• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
HÜSEYİN KOCABIYIK

MİT'e çeki düzen

huseyin.kocabiyik@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 16.02.2012, 00:00
MİT-yargı geriliminden doğan kriz bitti ama tartışmanın kendisi hala devam ediyor ve bir süre daha devam edecek gibi görünüyor. Ben ve benim gibi düşünenler kesin olarak yargıyı haksız buluyoruz. Birçok analizci MİT'in üzerine giden özel yetkili savcının kötü niyet taşıdığını, özel bir planın parçası olarak görev yaptığını filan söylüyorlar. Doğrusu ben ilk günden farklı olarak daha ihtiyatlı davranıyorum. Zira elimde savcının kötü bir niyet taşıdığına dair bir kanıt yok. Sonuçta o da isminin önünde "TC savcısı" sıfatı taşıyan bir hukukçu. Ancak aynı savcının Türkiye'yi krize sokan kararının sonuçları itibariyle berbat bir yanı olduğunu belirtmek zorundayız. Hangi yargı kararı ne amaçla olursa olsun, eğer bir ülkenin başbakanının iradesine, demokratik otoritesine zarar veriyorsa ya da ülkede iki devlet varmış görüntüsü uyandırıyorsa, o kararın hukuk kalitesinde bir sorun var demektir. Dikkat ederseniz söz konusu kararın alınması safahatında yaşanan tuhaflıklardan, ortalığa saçılan devlet sırlarından söz etmiyorum bile.
***
Ben şahsen hükmümü verdim, özel yetkili savcı bu kararı ister iyi niyetle ister kötü niyetle vermiş olsun, Türkiye'ye zarar vermiştir. MİT Müsteşarı Hakan Fidan'a ve onu talimatlayan Başbakan Erdoğan'a büyük haksızlık yapılmıştır. Bu kararla Başbakan'ın şahsı ve hükümet hedef alınmak isteniyormuş gibi bir algı ortaya çıkmıştır. Buraya kadar tamam, ancak hepsi bu değil. Acaba tüm yaşanan bu olaylarda MİT'in hiç mi hatası yok? Mesela eşkıyalık yapan MİT elemanlarından söz ediliyor savcının dosyasında. Kim bunlar ve ne maksatla bu yaptıklarına göz yumuluyor? Üstelik Hatay'da yaşanan olay bizi iyiden iyiye kaygılandırdı. Bir MİT elemanı düşünün, ülkemize sığınmış bir muhalif Suriyeli albayı 100 bin dolara Suriyelilere satıyor. Sadece bu gelişme bile MİT'in de arınma ihtiyacı olan bir kurum olduğu gerçeğini adeta gözümüze sokuyor. MİT bunca başarılı iş yapmış ama yaptığı işleri polisin izlemesine mani olamamış. Bu nasıl iş peki? Biz MİT'i savunurken "istihbarat gizli" diyoruz ama maşallah MİT'in her icraatı kasete alınmış. Burada bir yanlışlık yok mu?
***
Bir hususu bilmek için alim olmaya gerek yok, bu ülkenin 88 yıllık tarihi mucizevi başarıları barındırdığı gibi kurumsal yozlaşmanın en alasını da barındırıyor. Bu yozlaşmanın askeri cephedeki etkileri millet hayatına "darbe" olarak yansıdı ve bu ülkeyi perişan etti; siyasetteki yozlaşma bu ülkenin ekonomik kaynaklarını ve insan kaynaklarını heder etti. Hem siyaset hem de askeriye bugün, bu yozlaşma halinden kurtulmaya çalışıyor. Ama özel statüleri ve kurumsal kibirleri yüzünden yozlaşmış yapılarını muhafaza eden MİT gibi kurumları ne yapacağız? MİT'i istediğimiz kadar savunalım, bu son olayda masum olduğuna kanaat getirelim, bu MİT'in sütten çıkmış ak kaşık olmadığı gerçeğini değiştirir mi?
Sonuç olarak, Hakan Fidan bu son gelişmeleri bir fırsata dönüştürmeli ve MİT'i hakikaten büyük Türkiye'nin "Teşkilat"ı haline getirmelidir. Başbakan'ın himayesine yaslanarak ve kanunla korunarak MİT'in gidebileceği hiçbir yer yoktur.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA