İzmirli sanatçı Aslıhan Erdur'un mücevher ve takı tasarımları, İstanbul, Ankara ve Dubai'den sonra İzmir'de yakında kendi stüdyosunda sergilenecek. Aynı zamanda stüdyoda mücevher tasarımı ve üretimi üzerine İzmir'de ilk defa kurs verilecek.
***
1973 İzmir doğumlu olan Aslıhan Erdur, üniversite eğitimini 1998 yılında D.E.Ü. Güzel Sanatlar Fakültesi Seramik ve Cam Anasanat dalında tamamladı. 1996'da İzmir'de Özel Başarı ilköğretim okulunun Seramik atölyesini kurdu ve okulun sanat-seramik eğitmenliğini yaptı.
Ardından kurumsal bir seramik firmasının kuruluş aşamasında ürün geliştirme ve tasarım bölüm şefliği görevlerini üstlendi. 1998 yılında İstanbul'a yerleşen sanatçı Rebi Gorbon Sanat Atölyesi'nde sanatsal çalışmalarına devam etmiş kurumun diğer sanatçıları ile firma adına heykel ve duvar panoları çalışmaları yaptı.
Aynı dönemde İstanbul SASAV'ın (Sanat Severler Eğitim Vakfı) sanat danışmanlığı görevini üstlendi.
***
2000 yılında "kuyumculuk okulum" diye adlandırdığı Arpaş Kuyumculuk A.Ş. firmasında sadekar olarak çalışmaya başladı ve sektör ile profesyonel anlamda tanıştı. 2004-2010 yılları arasında Dubai'de yaşayan sanatçı burada da firmalar adına model çalışmalarına devam etti. 2010 yılı sonrası İzmir'e dönen sanatçı, stüdyosunda adına çıkardığı koleksiyonlar haricinde, kişisel ve kurumsal firmalar adına mücevher çalışmalarına devam ediyor.
Aslıhan Hanım'a göre: Sadekar'lık küçük heykeller yaratmak gibidir. Aslına bakarsanız heykeltıraşlıktan farksızdır. Biraz ressam, biraz mimar, biraz terzi olmalısınız. Hem teknik bilginiz olmalı hem de sanatkarlığınız. Sonuç olarak teknikleri farklı olsa da konuştuğunuz dil aynıdır.
Mitolojik hikayeleri konu alan sanatçının tasarımlarını www. aslihanerdur.com web sitesinden incelemek mümkün.
İletişim telefonları da şöyle: 0 232 330 48 56 ve 0539 470 75 06
hayattan
Okan ve Şero iyleşiyor
15 Ocak'ta 113'üncü yaşında Nazım Hikmet'i, 16 Ocak'ta 122'nci yaşında Dr. Behçet Uz'u anacağız.
17 Ocak'ta ise "Karşıyaka Delikanlısı" Savaş Özerdem'i ilk hasret yılında yad edeceğiz...
Dün Balçova'daki kabrinin başında, 4'üncü hasret yıldönümünde Dünyaca ünlü moda sanatçımız ve eğitimcimiz Hanife Çetiner'i de andık.
Meslektaşlarımızdan Okan Yüksel, İzmir Özel Gazi Hastanesi'nde
başarılı bir kolon ameliyatı geçirdi. Sağlığı çok iyiye doğru gidiyor. Toparlıyor.
Spor yazarımız Şerafettin Çıracı da bel fıtığından ameliyat geçirdi ve dün evine döndü. Şero da iyileşiyor.
küpe
Kusurlarınızı hemen söyleyecek arkadaşları bulun.
Boileau
günün fıkrası
Tarife
İskoçyalı'nn biri doktora muayene olmaya gitmişti. Doktorun kapısında şöyle yazıyordu:
"Birinci vizite 50 lira. İkinci vizite 25 lira."
İskoçyalı kapıyı çalıp, içeri daldı:
"Merhaba doktor bey... Ben yine geldim."
laflama
* Ayşe kadın fasulyesi bile var. Ama kadının adı yok öyle mi?
* Kim uydurmuşsa; Yok efendim "Taraf olmayan bertaraf olurmuş."
Yani diyorlar ki "Ya herrü ya merü" Ben de diyorum ki, bu kör dövüşünde ben yokum; Yürrrrü!
* Gerçekçi ol imkansızı iste. Ülkede ve dünyada barışı dile!
* Kimi erkekler azarken mutlu olur. Benim gibi demode kalmış erkekler de yazarken!
* Çocuklar sevinsin diye belki yağıyor kar. "Bu soğukta nasıl ısıtacağız evi?" diye babaları basıyor efkar!
* Latince: Invertebrata; omurgasız hayvanlara verilen bir addır. Ayrıca dünyamızda hayvan olmadığı halde omurgasız insan türü çoktur!
* O atasözü de değişti efendim. Ağaç yaşken kesilir!
İbrahim Ormancı'dan