• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
ELİF AKTUĞ

Oya Aydoğan’ın son durumu

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 14.05.2016, 00:00
Bir yandan "hava güzel, bahar geldi, yaz kapıda, erik çıktı" diye yazıyorum (bunları düşünmeye ve konsantre olmaya çalışıyorum) morali yüksek tutmak ve enseyi karartmamak için. Bir yandan da şehit haberleri, ülkede yaşanılması istenen ve planlı olarak köpürtülen sıkıntılı günler, parti başkanlarınca bilerek yapılan, hiçbir manaya gelmeyen, sadece vatandaşı üzen ama "kan kokan" açıklamalar...
Arkadaşım, hepimizin arkadaşı, kıymetlimiz Oya Aydoğan hastanede, bugün bir hafta oldu. Siz bu satırları okurken değil, ben bu satırları yazarken (yani dün) hastaneden bir açıklama geldi ve Oya'nın beynindeki ödemin dağılmadığı açıklandı.
Ne anlama geldiğini bilmiyorum, internete girip bakmak, okumak ve araştırmak, hatta çok kıymetli doktor arkadaşlarıma sormak istemiyorum. Allah'tan ümit kesilmez çünkü nice hasta, olmaz denilen, bitti denilen noktada hayata tutundu.
Sadece filmlerde yaşanmıyor mutlu sonlar.
Bunları yazarken bir yandan da ölmekle alakalı 'gel-git'ler yaşıyorum. Ölmek, bitmek mi?

GİTMEK KAYBOLMAK MI?

İnanıyorum mutlaka, ruh ve bedene, öte dünyaya, cennete cehenneme. Ölmek ve bu dünyayı terk etmek, mutlu son değil mi yani?
Kendimle konuşuyor, çelişiyor ve yaşadığım her acıda, her zorlu bekleyişte soruyorum;
"Hakka yürüyorsak eğer, bunca üzülmek niye?" Her doğan bebekle, her doğumla mutlu oluyoruz mesela, oysa milyon yıldır insanoğlu böyle çoğalıyor; doğma bunca alkış, bunca heyecan niye? Veya tam tersi hepimiz gitmeyecek miyiz bir şekilde, öyle veya böyle; bugün veya yarın! Bunca üzülmek, kahrolmak, dertlenmek niye? Öleceğimizi unutmaktan mı, ölecek olduğumuzu unutacak kadar nefsimizin esiri miyiz?
Bildiğim tek şey şu; sevdiğine doyamıyor insan, görmeye, öpmeye, koklamaya, dokunmaya doyamıyor. Anneannemi ve babaannemi ileri yaşlarda kaybettim, 80'lerini devirmişlerdi. Kendi kendime "Değil 80, 580 yaşında da ölseler üzüleceğim" demiştim. Büyükannelere doyulur mu hiç? "Tamam artık bu sevginin sonuna geldik, ölsen üzülmem" diyebilir misiniz, kalbinize dokunan biri için...
Rabbim Oya'mıza uzun ömür versin, bu sınavı atlatsın istiyoruz, dualarımız onunla; sanatçısı, şarkıcısı, oyuncusu, gazetecisi, seyircisi, eşi dostu el açmış bekliyor.
Geçtiğimiz ay yemek yemiştik birlikte, çok sevdiğimiz dostlarımız da vardı aramızda. O kadar çok gülmüştük ki, diğer masalara da bulaşmıştı neşemiz. Oya idi sebep olan her kahkahaya; varlığı yüzümüzü güldürmeye devam eder inşallah.
Bir gün hepimiz gideceğiz ama o güne kadar, daha yaşanacak çok şey ve atılacak çok kahkaha var. Bir de şu var "son durum" aslında gerçek anlamda "son durum" mu; işte bunu bilmiyoruz.
Hayat bir mucize, yaşamak bir ödül, bu kadar sevilmek ve dua almak ise nimet.
Oya Aydoğan, seni çok seviyoruz.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA