• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
SEDA KAYA GÜLER

Kadınları seven bir erkek

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 23.12.2009, 00:00
Ben çok sevdim kırmızı tabanlı ayakkabıların yaratıcısı olarak bildiğimiz tasarımcı Christian Louboutin'i. Geçtiğimiz hafta düzenlenen marka konferansında konuşma yapmak için İstanbul'a gelen ünlü ayakkabı tasarımcısı, her röportajında birbirinden anlamlı güzel sözlere imzasını attı.
Kadınları o kadar iyi tanıyor ki Christian Louboutin. Zaten kendisi de bunu açıkça belirtiyor. "Kadınlar benim ayakkabılarım için çıldırıyor. Çünkü benim onları sevdiğimi anlıyorlar. Onlar hakkında bilmediğim çok az şey var. Küçük bir oğlanken kız kardeşlerimi dikkatle izler, incelerdim. Onların erkek arkadaş hikayeleri, acıları, üzüntüleri, sevinçleri, telefon konuşmaları, selülit sorunları
Kadınlar arasında büyümüş. Annesi dahil beş kadın varmış hayatında. Dört kız kardeşi onun ilham kaynağı olmuş. Hepsinin birbirinden farklı kadınlar olduğunu söylüyor.

KADINLAR VE AYAKKABI
Bu kadınları izleyerek kadınları çözmüş Louboutin. Diyor ki;
. Bir kadın günün her saatinde farklı görünmek hatta aynı anda birbirinden farklı enerjiler vermek ister. Hem kendinden emin olacak ama çılgın olduğunun da ipuçlarını verecek. Bazen seksi olacak ama neşeli halinin de nasıl olabileceğini gösterecek. Ve akıllı olduğunu da karşısındakine hissettirecek.
. Bana göre, özgür kadının, topuklu ayakkabı giymeyeceği inancı yanlış. Zeki bir kadının giydiği topuklu ayakkabı daha da çekicidir.
. Bir kadın simsiyah da giyinse her zaman kırmızı bir dokunuşu sever. O yüzden kırmızı tabanlı ayakkabılar tasarladım.
. Topuklu ayakkabı bir kadının duruşunu, silüetini belirler. Ona havasını verir. Topuk zariftir, kadındır, kırılgandır ama seksidir.
. Kadın elbiseyi taşır. Ama ayakkabı kadını taşır. Kadınlar ayakkabı denerken ayakkabıya bakmazlar aynada genel görüntülerine bakarlar. Aynada gördüklerinden memnun kalırlarsa ayakkabıyı alırlar.
Çok da anlaşılmaz yaratıklar değiliz anlayacağınız.

Puantaj sistemi
Hürriyet Gazetesi yazarı Kanat Atkaya'nın geçtiğimiz hafta yayınlanan "Kadın-erkek ilişkilerinde puan toplamak esastır" yazısını da çok sevdim.
Erkeklerin maç izleme, kadınlarınsa bundan hoşlanmamaları nedeniyle yaşanan tartışmalara "puan toplama, yani puantaj sistemini" öneriyor. Nedir mi bu puantaj sistemi?
"İlişkiniz için yatırım amaçlı fedakarlıklar yaptığınızda, sonra harcamak üzere puan kazanırsınız. Mesela evli bir erkekseniz, cumartesi sabahı çocuğu giydirip hanıma 'sen uyu, biz biraz gezelim' dediğinizde kapıyorsunuz puanı. Mesela çocuğun veli toplantılarına gönüllü yazılınca kapıyorsunuz puanı."
Sürpriz organizasyonlar ve yemek yapmak da cabası. Unutmayın yemek yapmak bir kadın için çok önemli. Salata yapsanız bile takdir edilirsiniz.

İLİŞKİYE YATIRIM
Atkaya da aynı görüşte ve geldik elde edilecek kazançlara. "Sonra da bu puanları rahatça harcayabilirsiniz," diyor. Örneğin iki sabah yatağa kahvaltı götüren erkeğin, ertesi akşam eve arkadaşları tarafından küfe içinde getirilme hakkını kazandığını söylüyor. Veya yapması şart değilken çocuğu okula bir hafta götüren erkeğin, pazar akşamı maçın üstüne bir de spor programı patlatma hakkı kazandığını belirtiyor. Hatta ekran başında kafası düşse de kimsenin karışmayacağını.
Kısacası önce eşinin gönlünü kazan, sonra istediğini yap. Makul ölçülerde tabii. Abartmak yok.
Aslında işler böyle yürüyor evliliklerde. Önemli olan birbirinin hayatını kolaylaştırmak. Tabii karşılıklı olarak. Yok öyle hep bana yardım edilsin, bana hak tanınsın, benim için çalışılsın. Bugün size yarın ona. Ya da bugün o, yarın siz. Kısacası karınızdan ve kocanızdan şıklık istiyorsanız ilişkiye yatırım yapacaksınız.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA