• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
BESİM KAZADO

Çocukluk hayalim Disneyland'da bir gün

besim.kazado@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 25.11.2011, 00:00
Çok küçük yaştan beri en büyük hayalim Orlando Disneyland'a gidebilmekti. Paris'teki Euro Disney'i büyük bir hazla birkaç kere ziyaret ettim ama Orlando hayalimi hiç silemedi

Her şeyin başı gibi tabii ki sonu vardır. Benim de dönüş günüm yaklaştıkça daha neler yapabilirim, hoşuma giden şeylerin tekrarına vakit var mı gibi telaşım başlar. Miami yolculuğuma, en çok küçük yaştan beri en büyük hayalim olan Disneyland, Orlando Disneyland'a gidebilme durumu için sevindim. Gerçi Paris'teki Euro Disney'i büyük bir hazla birkaç kere ziyaret ettim. Ama Orlando hayalimi hiç silemedi. Düsündüklerim doğru imiş. Paris, Orlando'daki Disney'in sadece bir bölümü kadarmış. Miami'den araba ile 3 saatte rahatça gidilebiliniyor. Yollar cidden dümdüz ve şaşırmanın imkanı yok. Şunu da öğrendim ki New York'tan araba ile 10 saatte Orlando'ya gelinebiliniyormuş. Allah kısmet ederse bahara doğru böyle bir gezi tertip ediyoruz. İlgililere duyurulur.

AYRI BİR DÜNYA

Sabah erkenden kendimizi Disneyland'da bulduk. Gidenler bilir apayrı bir atmosferde buluyorsunuz kendinizi. Uçsuz bucaksız Disney kahramanlarının adlarıyla bezenmiş park yerini görünce gün içinde kaç bin kişinin burayı ziyaret ettiği hakkında fikir sahibi oluyorsunuz.
"Down town" ile başlayan serüveniniz "Animal kingdom" ile devam ediyor. İki ayrı bölümden birbirine mesafe o kadar uzun ki ya araba ya da trenle geçebiliyorsunuz. Tüm çocukların haliyle büyüklerin de gözdesi "Market place" şehir merkezi ile kalabalığın merkezi oluyor. Magic Kingdom denen bu kısımda Mickey Mouse'tan Cinderella'ya, Alaaddin'den Tinkerbell'e kadar tüm Disney kahramanlarının evleri, hayat hikayeleri ve de Karayip Korsanları'nın tünelleri, demir ocaklarını geçen dağların arasından heyecanlı yolculukları tadıyorsunuz. Araba yarışlarına(!) katılıp uzaya uçuyorsunuz ve de inanılmaz parkların şatoların ziyaretlerine gidiyor, korku dolu dakikalar(!) yaşıyorsunuz. Buralardaki caddelerde tüm kahramanların katıldığı resmi geçitleri seyredip, restoranlarda değişik yemekler yiyebiliyorsunuz. Neredeyse Paris'teki Euro Disney kadar olan bu bölüm gibi daha birçok bölüm var ki bunlar arasında hayvanların krallığı, Kennedy Uzay Merkezi'nden, uzay yaşantısındaki birçok merkezi ve uzayı tanıtan "Epcot"u, favorim "Universal Studios" kompleksini geçemeyiz. "Narnia", "Sinbad", "Toy Story", "Jurassic Park" ve daha birçok filmin Hollywood stüdyolarının çekimleri ile büyüleyen bu bölüme vakit yetmezliğinden katılamadım. Yani hayallerim hala duruyor. Hele hele buraya "Harry Potter" bölümünün eklendiğini duyunca işte bahar turuna karar verdiğim an oluverdi.

KONAKLAMA MÜMKÜN

Tüm bu komplekslerin otelleri var. Sizi veya tabii ki çocuklarınızı hangisi cezbediyorsa orada yerinizi ayırtıyorsunuz. Oteller birbirinden enteresan ve şık. Her bölümün bir de butik ve yemek bölümleri var ki Disney'e ait her konuda hatıralarınızı seçebiliyorsunuz.
En son olarak Kanada'nın dünyaya hediyesi "Cirque de soleil" muhteşem bir çadırın içinde gösterilerine başladı. "La Nouba". Bu güne kadar kadar sunduğu muazzam gösterilerin de üstünde olan "La Nouba", nefis bir çadırın içinde bir harikalar sirki.
Bu arada dev bir sahanın içine yeni açılacak olan "Fantasiland"ın çalışmalarını ve de maketini gördüm. 2012'de faaliyete geçecek bu bölüm için rezervasyonlar başlamış bile...
Anlayacağınız 1 gün çocukluğumu yaşadım. Size bunları nakletmeye doyamıyorum. Baharda size gençlik hayalim "Universal Studio"larını anlatmak üzere diyorum. Bu arada eminim size oraları anlatacak kişiler çıkacaktır. Benden ayrı bir gözle dinlersiniz artık veya gelirsiniz beraber izleriz. Su son bölümü size Güney Afrika'dan canım Yüksel'imin yanından yazıyorum. Yani haftaya GÜNEY AFRİKA... Hepinize bu sıcacık ülkeden (ki biraz serin tam benim sevdiğim gibi) kucak, kucak sevgiler.
Not: Dönüşüm New York üzerinden idi. Miami'den Delta ile uçarsanız ekonomi sınıfında valiz sorunu çıkıyor. Ancak el bagajı kabul ediliyor. Her valize ücret alınıyor. Business uçmanız akıl karı. Onun da ok'i THY'dan alınıyor. Elini öptüğüm THY... Hele hele Güney Afrika'ya gelirken uçtuğumuz Business Class kabin amiri Ferda İleri ve ekibi yıkılıyor.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA