Alaşehir'in kırsal Sobran Mahallesi'nde yaşan Kaygısız ailesinin 3 çocuğundan ortancası olan Adem Kaygısız'a, 6 yaşındayken Alaşehir Devlet Hastanesi'nde karaciğer yetmezliği teşhisi koyuldu. Kaygısız, İzmir'deki Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi'ne sevk edildi. 31 yıldır aynı hastanede tedavisine devam edilen Kaygısız'ın durumu 3 yıl önce ağırlaştı. Bunun üzerine doktorlar kendisine karaciğer nakli yapılması gerektiğini bildirdi ancak ailede çeşitli sorunlar nedeniyle uygun donör bulunamadı. Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi Genel Cerrahi Organ Nakil Merkezi'nde 3 yıldır bekleme listesinde olan Kaygısız'a ise hala uygun donör bulunamadı.
'ŞİMDİYE KADAR HAYATIMI YAŞAMADIM'
Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi Genel Cerrahi Organ Nakil Merkezi'nde 3 yıldır uygun organ bulunması için bekleyen Adem Kaygısız, "Kan grubumun 0 Rh negatif olması nedeniyle uygun donör bulunamıyor. Tek sıkıntı bu. Bugüne kadar hayatımı hep yarım yaşadım. Eğer uygun donör bulunup nakil yapılırsa, yaşayamadığım çocukluğumu, gençliğimi yaşamak, gezmek dolaşmak istiyorum. Ancak, bu bulunacak uygun organ ya da donöre bağlı. Bunun için kan grubu uyan yardımsever kişilerden donör olabilmek için test yaptırmalarını bekliyorum. Hala umudumu yitirmedim" dedi.
'SESİMİZİ DUYURMAK İSTİYORUZ'
Hayat kurtarmanın insanlığın gerektirdiği bir durum olduğunu belirten evli ve iki çocuk sahibi kız kardeşi Cahide Kapan da "Kardeşim 31 yıldır, karaciğer yetmezliği çekiyor. Son 3 yıldır ise durumu iyice ağırlaştı. Gün geçtikçe de durumu ağırlaşıyor. Ailemizde uygun donör olmadığı için çareyi mecburen dışarıda aramak zorunda kaldık. Kendim de 20 yıldır aynı hastalıkla mücadele ediyorum. Ayrıca kanser hastası da olduğum için 3 yıldır da onkoloji tedavisi görüyorum. Maddi durumumuz iyi olmadığı için tedavilerimiz yeşil kart ile yapılıyor. Kardeşimin sağlığına kavuşması bulunacak uygun donöre veya bağış organa bağlı. Bu nedenle sesimizi duyurmak istiyoruz" diye konuştu.