Okullar pazartesi günü açılıyor.
Yine evlerde ödevini yap diyen annelerin sesleri yankılanacak...
Yarım saatte bitecek ev çalışmaları için dakikalar süren pazarlıklar başlayacak.
Ardından iki tarafta da yıpranan sinirlerle karşılaşacağız bol bol...
30 dakikada bitecek ödevin tüm geceyi işkenceye çevirmesi hep şu erteleme hastalığı ile ilgili...
Günümüzde birçok yetişkinle birlikte çocuğun da problemi erteleme alışkanlığı.
Sonranın hep daha sonrası kullanılması planlandığından yazılmamış kitaplar, oluşturulamamış sanat eserleri, ortaya çıkarılamamış buluşlar, kısacası kendini gerçekleştiremeyenlerin yaşadığı hayatlar ile karşı karşıyayız. Ve tabi ertelemeyi alışkanlık haline getirenlerin mutsuzlukları ile...
PEKİ ÇÖZÜM NEDİR?
Aslında sadece doğru planlama ve yönlendirme ile bu iş çok daha farklı yürüyebilir...
Bu planlamayı çocuklar için oyuna çevirebilmek planlamadaki başarıyı da arttıracaktır.
Ödev yapılacak saatin programlanması her gün aynı zamanda masaya oturmayı kolaylaştırabilir. Elbette özellikle ilk günlerde beyin ısrarla karşı çıkacak ve bize türlü oyunlar oynayacaktır. Mesela erteledikçe iş büyüyecek, gittikçe daha sıkıntılı görünecektir gözümüze. Hepimiz tecrübe etmişizdir:
Bir işi yapmayı düşünmek yapmaktan hep daha zordur. İşe başladığımızda ise bitirme sürecine zaten girmişizdir. Yapacağım dediğimiz her anda bitirmeye biraz daha uzaklaşabiliyoruz. Öyleyse; Öğrencilerimizin, çocuklarımızın sorumluluk bilincini arttıracak ödevlerini biriktirmeden, ertelemeden yapması büyük önem arz etmekte. İyi de nasıl bunu başaracak?
İlk adım yapılacak işi küçük parçalara bölmek olabilir. Yapılacak işi küçültmek, yani parçalara bölmek işin gözümüzde büyümesine engel olacaktır. Sonuca ulaştırdığımız her parça bizi rahatlatacak bir sonraki adıma geçmemizi kolaylaştıracaktır.
Atalarımız boşuna bir işe başlamak bitirmenin yarısıdır dememişler... Belki de bu yüzden birçok kervan yolda düzülmüş geçmişte... Her biten iş ya da ödev özgüven gelişimine de katkı sağlayacak ve bir sonraki sorumluluklarımızı yerine getirmeyi kolaylaştıracaktır.
ZAMANI VERİMLİ KULLANMAK
Ödev ya da başka bir işi yapmanın önündeki en büyük engellerden biri de, zamanı verimli kullanamamak. Bunun ise en büyük sebebi tahmin edeceğiniz gibi, internet... Araştırma amaçlı dahi olsa internete her girdiğimizde birbiri ardına ilgimizi çeken farklı konulara saplanıp kalmak vakitsizliğimizin en önemli sebeplerinden.
Haliyle stresimizin de...
Ödev zamanında telefon, tablet ve televizyonu kullanmamak hatta odada bulundurmamak zamanın kalitesini arttıracaktır hayatımızda. Sonrasında yaşayacağı gurur ve özgüven de cabası. Kendiyle rekabet etmeye başlayacak, ertelememek için gerekli motivasyonu kolayca yakalayabileceklerdir.
Hayata hazırlamaya çalıştığımız çocuklarımız hayatını tamamen değiştirecek ertelemeden görevini yapma alışkanlığı kazanacaklar. İnsan doğası gereği hazza odakladır. Sıkıntılı çalışma süreci çok cazip gelmeyebilir. Ancak sondaki başarı hazzını tattırabilir ve ona odaklayabilirsek çocuklarımızı, hayal ettiklerini gerçekleştirip mutlu olan bireylere tanıklık edeceğiz.
Son güne bırakılan ödevlerin minimumda olduğu huzur ve mutluluk dolu bir yeni eğitim yılı diliyorum tüm öğrencilere...