 TÜKD Antalya-Konyaaltı Şubesi, "Çocuk gözüyle aile içi şiddet" resim yarışması birincisinin resmi... |
Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği, 25 Kasım 2010 tarihinde 21 şubesinde (Adana, Ankara, Ankara/Ümitköy, Ankara/Yıldız, Antalya, Antalya/Konyaaltı, Bolu, Bursa, Edirne, Eskişehir, Gaziantep, Isparta, İstanbul, İstanbul/Kadıköy, İstanbul/Bakırköy, İzmir, Kastamonu, Kocaeli, Konya, Samsun ve Şanlıurfa) ORTAK PROJE yürütme kararı aldı.
Projenin amacı, şiddet konusunda farkındalık yaratmak, yasal haklar konusunda bilgilendirmek, şiddet mağdurlarına hukuki ve psikolojik destek vermek, şiddetin olumsuz etkileri hakkında duyarlılık kazandırmak ve toplumsal cinsiyet eşitliğini yerleştirmek için yapılan etkinliklerle, uzun vadede şiddetin azaldığı ve giderek şiddetten arınmış bir toplum yapısının oluşturulmasında katkıda bulunmak.
RESİM VE KOMPOZİSYON
Hedef kitle ise yalnızca kadınlar değil çocuklar, öncelikle ilköğretim öğrencileri. Bir yıl süresince il milli eğitim müdürlükleriyle işbirliği içinde ilköğretim okulu öğrenci, öğretmen, rehber öğretmen, veli ve personeline yönelik seminerler düzenleniyor. Üniversitelerde seminerler, Halk Eğitim ve Kadın Dayanışma Merkezleri'nde yetişkin eğitimi kursiyerlerine yönelik toplantılar, işyerinde çalışanlara yönelik bilgilendirme toplantıları yapılıyor.
Öğrenciler, toplumsal cinsiyet eşitliğinin vurgulandığı tiyatro ve film gösterilerine götürülüyor. Resim yarışması ve kompozisyon yarışması düzenleniyor.
Ortaya çıkan sonuç şöyle:
. Öğrencilerin aile içinde yaşanan şiddetten olumsuz etkilendikleri, toplantı sonunda özellikle hukukçu konuşmacının telefonunu sordukları gözleniyor.
. Kadınların ise şiddet konusunda şikayet etseler de olumlu sonuç almayacaklarını düşündükleri görülüyor.
DEVLET POLİTİKASI
Şikayet etmek için karakola başvuran kadınlar, tekrar eve gönderildiğini dile getiriyorlar.
Yasal haklar, örneğin "baroların adli yardım" hizmeti konusunda çok az kişinin bilgi sahibi olduğu görülüyor.
Kadınlar, "erkeklere yönelik bilgilendirme toplantıları yapılması" talebinde bulunuyorlar.
Bu konu projenin değerlendirme toplantısında da dile getiriliyor ve "kadına yönelik şiddetle mücadele"de yasaların çıkarılmasının yeterli olmadığına dikkat çekiliyor. Bu nedenle okulöncesi eğitimden başlamak üzere eğitimin her kademesinde toplumsal cinsiyet eşitliği eğitiminin müfredata alınması, tüm ilgili kurum ve kuruluş arasında eşgüdüm kurulması, kadın kuruluşlarının deneyimlerinden yararlanılması ve kararlı bir devlet politikası belirlenmesi ve uygulanması gerektiği önemle vurgulanıyor.