Pazar sabahı bu kez nefis, onların Grek, bizim yerel kahvaltımızı yapıp minik bir tur attık antikacılar çarşısında. Rengarenk eskiler dizilmiş, bol bol müşteriler arasından bebekti, fıçıydı, hatıra objelerini seyrede seyrede Plata merkezine geçtik, "bu antika, bu değil" diye atışa atışa. Trene bindik... Ver elini Pireus... Pire'de iniyorsunuz ister taksi ile ister yürüyerek Paşa Limanı'na geçiyorsunuz. Yürüyerek giderseniz bol bol dükkan gezersiniz. (Pazarları kapalı mağazalar) Biz önce Limano Turco'ya yani Türk limanına gittik. Her fiyatta balık restoranları dizi dizi sıralanmış sizi bekliyor. Herkes girmeden pazarlığını yapıyor. Bizim gittiğimiz deniz üzerinde çok güzel dekorasyonu olan harika servisli bir restorandı. Nefis balık, kalamar, midye, Ege yeşillikleri, aterina (bizden gitme), sudak, tatlısı içkisi içinde 70hesap geldi dört kişiye. Güzel bir yürüyüş yaptık. Cidden pırıl pırıl sokaklar. Taksiye bindik. Şöföre geçen gittiğim kafelari tarif ettim ki "Ben sizi marinaya götüreyim, sağlı sollu kafeler var" dedi. İyi ki de götürmüş. Muhteşem bir bistroda buldum kendimi. Grup grup, şık şık insanlar devamlı geliyor, yiyor içiyorlar. Yemek içmek eğlenmek bitmiyor. Yazın açık havadaki bölümü daha da güzel olan marinadan yürüyerek gara geçtik. Otele giderken çok çeşitlerini bulduğum diyet reçellerimi, feta peynirlerimi aldım. Bu arada Everest ve dondurmacı ihmal edilmedi tabii ki. Valizler yapıldı. Sabah acil alınacak (hiç hediye almadığım ama alınmazsa olmaz 5 minik hediye) şeyleri yazıp son Gazi ziyaretine doğru yola çıktık.
ÖZEL UGURLAMA
Bu arada ben İzmir'e dönerken Hamburg'a devam edecek yardımcım Levent için bilet sordurmuştuk gitmeden. 500üzerinde fiyat aldık. Oradan araştırdık 110 bulduk. Öğrendik ki hangi memleketten gidersen oradan en ucuzunu bulabilirmişsin. Çek Havayolları'ndan bilet bulduk. Sonradan telefonla aradı Levo. Binalara teğet geçmişler 18 kişilik pırpırla.
Dönüş sabahı özel bir uğurlama yapıldı otelimiz tarafından. Taksi istemimiz red cevabı aldı. Metroya bindirildik. Geç kalmamıza rağmen tam saatinde vardık.
Benimle paylaştığınız için çok mutlu oldum seyahatimi.Çünkü her şeyi bir daha yaşadım. Tabii ki İzmir'ime dönünce çok sevinçliydim. Burası artık benim evim. Oralarda komşunun tavuğu kaz misali olsa da yurdum, sokağım evim, dostlarım, selamlaştığım tüm insanlar beni çok mutlu ediyor.