• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
HÜSEYİN KOCABIYIK

Koca Reis de göçtü gitti!

huseyin.kocabiyik@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 23.04.2012, 00:00
Saadettin Bilgiç'in ölüm haberini alınca kendi kendime, "Allah bize de böyle namuslu, haysiyetli, şahsiyetli bir hayat nasip etsin" dedim.
"Koca Reis" lakaplı Dr. Saadettin Bilgiç siyasi hayatımızın önemli simalarından biriydi şüphesiz. Tam 92 yıllık bir hayat yaşadı. Hayatının aktif politikayla uğraştığı dönemlerde de saygın bir insan olarak anıldı, politikayı bıraktıktan sonra da.
Ölüm haberinin ardından milyonlarca insanın onun için içten bir Fatiha gönderdiğine eminim.
Bunun altını şunun için çiziyorum: Süleyman Demirel'le siyaset arkadaşıydılar. Aynı toprağın insanıydılar. Demirel, Bilgiç'ten daha etkili yerlerde bulundu, ancak aynı yaşlardaki Süleyman Demirel bugün ölse, arkasından kaç kişi Fatiha gönderir, doğrusu bilemiyorum.
Evet, şurası açık, bu iki arkadaştan Süleyman Demirel'in siyasi hayatı lekeli ve tartışmalı bir hayat; Saadettin Bilgiç'in ki ise, temiz ve dualarla tezyin edilmeyi hak eden bir hayat.
***
İkisi de aynı toprağın çocukları demiştik; öyle olmasına rağmen Bilgiç, her zaman Anadolu insanı gibi harbi, dürüst, idealist; Demirel ise ondan farklı olarak kaygan, pragmatist, kıvrak bir siyasetçi tipini temsil etmiştir.
Şimdi önemli bir şey söyleyeceğim: yakın tarih üzerine çalışanların, özellikle merkez sağı incelerken mutlaka Demirel-Bilgiç çizgisini bir birinden ayırarak gitmeleri merkez sağın başına gelenleri anlamaları için zorunludur.
Zira bu iki ayrı çizgidir. Bilgiç milliyetçi ve maneviyatçıdır. Bilgiç'in siyasi fikirlerinin muhtevasında bugün Ak Parti'yi iktidarda tutan saiklerin tamamını bulabilirsiniz. Bilgiç'in çocuklarının AK Parti'de siyaset yapıyor olmaları, onun Ak Parti'yi desteklemesi asla tesadüf değildir.
Demirel ise başka biridir. Merkez sağ dediğimiz kategorinin adamı olmadığını bugün daha iyi görebiliyoruz. AP genel başkanı olduktan sonra ilk işi maneviyatçı ve milliyetçileri tasfiye ederek Menderes çizgisinin yerine 27 Mayıs'ın vesayetçi çizgisine yakın bir anlayışı egemen kılmak olmuştur.
Bilgiç'in siyasi çizgisi tam olarak Menderes çizgisiydi. 1963'teki AP kongresinde Demirel değil de Bilgiç kazansaydı eminim ki Türk siyasi tarihi bambaşka bir düzlemde ilerleyecekti.
Mesela Bilgiç lider olsaydı, siyasi hayatımızda ne MHP ve Türkeş, ne de Milli Görüş ve Erbakan olurdu.
Çünkü Bilgiç'in başında olduğu bir merkez sağ tüm bu varyantları içeren, temsil hakkı veren bir büyük ittifak halinde teşekkül ederdi.
Ama Bilgiç genel başkan olamadı; locaların müdahalesiyle Demirel oturdu koltuğa.
Saadettin Bilgiç gibi Aydın Menderes gibi siyasetçilerin siyasete AP'de geri dönüş yolunu da 17 Mart 1992 tarihinde kapatınca Kırat merkez sağın sembolü olmaktan çıktı.
Ve Demirel sanki merkez sağı bitirmek için bir sipariş almışçasına 28 Şubat'ta son noktayı koydu ve merkez sağı gömdü.
***
Koca Reis saadettin Bilgiç ölene kadar Demirel'in nasıl biri olduğunu anlattı herkese. Demirel'in nasıl biri olduğunu ondan dinleyenlerden birisi de benim. Demirel'i çok iyi tanımasına rağmen onun 28 Şubat'ta oynadığı rol Koca Reis'i çileden çıkardı.
Çünkü o gerçek bir demokrattı.
Gerçek bir Menderesçiydi.
Milletinin Türklüğüne, Müslümanlığına, tarihine, geleneklerine hayrandı.
Siyasi fikirleri milletinin karakterini temsilden ibaretti.
Keşke 1963'te lider o olabilseydi.
Tarih başka türlü ilerleyecekti.
Bu milletin gerçek evlatları birer birer dünyayı terk ediyorlar.
Biz onlardan bu dünyada razıydık, dileriz Allah da öteki dünyada onlardan razı olsun.


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA