Anayasa Mahkemesinin 13.10. tarih ve 27375 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan yürütmeyi durdurma kararı şöyle:
"Elektronik haberleşmeye ilgili alt yapı oluşumunda kullanılan direk, kule, kulübe, konteynır, anten, dalga kılavuzu, enerji nakil hattı alt yapı tesisler gibi her türlü taşınır, taşınmaz mal ve teçhizat, kanun hükümlerine göre ve Kurum tarafından çıkarılan yönetmeliklere uygun olarak kurulmak ve Kurum'dan gerekli izin, ruhsat veya sertifikaları almak şartı ile 3194 sayılı İmar Kanununa dayanılarak çıkarılan yönetmeliklerde belirtilen yapı ruhsatiyesine ve yapı kullanma tabi değildir,maddesi iptal edilmiştir."
***
Altan Başaran bu mücadelede emek zarfeden bir elektrik yüksek mühendisi.
Ve, Altan Başaran'dan bir değerlendirme:
"Belediyelerin yetkisizliğine neden olan yasa maddesi iptal edilmiştir. Artık, belediyeler baz istasyonlarını İmar Yasası yönünden denetleyebilecek ve kurulmasında söz sahibi olarak; baz istasyonlarının kurulması aşamasında ilgili Belediyelerden inşaat ruhsatı ve yapı kullanma izni alması zorunlu olacak."
Bu demektir ki, halkın oyunu alarak göreve gelenler, yıllardır halkın şikayetlerine neden olan baz istasyonlarının konuşlandırılmasında yetkili ve sorumlu olacak.
Elektrik yüksek mühendisi Altan Başaran'ı dinlemeye devam:
"GSM firmaları her ne kadar, baz istasyonlarının zararsız olduğunu iddia etseler de, bu istasyonların tehlikesiz olduğu yönünde herhangi veri yoktur."
Vatandaşın Belediyelerden beklentileri de şöyle:
*Baz istasyonlarının yerleri Belediyeler tarafından tespit edilsin.
* Aykırılık belirlendiği halde, bunları besleyen panolar ve kolon hatları kaldırılsın.
* Baz istasyonu kurulu apartman yönetici ve sakinlerinin, bunların sökülmemesinde ısrarı halinde
"komşu apartman sakinlerinin" itiraz hakkı vardır.Bu komşulardan bazıları kanser tehditi altındadır veya kanserle boğuşmaktadır.
Aylin'in atölyeleri!
Aylin Onart, İzmir'e bir yenilik getirdi.
Sektör sektör "çalışma atölyeleri" kurdu.
Bu sektörlerin uzmanlarını çağırdı, onların görüşlerini topladı.
Aylin'in atölyeleri şimdi harıl harıl çalışıyor.
"Seyahat Atölyesi" ilk dönemini tamamladı.
Sıra ikincisinde...
"Ayhan Sicimoğlu ile Dünya medeyetleri" atölye çalışmaları bugün başlıyor.
***
Fransız sömürgeleri Antiller'de şubat ayı sonunda 10 gün süreyle tam 125 deniz mili katederek yelken seyahatini tamamlayan SİCİMOĞLU, seyahati süresince gördüğü
Guadeloupe - Les Saintes - Marie Galante - Dominica - Martinique adalarını atölyesinde anlatacak. Maceralarını taze taze katılımcılarıyla paylaşacak olan Sicimoğlu, atölye mutfağında anlattığı ülkeye özgü içkilerin yapılışını da öğreterek hazırlayıp katılımcılarla birlikte deniyor.
***
Atölye çalışmasında katılımcılarına sürprizler de sunan Ayhan Sicimoğlu geçtiğimiz dönemki atölyesinde Sicilya'dan dünyanın önde gelen şarap degüstatörü ve üreticisi arkadaşı Marco De Grazia'yı konuk etmiş ve şarap içimine, tadımına, üretimine dair ne varsa tüm incelikleri katılımcılarıyla paylaşmıştı.
Özellikle iş dünyasından yönetici ve çalışan kesimin katıldığı atölye çalışmaları 18:30'dan itibaren başlıyor ve iş çıkışı son derece keyifli bir ortamda buluşan katılımcılar, önemli isimlerle İzmir'de buluşmanın ayrıcalığını yaşıyor.Dün akşam başlayan vedevam edecek olan bu çok özel fırsatı kaçırmayın...
Aylin'in atölyelerine dair tarih ve program bilgilerini www.on-art.net web adresinden ve 0232 421 44 40 numaralı telefondan öğrenebilirsiniz.
Hem kör, hem bencil
İnsan hayatı boyunca hep aynı kalamaz. Bu bilinen gerçek,ne var ki,bunun dışında kalan kişilerde var. Böyleleri yaşadıkları sürece gözlerini bir noktaya diker, hep o noktaya bakarlar. Daha doğrusu, bu düşünceye bağlanır, başka düşüncelere hayat hakkı tanımazlar. Bu saplantı içinde yaşayıp giderler. Bunun için de, hem kör, hem bencildirler.
Bir Dost
duvardan
Kimileri vardır, aşkın en yücesine layıktır. Kimileri vardır, aşkın en yücesini versen de aşşağılıktır.
küpe
Tanrı balı yaratmasaydı,insanlar incirin şimdikinden çok daha tatlı olduğunu düşünürlerdi.
Ksenophanes
fıkra
Bu sefer de...
İki eski dost konuşuyordu.Biri sordu:
"Ne? Otuzbeşe bastın hala evlenemedin mi?"
"Evlenemedim. Ne yapayım. Hangi kızı anneme gösterdimse, hiç birini gözü tutmadı. Nihayet geçen yaz, turnayı gözünden vurduğumu zannettim. Çünkü kız tıpatıp anneme benziyordu. Ama olmadı?"
"Neden?.."
"Bu sefer de babam istemedi.