İzmir Gazeteciler Cemiyeti'nin yeni Başkanı Misket Dikmen'e dünkü yazımda 2 soru sormuş; yanıtını beklediğimi belirtmiştim. Misket Hanım'ın Cemiyet Başkanı olarak yaptığı ilk yazılı açıklama üzerine sormuştum bu soruları. Şehit savcımızın rehin olduğu süre boyunca elleri-ayakları bağlanmış, diz çöktürülmüş ve alnına teröristlerce silah dayanmış fotoğrafını çarşaf çarşaf yayınladıkları için cenaze töreninde uygulanan akreditasyon yasağıyla ilgili hayli sert bir açıklama yapan Dikmen'in, Yeni Asır'a uzun süredir uygulanan benzer engellemeyle ilgili de aynı duyarlılığı göstereceğini düşünmüştüm. Çünkü İzmir Gazeteciler Cemiyeti'nin Başkanı olarak, öncelikli görevi 700'ü aşkın üyesinin hakkını korumak idi. Bu sorular aslında yeni de değil; 18 aylık sorulardı.
Neydi onlar:
Neydi onlar:
1- Sizin öncelikli göreviniz, size üye basın emekçilerinin ve basın kuruluşlarının haklarını korumaktır. Ve bu bağlamda; 18 aydır sessiz kalınan, İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından Yeni Asır'a uygulanan ve Yeni Asır okurlarının haber alma hürriyetlerini de engellemeye yönelik haksız akreditasyon uygulamasının kaldırılması için Belediye Başkanı düzeyinde bir girişimde bulunmayı düşünüyor musunuz?
2- Şehit cenazesiyle ilgili akreditasyona yönelik yaptığınız ve basın özgürlüğüne darbe diye lanse ettiğiniz netlikte; Yeni Asır'a uygulanan akredite yasağını eleştiren bir yazılı açıklama yapmayı düşünüyor musunuz?
SERTEL GİTTİ DİKMEN GELDİ
SERTEL GİTTİ DİKMEN GELDİ
Dün, Saat 17'ye kadar bekledim, Misket Hanım'dan da İGC'den de "tık" yoktu. Gazetem Ege muhabiri Gizem Çetinkol da gazetecilik yapmış ve benim bu sorularımı Misket Hanım'ı arayarak "bir cevabınız olacak mı?" diye sormuş. Misket Hanım da "Şu anda bir işim var, 2 saat sonra arayın, konuşayım" demiş. 2 saat sonra Gizem Çetinkol tekrar aramış ve bu sefer ki cevabı: "Bu konuda bir açıklama yapmayacağım" olmuş.
Peki; ben ve sizler bu cevaba şaşırdınız mı? Hayır.
Bir önceki dönem Cemiyet Başkanı Atilla Sertel'in sağ kolu olan Misket Dikmen'in, yeni dönemde beni şaşırtmasını dilerdim. Basın özgürlüğü, muhabirlerin huzur içinde çalışma şartlarının iyileştirilmesi, kentte gazetecilik yaparken ve kurumlarında karşılaştıkları sorunlar konusunda çalışması gereken bir meslek kuruluşu olan İzmir Gazeteciler Cemiyeti, yıllardır yaptığı gibi "genel siyaset" yapmaya devam edecek anlaşılan.
KAMU PARASINI KEYFİ DAĞITIYOR
KAMU PARASINI KEYFİ DAĞITIYOR
Benim sorularımı yanıtlamak istememiş Misket Hanım ama benim yeni bir sorum daha var: Sizden önceki başkan ve şimdi CHP'den İzmir milletvekili olmak için seçime girmeye hazırlanan Atilla Sertel'e ve eski yönetime defalarca başvurup ne bir yanıt ne bir girişim karşılığı bulamadığımız bir konuyu yine buradan sizin dikkatinize sunup, Yeni Asır'dan ekmek yiyen 300 kişi için bir şey yapmayı düşünüyor musunuz diye sormak istiyorum.
18 aydır İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun verdiği talimat üzerine kamu parası ile yazılı ve görsel medyaya verilen belediye ilanları yani kamu ilanları Yeni Asır Gazetesi'ne verilmiyor. Bu konuda Aziz Kocaoğlu, İzmir Büyükşehir Belediyesi ve CHP Genel Merkezi nezdinde bir girişimde bulunacak mısınız? 300 kişiye istihdam sağlayan 120 yıllık sadece İzmir ve Ege'nin değil, Türkiye'nin en eski gazetesine uygulanan bu haksız-mesnetsiz ve siyasi uygulamayla ilgili yazılı bir açıklama yapacak mısınız? Ve 7 Haziran seçimlerinde demokrasinin beşiği İzmir'den milletvekili olmaya hazırlanan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun mensubu bulunduğu CHP'nin Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na, çalışan 300 kişi adına Yeni Asır'a uygulanan bu haksızlığın giderilmesi için bir girişiminiz olacak mı?