik dinleyin; aşırı uyarılmalardan kaçının.
Yatmadan bir süre önce 15-20 dakikalık banyo yapın.
Yatma zamanına yakın yemek yemeyin.
Ortamın ısısı, gürültü olup olmaması, yatak değişikliği gibi alışkanlıklarınıza özen gösterin.


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA