Bir önceki hafta yatırımcıda başlayan risk iştahı nedeni ile hem yurtdışında hem de yurtiçinde yaşanan yükselen piyasalar, geçen hafta zaman zaman kar satışları ile karşılaştı.
Yurtdışında ABD şirketlerine ait üçüncü çeyrek bilançolar, içerde ise Merkez Bankası'ndan gelecek faiz indirim beklentisi ile yatay ve dalgalı seyir izleyen piyasalarda kar satışları etkili oldu.
Kar satışlarını karşılayan İMKB Endeksi, Merkez Bankası'ndan faiz indirim beklentisinin satın alınması ve ABD'deki önemli şirketlerin üçüncü çeyrekte rekor kar açıklamalarının olumlu etkisi ile 51 binli seviyeleri test etti. Daha sonra kar satışları ile karşılaşan endekse gelen tepki alımlarının yeterli olmaması ve ABD'de Nokia ile Citi'nin zarar açıklamaları sonucunda ile endeks yurtdışında olduğu gibi yatay seyre girdi.
Merkez Bankası piyasa beklentisi doğrultusunda 0.50 baz puan faiz indirdi. Gerek Merkez Bankası'nın faiz indiriminin yol açtığı iyimserlik gerekse IMF anlaşması ile ilgili olumlu gelişmeleri satın alan İMKB, Anayasa Mahkemesi'nin aldığı stopaj kararı ile satış ağırlıklı bir yön izlemeye başladı. Yurtdışının gevşek görünümünün de etkisi ile endeks haftayı 46.791 puandan tamamladı.
Bu hafta endeksin seyrinde, dışarda, ABD bilançoları ve verileri, içerde ise, IMF anlaşması ile ilgili gelişmeler, Anayasa Mahkemesi'nin kararı ile ilgili gelecek açıklamalar belirleyici olacak.
BONODA YATAY SEYİR
Tahvil-bono piyasası da geride bıraktığımız hafta içinde Merkez Bankası'nın toplantısına kadar yatay seyretti. 15 Ekim'de toplantı öncesi bir miktar talep yaşandı. Bu talep ile 3 Ağustos 2011 vadeli gösterge tahvil yüzde 7.94 seviyesini gördü. Anayasa Mahkemesi'nin stopaj konusundaki kararı tahvil-bono cephesinde satışları yoğunlaştırdı. 3 Ağustos 2011 vadeli gösterge tahvilin bileşik faizi yüzde 8.23 seviyesine çıktı. Bu hafta da Anayasa Mahkemesi kararı ile ilgili gelecek açıklama ve hükümetin alternatif çözümler üzerinde çalışması ile ilgili gelişmelerin seyir üzerinde etkili olması bekleniyor.
DOLAR DÜŞÜYOR
Geçtiğimiz hafta döviz piyasasında, bazı ülkelerin dolar rezervlerine alternatif bir arayışa gireceklerine yönelik yapılan açıklamalar ve petrol satan ülkelerin dolar yerine başka bir para birimi kullanacakları açıklamaları dolarda düşüş yönlü seyre neden oldu.
Geride bıraktığımız hafta, ABD Merkez Bankası'nın (FED) faizlerin uzunca bir süre daha düşük kalacağı yönündeki açıklaması doların değer kaybetmesini tetikledi. Doların değer kaybı neticesinde euro/dolar paritesi 1.4920 seviyelerini test etti. Anayasa Mahkemesi'nin yerli ve yabancı yatırımcıların bono işlemlerindeki vergi stopajlarında yapacağı değişiklik kararı sonrasında yabancıların TL'de başlayan çıkışları ardından dolar da değer artışı yaşandı. Bu artışı, Avrupa Merkez Bankası Başkanı'nın euronun rezerv para birimi için yaratılmadığı yönündeki açıklamaları da destekledi.
Bu hafta dış piyasalardaki gelişmelerin yanısıra, içerde Anayasa Mahkemesi'nin kararı ile ilgili yapılacak açıklamalar ve IMF anlaşması ile ilgili gelişmeler etkili olacak.