Çocukluğumda babamın aldığı Milli Piyango biletlerinden amorti çıkanların dışındakileri biriktirmeye başladığımda yıllar süren bir koleksiyon merakım oluşmuştu. İlk gençlik yıllarımda bir süre daha devam etti. Ve bir gün "Ne gereksiz şeyler yapıyorsun" deyip kendi kendime, elimde biriken yüzlerce piyango biletini çöpe yolladım...
Yıllar içinde kazandığım en büyük ikramiye, son 3 rakamı tutturduğumda aldığım para oldu...
Zaman zaman hayaller kurup, çıkacak ikramiyeyle neler yapacağımın planlarını başkaları gibi ben de yaptım... Artık eskisi gibi değilim. Ama yine de arada bir bilet alıp şansımı sınıyorum...
Büyük ikramiyeler kime çıktıysa çoğuna mutluluk yerine mutsuzluk getirmiş. Hayatları büyük ikramiye kazandıktan sonra darmadağın olan insanların hikayelerini okuruz bazen. Ya tüm paralarını, ya itibarlarını, ya sağlıklarını kaybetmişlerdir ya da aileleri parçalanmıştır. Tabii ki istisnaları var... Gelin şu derlediklerime bir göz atalım:
40 yıl önce Denizli'de Mehmet Sarıoğlu'nun Milli Piyango biletine büyük ikramiye çıkar.
Ancak sonunda kimsesi olmayan ve hiç evlenmeyen Sarıoğlu, donarak hayatını kaybeder.
İşsiz Erzurumlu Ahmet Bayram'a büyük ikramiye çıkar 1984'te. Huzurlu hayatı ancak 3 sene sürer. İşleri ters gittiği için kızı evi terk eder.
Samsunlu Süleyman Orhan, daha önce alın teriyle kazandığı paraları da kaybeder...
1982 ve 1984 yıllarında iki kez büyük ikramiye kazanan Mustafa Savgan da paranın hayrını göremeyenlerden. Son işi Cağaloğlu'nda ayakkabı boyacılığı ve "Param yok ama huzurum var" diyenlerden...
Adanalı Cem Postacı da Milli Piyango mağduru. Geriye emekli maaşı kalmış...
2004'ün talihlilerinden Necmi Yıldırım'ın oğlu ikramiye nedeniyle çıkan kavgada bıçaklanarak yaralanır. 2012'de 10 milyon kazanan Yusuf Akoğlu 6 milyonu oğullarına verir. Çocuklar evi terk eder, Akoğlu eşinden boşanır.
1985 ve 1997 yıllarında iki kez ikramiye kazanan Salih Bahtiyar, "mafya peşime düşecek" endişesinden bunalıma girer ve eve kapanır.
1998 talihlisi Semra Kozan'ın da 18 yıllık yuvası dağılır, lüks araba aldığı oğlu kaza geçirip ağır yaralanır, aldığı yazlık yıkılır.
Biz yine de hayatımıza çeki düzen verecek, hayırlı işlerde kullanacağımız ikramiyeleri kazanmak için umudumuzu kaybetmeyelim.
Şansınız bol olsun...
Bu arada son notumuz. Ülkemizde piyango çekilişleri "Tayyare Piyangosu" adı altında 1926'da başlıyor, 1939'da "Milli Piyango"ya dönüşüyor. İlk zamanlar 10'da bir bilet de varmış.
Stadyumlarda heyecanlı çekilişler yapılıyor. Bir ara televizyonda da yayınlanıyordu çekilişler. Şimdi yeniden başlayacakmış...
"Peki bu piyango yazısı nereden aklına geldi?" derseniz, akşam yemek yerken masamıza bir piyangocu uğradı. Aldık yine bir bilet. Hadi hayırlısı!