Bu hafta sonu İzmir ve Ege'ye Ankara gündemi damgasını vurdu. Ekonomi Koordinasyon Kurulu dolayısıyla biri Başbakan Yardımcısı tam yedi bakan, Denizli'de, bölgenin tüm sorunlarını ve taleplerini dinledi tek tek. İzmir ve diğer illerin de Valisiyle, Belediye Başkanlarıyla ve işadamları kuruluşlarının temsilcileriyle tam kadro katıldığı toplantı, Ege'nin gerçek gündeminin ve ekonomik durumun, ilgili tüm bakanlara birebir iletilmesi için de çok iyi bir fırsat oldu. En dikkat çekici öneri İTO Başkanı Ekrem Demirtaş'ın "Ege Bakanı" atanmasına yönelik çağrısı oldu. Önümüzdeki günlerde bu önerinin Ankara'da yansımalarını takıp edeceğiz.
KOCAELİ ÖRNEĞİ
Ankara'dan buralara gelen bir başka gündem de; Cuma akşamı Show Tv'de canlı yayına katılan Başbakan Erdoğan'ın; Tekel işçileriyle ilgili soruya verdiği yanıtla oluştu. Tekel'in özelleşmesiyle ilgiliydi bu konu. Başbakan özetle; İzmir'deki yaprak ve tütün depoları ile işleme 6 tesisin kapatılmasıyla iş akitleri feshedilen 726 işçinin, İzmir Büyükşehir Belediyesi'nde işe alınmasını önerdi. Bunu önerirken de; 2004 yılında Kocaeli Büyükşehir Belediyesi'nde yaşanan durumu örnek verdi. Altı yıl önce, SEKA İzmit işletmelerinin özelleşmesiyle ilgili işçilerin eylemi vardı benzer şekilde. İşletmelerin kayanmasıyla işsiz kalan 706 işçi, tam 50 gün işyerlerini terketmeyerek eylem yaptılar.
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım hükümet adına görüşmeleri yürüttü. Türk-İş, son sözü işçilere bıraktı ve kendi aralarında bir oylama yaptılar. 585 işçinin katıldığı oylamada 510 "evet" çıkarken, "61" hayır çıktı. 13 boş ve 1 geçersiz oy da kullanıldı. İşçilerin, büyük çoğunlukla "evet" dedikleri çözüm; kadrolarının Büyükşehir Belediyesi'ne geçmesiydi. Eylem sürerken hükümet; Kocaeli Belediyesi'ne bir öneri götürdü; SEKA'ya ait kapatılacak tesisleri Belediye'ye ücretsiz devredecek, bunun karşılığında da; işçileri kendi bünyesine alacaktı. Belediye, bu teklifi kabul etti ve hem tesisler kentin kullanımına kazandırıldı hem de işçiler işsiz kalmadı. Belediye'nin işi de kolay değildi tabii, hatta dönemin Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu bu durumu şöyle özetlemişti: "SEKA'lı çalışanlarla bir nikah yaptık. Başlık parası biraz ağır oldu ama biz buna razıyız..."
TOP BÜYÜKŞEHİR'DE
İşte; 2004'te SEKA işçileri için Kocaeli'nde bulunan bu formül, bugün TEKEL işçileri için İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne önerildi bizzat Başbakan Erdoğan tarafından. Şimdi top; Büyükşehir Belediyesi'nde. Dün, Denizli'de konuyla ilgili olumlu veya dolumsuz direk bir yanıt vermek istemeyen Başkan Kocaoğlu, haklı olarak gerekli incelemeleri yaptıktan sonra açıklama yapacağını söyledi. İzmir'deki 726 işçinin akıbetinde şimdi söz; Büyükşehir'de...
Blue Note mucizesi
Malum, bugün Pazar. Aynı zamanda da Sevgililer Günü olunca; sevdikleriniz ve ailenizle keyifli bir gün geçirmenizi dilerim. Ben, oldum olası bu günü; Sevgi Günü diye adlandırır, tek bir kişiye bağlamaksızın, tüm sevdiklerimi bir kez daha hatırlayıp, birlikte olacağım bir gün diye değerlendiririm. Sözü sevgiden açmışken; Cuma akşamı çok uzun süredir tanık olmadığım bir gönül dostluğunu, sevgi yoğunluğunu yaşatanları sizlerle paylaşmak istedim. İlk kez, geçen yaz Hilton'un Yaza Merhaba gecesinde dinlemiştim onları ve kelimenin tam anlamıyla büyülenmiştim. Cuma günü de tüm geliri; Ege Üniversitesi Çocuk Onkolojisi'ne bırakılmak üzere sahne alan Özgen Akçagül ve Blue Note Orkestrası'nı izlerken, tekrar tekrar büyülendim. Her biri ayrı bir ses renginde 6 ses sanatçısının (çok genç olmalarına rağmen öyle profesyoneller ki) uyumu, benim diyen orkestralara taş çıkarttı. Gecenin mimarlarından Şahin Ünal ve Ege Üniversitesi Çocuk Onkolojisi Başkanı Prof. Dr. Savaş Kansoy ve Ege Lösemili Çocuk ve Onkoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Nazan Çetingül'ün çabaları da görülmeye değerdi.
YANINIZDAYIZ
Yine Ege Üniversitesi'nden mezun sanatçıların yaptığı dans gösterileriyle bir kez daha zenginleşti gece. Türkçe, İngilizce, İtalyanca ve Rusça söylenen şarkılar da cabası. Yeni Asır gazetesi ve Yeni Asır tv de, en başından bu yana bu geceyle ilgili her tür katkıyı yapmaya çalıştı. Gecenin iki güzel sürprizi vardı; Henüz lösemi tedavisi süren delikanlılar Halit Kiş ve Can Berk Şayan'ın gitarlarıyla seslendirdiği olağanüstü şarkı idi ilki. Diğeri de; Özgen Hoca'nın 11 yaşındaki oğlu Arkın Akçagül'ün piyanosuyla birlikte bir şarkı söylemesiydi. AKM'yi dolduran herkesi duygulandıran bu görüntüleri anlatmaya kelimeler yetmez, yaşamanız lazım. Tedavi gören çocuklarımıza bir nebze katkı olması adına herkesin üstüne görev düşüyor. Yazının başına dönmem gerekirse; Bugün işte Sevgi Günü dedik ya; Dünyanın sevgisi Cuma akşamı AKM salonundaydı, çünkü bu çocuklarımızın gözlerindeki sevgi ışıltısı sarmıştı o salonu. Teşekkürler Özgen Akçagül, teşekkürler Şahin Ünal, teşekkürler Savaş Kansoy ve teşekkürler Nazan Çetingül. Yüksek ateş ve faranjitime rağmen böyle bir geceye ve böyle bir sevgiye ortak ve tanık olduğum için tekrar tekrar mutlu oldum...