Enis Berki, son yarım asrın İzmir'inde bir prototipti.Alsancak'ta popüler bir ailenin çocuğu olarak büyüdü.
Kendini bildi bileli hayatı tenis topu kovalamakla geçti.
Çok genç yaşta teniste yıldızlaştı.
Milli formayı giydi.
Birçok şampiyonluklar yaşadı.
Ve bu başarılarını çok genç yaşta "tenis öğretmenliği" ile taçlandırdı.
Kültürpark Tenis Kulübü'nde pek çok gence önderlik etti.
Vakti, saati gelince kortlara veda etti.
Şimdi ver elini renkli hayat...
* * *
Bu yakışıklı Alsancak delikanlısı artık Adalar'ın, Modalar'ın aranan tipi olmuştu.
Albümün ilk sayfasında yer alacakların başında Ajda isimli kız vardı. Henüz yolun başında olan bir genç kızdı o...
Enis'in lüks açık arabasına da çok yakışıyordu.
Ne var ki, Ajda İzmir'e pek ısınamadı...
Enis de Ajda'ya. Kısa süren bir kopukluk ve "the end".
* * *
Enis'in 18-20 yaşlarındayken başlayan bu yaşam biçimi uzun yıllar pop stardan başlayıp üvetüre kadar inen sanatçılarla bir film şeridi gibi geçti.
Ve, bu süre içinde Enis Berki'nin bir başka yönü de kendini gösterdi.
* * *
Enis Berki "Aşk nedir?" sorusuna "Ayla Dikmen" ile yanıt verdi.
Düzgün bir kadındı Ayla, Enis de öyle düzgün bir adam...
Enis bu hayat içinde sosyal yanını da ortaya çıkardı.
Şimdi ortada hayırsever bir adam vardı.
O Enis Berki'ydi.
Bir aile reisi vardı.
Tabii o da Enis Berki.
Hepsinin ötesinde, hiç kimsenin canını yakmamış, hassas bir adam vardı.
* * *
Gecenin çok ileri saatlerinde yatağına uzanır ve bu uyku ertesi günün akşamına kadar sürerdi.
Enis için hayat 18.00-19-00'dan sonra başlardı.
Karanlıkların Prensi gibiydi.
Gazetelerin magazincileri ona bir başka isim bulmuşlardı: Yakışıklı Yarasa...
* * *
Ayla Dikmen vakitsiz bir zamanda bu dünyadan ayrıldı.
Enis-Ayla aşkı herkesi kıskandıracak ve gıpta ettirecek bir yaşam tarzı olarak ortaya çıkmıştı.
İşte bu dünyada Enis tipinde birini hizaya sokacak bir kadın ortaya çıktı. Selma...
Bundan sonra izlediklerimiz bir gerçeği ortaya çıkardı.
Enis kadından yana şanslıydı...
Tıpkı, doğuşunda olduğu gibi...
Nur içinde yat aziz dostumuz...
seçime doğru
Siyasetin rotası...
Seçimlere 32 gün kala "Barınak Grubu" Bostanlı Park Cafe'de bir araya geldi.
Belediyelere yapılan operasyonlar, Ertuğrul Günay'ın bunu Ilgaz'daki olayla özdeşleştirmesi, Güneydoğu'da giderek artan olaylar katılanların ortak konularıydı.
Tartışmalardan sonra gazeteci Ahmet Kadıbeşegil'in yaptığı değerlendirme ilginçti.
"Türkiyede'ki siyasetin rotasını iki unsur belirliyecek gibi. Bunlardan birincisi Aysel Tuğluk sözleri ile yeni bir boyut kazanan Güneydoğu'daki gelişmeler. Tartışma bağımsızlık, federasyon veya egemenliğin paylaşılması açısına taşınmış, bir anayasa konusu haline getirilmiştir.
İkincisi ise CHP'nin durumudur. CHP bütün kadroları ile araziye inmelidir. Yöneticiler, belediye başkanları, meclis üyeleri, adaylar, milletvekilleri, aday adaylarına ileriye dönük olarak partide siyaset yapmak isteyenlerin, 12 Haziran'a kadar gösterecekleri performanslarının kendileri için en önemi referans olacağını açıkça belirtmelidirler."
* * *
Kadıbeşegil'e göre, yurtiçi veya yurtdışına yapılacak geziler yerine belediye başkanlarının ilçelerin, halkın arasında geçirmeleri istenmeli, geçen seçimlerde sandığa gitmeyen ve yeni seçmenlere ulaşılması sağlanmalıdır.
Bunların yanı sıra "kaset savaşlarının" bir "bumerang" gibi atanları vuracağı akıldan çıkarılmamalı,
MHP'yi hedef alan girişimlerin demokrasiye yarar mı, zarar mı getireceği iyi düşünülmelidir."
Kadıbeşegil'in bu yorumu katılanlardan büyük ilgi gördü.
seçime doğru
Sevgili gibi beklenen parti
Cumhuriyet Güçbirliği Platformu, 12 Haziran seçimlerine bağımsız adaylarla katılıyor.
Cumhuriyet Güçbirliği'nin İzmir 1. Bölge milletvekili adayı emekli Hava Pilot Korgeneral Yaşar Müjdeci, Gaziemir'deki seçim bürosunu açtı.
Yaşar'dan kendisini izleyanlare bir ince mesaj:
"Oyunuzu düzgün bir şekilde, bilinçli kullanırsanız ülkemizin yararına olur. Biz olmazsak Atatürk'ü, Cumhuriyet değerlerini kim kollayacak, kim koruyacak, kim sürdürecek? Oyumuzu Cumhuriyet Güçbirliği'ne vereceğiz. Başka alternatif olsa biz de ona verelim, ama yok."
Müjdeci, bu sırada okunan ezanı dinlemek için bir süre sustu sonra devam etti:
"Keşke bizim şu ezana gösterdiğimiz saygıyı dindarlarımız da güsterseler. Sevgili bekler gibi bekledik bu partiyi. En sonunda seçimlere iki ay kala kurduk. Seçimlerden sonra daha da güçlenerek devam edeceğiz. Susarsan sıra bir gün sana da gelecek."
Bu notları kaleme alan da Melih Demirtaş.
küpe
İnanılmaz şeylere inanmaktan vazgeçin.
Tertallian
günün fıkrası
Hediye
Adam ameliyat olmuş, ancak operasyon sırasında midesinde küçük bir makas unutulmuştu. Hastaneden çıkacağı gün doğruca ameliyatı yapan doktorun odasına gitti.
Yalvaran bir sesle:
"Doktor bey unuttuğunuz makası almayacak mısınız?" dedi.
Doktor gülerek cevap verdi:
"Rica ederim. O da bizim hediyemiz olsun..."