• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Bütçe performansı CAHİT SÖNMEZ

Bütçe performansı

cahit.sonmez@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 24.03.2011, 00:00
Şubat ayı merkezi yönetim bütçe performansı, geçen ay olduğu gibi olumlu geldi. Ocakta fazla veren bütçede, Şubat ayında da gelirler giderlerden 988 milyon TL fazla vermeyi başardı. 2001 krizinden çıkışta en önemli faktörlerin başında gelen "faiz dışı bütçe fazlası" ise 7.2 milyar gibi yüksek bir orana ulaştı.
Bütçenin olumlu seyrinde tabii ki en büyük katkı iç talepten geliyor. Geçen yıl başlayan tüketim furyası bu yılın ilk iki ayında da devam etti. İç talebe bağlı tüketimin artması bütçenin "dolaylı vergi" kalemini de beraberinde yükseltiyor. Şubat ayı merkezi bütçe verilerine göre, Katma Değer Vergisi ve Özel Tüketim Vergisi dolaylı vergilerde 6 milyar TL ile aslan payını alıyor. Diğer önemli kalem ise "ithalde alınan Katma Değer Vergisi."
3.4 milyar TL seviyesine çıkan ithalattan alınan Katma Değer Vergisi geçen yılın aynı ayına göre yüzde 49 yükselmiş.
Alışık olduğumuz tablo yine karşımıza çıktı. Toplanan vergilerin yüzde 70'i tüketimden alınan dolaylı vergiler, kalan yüzde 30 ise gelir üzerinden alınan doğrudan vergilerden oluşuyor.
Kronikleşen bu sorunumuz Şubat ayında da devam etti. Oysa, batı normlarında tam tersi geçerli. Yani, vergi gelirlerinin çoğunluğu kazançtan alınır, küçük kısmı ise tüketimden. Zaten, vergi adaleti de böyle sağlanabilir. Türkiye'de böyle bir kompozisyon sonucunda geliri yüksek olanla düşük olan yüzde 70 oranında aynı vergiyi veriyor.

GİDERLER ARTIYOR
Şubat ayında 24.5 milyar TL olan bütçe gelirlerinin yüzde 9'u ise "vergi dışı" gelirlerden kaynaklanıyor. Diğer gelirleri de unutmayalım. Özel bütçeli idarelerin gelirlerinden bütçeye aktarılan 700 milyon TL, denetleme ve düzenleme kurumlarının da 600 milyon TL.
Biraz da bütçenin gider kısmına değinelim...
Bu arada bütçeden yapılan harcamalarda belirgin bir yükseliş gözlemleniyor. Giderler içinde en dikkat çeken nokta "faiz harcamalarındaki" belirgin artış. Geçen yılın aynı ayında faiz için bütçeden yapılan transfer harcamaları 4.57 milyar TL iken, Şubat ayında faizlerle 6.17 milyar TL'ye ulaşmış. Yüzde 34.8 gibi yüksek bir sıçrama. Üstelik faizlerin gerilediği ve finansman maliyetlerinin makul olduğu bir iklimde. Dile kolay... 24 milyar TL'nin 6 milyar TL'si faize gidiyor. Yaklaşık yüzde 25'i.
Olumsuzluklara rağmen bütçede faiz dışı fazla verilemesi oldukça önemli. Çünkü, Merkez Bankası'nın para politikalarında başarılı olabilmesi için, daha açık ifadeyle, gerek fiyat gerekse finansal istikrarı sağlayabilmesi için mali disiplinin sürmesi gerekiyor.
Zaten, Merkez Bankası her raporunda bu gerçeğin altını çizmeyi ihmal etmiyor. Özellikle, cari açığın arttığı bir süreçte kamu harcamalarının makul seviyelerde tutularak kamu maliyesindeki disiplinden taviz verilmemesi hayati önem taşıyor.

ZOR GÜNLER
Geçen yasama yılında hükümetin mali kural ile ilgili kanun tasarısını geri çekmesi akıllara acaba mali disiplinden taviz verilebilir mi sorusunu getirmişti. Uluslararası derecelendirme kuruluşları Moody's ve Standart and Poor'S da bir ağızdan "mali disiplini sürdürdüğünüzü görmeden bizden not artırımı beklemeyin" demişlerdi. Bu arada sıfırcı hocalara da güven olmuyor. Bir ara mali disiplini öne sürüyorlardı. Son günlerde ise cari açığı bahane ediyorlar.
Artık bütçe açısından zor günler başlıyor diyebiliriz.
Önümüzde seçimlerin olması yılın kalan aylarında ister istemez bütçenin performansında olumsuz etki yapacak. Aynı zamanda, Merkez Bankası'nın kredi hacmindeki artışı baskılamak için aldığı önlemler tüketimi de aşağı doğru çekecek ve sonuçta vergi gelirlerinin düşmesine neden olacak.



Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA