İsrail'in Filistin ve İslam dünyasına yönelik saldırıları nedeniyle her zamankinden daha fazla birlik ve beraberliğe ihtiyacımız olan zor günlerden geçiyoruz. Çok yakın tarihte Çanakkale'de, Sakarya'da, Dumlupınar'da bizi tarih sahnesinden silmek için üstümüze gelen emperyalist güçler, bugün yine işbaşında.
Müslümanların ilk kıblesi Mescid-i Aksa'nın bulunduğu Peygamberler Şehri Kudüs, İslam dünyası için çok büyük önem taşıyor.
ALLAH'IN İPİNE SARILIN
Orada yaşan Filistin halkı da bizim Müslüman kardeşlerimizdir. İslam dünyasının gözünün içine baka baka yapılan bu zulüm ve katliamların hesabı elbette huzur-u mahşerde sorulacaktır. Ancak biz Müslümanlar olarak ne yapıyoruz? Şimdi birlik ve beraberlik zamanı şimdi tavrımızı gösterme zamanı. Çünkü zulüm karşısında susan dilsiz şeytandır.
Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v.) bir hadis-i şerifinde "Eğer bir kötülük görürseniz ona elinizle karşı koyun. Buna gücünüz yetmezse sözünüzle karşı koyun.
Buna da gücünüz yetmezse kalben buğz edin" buyurmuştur. Bizler de bu hadis-i şerife bakarak safımızı belli etmeli ve zulme karşı dik durmalıyız. Çünkü dünyadaki Müslümanların da tek umudu yine Türkiye. Türkiye'yi geçmişte olduğu gibi İslam aleminin lider ülkesi olarak gören Müslümanların yapması gereken tek bir şey var o da birlik ve beraberlik içinde olmak. Çünkü Allah (c.c.) ve O'nun alemlere rahmet olarak gönderdiği elçisi Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v.) bizlere bunu emrediyor.
Yüce Rabbimiz "Hep birlikte Allah'ın ipine (Kur'an'a) sımsıkı sarılın. Parçalanıp bölünmeyin.
Allah'ın size olan nimetini hatırlayın. Hani siz, birbirinize düşmandınız da O, kalplerinizi birleştirmişti. O'nun nimeti sayesinde kardeş olmuştunuz.
Yine siz bir ateş çukurunun tam kenarında idiniz de O, sizi oradan kurtarmıştı. Allah size âyetlerini böyle apaçık bildiriyor ki doğru yola eresiniz." (Al-i İmran / 103) buyuruyor. Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v) de "Birlikte rahmet, ayrılıkta azap vardır" (Müsned, İbn Hanbel, IV, 375). Şeklinde seslenerek birlik ve beraberliği emrediyor. Türkiye ve İslam coğrafyası son dönemde büyük bir saldırıyla karşı karşıya.
Küresel emperyalist güçler, boş durmuyor. Bunun karşısında bizlerin Türküyle, Kürdüyle, Lazıyla, Çerkeziyle bir ümmet olarak topyekün halinde birlik ve beraberlik içinde olmamız gerekir. Şükürler olsun ki bizler şanlı bir vatana, bayrağa ve devlete sahibiz. Bu vatana göz dikenlere karşı bugüne kadar gerektiğinde canımızı verdik ama şehit kanlarıyla sulanan bu aziz vatan topraklarını kimseye teslim etmedik. Kurtuluş Savaşı ile birlikte yeniden varoluşunu ispatlayan bu aziz millet, büyük zaferi birlik ve beraberliği sayesinde kazandı. Evet bugünle de aynı birlik ve beraberlik ruhuyla birbirimize kenetlenme zamanıdır.