Bizim Başkan "su" ile oynamayı seviyor.
Geçtiğimiz günlerde, Büyüşehir Belediyesi'nin önderliğinde oluşturulan İzmir Ekonomi Kalkınma Koordinasyon Kurulu'nun basın yayın kuruluşlarıyla bir toplantısı vardı.
Bu ilginç buluşma, tarihi Havagazı Fabrikası'nda gerçekleştirildi.
İşte Başkan Kocaoğlu, bu toplantıda Büyükşehir Belediyesi tarafından Gaziemir'de yapımı öngörülen yeni fuar alanının kent için önemine değindi ve ekledi:
"Bu projeyi, öz kaynaklarımızla biran önce hayata geçirmeyi planlıyoruz. Gerekirse suya zam yaparak ya da ne gerekiyorsa yerine getirerek bu tesisi hayata geçireceğiz."
Kocaoğlu, daha sonra yanlış anlaşılmalara mahal vermemek için düzeltme yaptı:
"Ben fuar alanının İzmir için önemini anlatmak maksadıyla böyle bir örnek verdim. Sakın yanlış anlaşılma olmasın. Suya zam yapma gibi bir düşüncemiz yok."
***
Bu, sevgili Başkan'ın "suya ilk sığınışı" değildi.
Kocaoğlu benzer konuşmalarını iç körfezdeki su sirkilasyonu ve canlılığı hızlandırmak amacıyla hazırlanan proje için de söylemişti.
Ege TV'de Erol Yaraş'ın programınlarından birinin konuğu olan Kocaoğlu'ndan bir deyiş daha:
"İzmir Körfezi'ni kurtaracak bu projeyi mutlaka hayata geçireceğiz. Kendi kaynaklarımız yeterse kendi kaynaklarımızla, yetmezse suya zam yaparak bu kaynağı sağlayacağız. İzmirlilere projeyi anlatıp fedakarlık isteyeceğiz."
* * *
Kocaoğlu'nun son dönemlerde sıkça benzer örneklerde, "suya zam" formülüne sarılması sağda-solda, "Kocaoğlu suya zam yapacak o nedenle altyapısını mı hazırlıyor" şeklinde yorumlara neden oluyor.
Bizden söylemesi...
siyasetten
CHP uzmanı ortalığı karıştırdı
Geçtiğimiz hafta sonu CHP kulislerinden bir not iletmiş ve örgüt içindeki gelişmelere, "CHP uzmanı" olarak bilinen Ahmet Kadıbeşegil'in bakış açısını da eklemiştik.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz Ateş, bir dönem CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın yanında siyaset ile yoğrulmuş bir gazeteciyi, "Ankara'dan yıllar önce ayrılmış biri" olarak nitelendirip şunları söylüyor:
"1- Her dönem üç grup başkan vekilliği için çok sayıda arkadaşımız aday olmaktadır. Bu dönem de 4 arkadaşımız aday olmuştur. Sayın Baratalı'nın adaylığı da çok doğaldır. Bunu başka türlü değerlendirmek, birileri ile ilişkilendirmek haksızlıktır.
2- Konya ile ilgili iddianız hayal ürünü dahi olamaz. Sayın Dadak'ın konuyla yakından uzaktan bir ilgisi yoktur. Hele hele benim engellemem hiç söz konusu değildir.
3- Sedat Doğan, istifaya mı kalkmış ? Böyle bir olayın varlığından dahi haberim yok.
4- Mersin'deki olay da öyle. Böyle bir olay hiç olmadı. Mersin'de 2007 genel seçimlerinde milletvekilleri sıralaması ön seçimle belirlendi. "Gençleştirme operasyonu" diye bir şey olmadığı için takdir edersiniz ki, karşı çıkmam da söz konusu olamaz."
hayattan
Arkadaşlar çıkarın şişeleri
Bir ayyaş grubu mezarlıkta içiyormuş. Bir süre sonra mezarlığa bir cenaze getirilmiş. Ayyaşlardan biri kalkıp cenazenin yanına gidip, adamın neden öldüğünü sormuş. Cevap olarak adamın çok içtiğini bu yüzden genç yaşta, aniden öldüğünü söylemişler.
Ayyaş, arkadaşlarının yanına dönmüş, "Arkadaşlar, bu içki çok kötü bir şey, bak gencecik adamlar ölüyor, gelin vaktimiz varken biz bu içkiyi bırakalım. Haydi şişeleri kaldıralım" demiş.
Bunun üzerine ayyaş grubu içmeyi bırakıp, konuşmaya devam etmiş. Derken 15 dakika sonra bir cenaze daha gelmiş. Aynı adam tekrar cenazenin yanına gidip, adamın neden öldüğünü sormuş. Adamın yakınları ölenin çok düzgün biri olduğunu, ne içki ne de sigara kullanmadığını, gencecik yaşta neden öldüğünü anlamadıklarını söylemişler.
Bunun üzerine sarhoş koşarak arkadaşlarına geri dönmüş ve talimatını vermiş:
" Arkadaşlar çıkarın şişeleri, topu topu 15 dakika fark ediyor."
"Teşekkürler Erkan Atik."
Duvarlardan
* Bekarlık canıma tak etti. Ben de "Kız Kulesi"ni kaçırdım.
* Adam gidiyormuş, çukura düşmüş ölmüş. Çünkü adam körmüş.
* Alkol yavaş yavaş öldürür. Cevap: Kimin acelesi var?
* Maliyeden yeni bir vergi daha: Duvar Yazısı Vergisi
*Hırsızlar, hortumcular! Nereden Buldun Yasası ertendi. Yaşasın!.
* Aşk bir muz kabuğudur. Bastın mı, ayağın değil hayatın kayar..
* Şu araba benim olsun. 5 milyar borcum olsun. Satınca öderim.
* Vatandaş çok bonkör. Krizlerin faturasını o ödüyor çünkü..
küpe
Kuşlar gibi uçmayı, balıklar gibi yüzmeyi öğrendik. Ancak bu arada basit bir sanatı unuttuk: Kardeşçe yaşamayı...
M. Luther King
günün fıkrası
Fakir
Cimrinin biri arkadaşına anlatıyordu:
"Zavallı bir dilenciye 'Sana bin lira versem ne yaparsın?' dedim. Sevincinden aklını oynatacağını söyledi."
Arkadaşı sordu:
"Peki sen ne yaptın?"
"Ne yapacağım. Adamı aklını oynatmaktan kurtardım."