91 ölü, 247 yaralı. Yaralıların pek çoğu da ölüm riski taşıyor.
Bu verdiğim telefat rakamları, Irak veya Afganistan gibi savaş hali devam eden ülkelerden değil. İnsanların birbirlerini mayınla, el bombasıyla, canlı kalkanlarla ortadan kaldırdığını da ifade etmiyor.
* * *
Emniyet Geanel Müdürlüğü ve Jandarma'nın, üç günlük Bayram Tatiline kurban verdiklerimizin bilançosu. Diyebilirsiniz ki, "Her bayram bu kazalar oluyor, hep yazıyorsunuz birşey değişmiyor." Ama biz, her zaman, bir daha, bir daha yazacağız. Taa ki, bayramları insan gibi, ağız tadıyla, ailemizle, yakınlarımızla yaşayıncaya, yollarımızı kan gölü görmeyinceye dek.
Kazaların çoğunun genellikle sabaha karşı, alkol duvarının aşıldığı veya dikkatin dağıldığı sürelerde meydana gelişi üzücü.
***
Belki canınıza acımıyorsunuz da, geride bıraktıklarınızın yıkılacağını, ocağınıza ateş düşeceğini de mi aklınıza getirmiyorsunuz ? Genelde içki içenleri uyarırlar, "Dikkat. Şişede durduğu gibi durmaz" diye. Bunun bir kadehi belki keyif verir ama 10 kadehine kadar içmenin ne zevki vardır bilinmez. Önümüzde Kurban Bayramı var. N'olur yollarda kurban olmayalım, pisipisine göçüp gitmeyelim. Lütfen dikkat. Acı haberler istemiyoruz artık.
SAPAN TAŞI
Öğretmen sevgisi
Adana'da özel bir okulda görev yaparken işinden atılan Fahriye Yüzçelik'e veliler sahip çıkmış. Veliler, öğrencilerini başka bir okula kaydettirmiş, Fahriye öğretmeni de orada işe aldırmışlar.
Okulun kırdığı kalbi, veliler tamir etmiş.
Hala öğretmen sevgisini yaşatan insanların var olduğunu öğrenmek, acaba Fahriye öğretmeni işten atanları rahatsız etmiş midir?
Muhittin Akbel
günün fıkrası
vaziyet
Efendi kılıklı bir adam, iş istemek üzere büyük bir şirkete başvurmuştu.
Patron bonservisleri inceledikten sonra:
"Güzeeel" dedi. "Sizi müdür olarak işe alıyorum. Maaş olarak ne istersiniz?"
Adam:
"Vaziyete göre değişir"dedi ve ekledi: "Kasaya da ben bakacaksam 5 bin. Ama kasaya başkası bakacaksa 10 bin..."