Aldığı göç başta olmak üzere değişik nedenlere dayalı olarak türlü sorunlarla boğuşan İzmir'de, sanat, soluk alma adına üzerine düşeni yapıyor ve bizleri mutlandırıyor.
Evet, sanatın fotoğraf dalında, Ekim ayı içersinde, kentin köklü sanat kuruluşlarından İzmir Fotoğraf Sanatı Derneği (İFOD), Dokuz Eylül Üniversitesi GSF Fotoğraf Bölümü ile işbirliği yaparak, "İzmir Fotoğrafla Buluşuyor" etkinliğine imza atıyor.
Konferans, panel, fotoğraf sergisi ve sunumlarıyla renklenecek İzmir Fotoğrafla Buluşuyor etkinliğine, yerli ve yabancı pek çok sanatçının katılacağı açıklandı.
* * *
İFOD Başkanı, Dokuz Eylül Üniversitesi GSF Fotoğraf Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. A. Beyhan Özdemir, İzmir Fotoğrafla Buluşuyor etkinliğinin 20 Ekim günü başlayacağını, 31 Ekim gününe değin süreceğini, Ara Güler'in onur konuğu olduğunu, ayrıca değişik ülkelerden de sanatçıların gelerek yapıtlarını sunacaklarını bildirdi.
İzmir Fotoğrafla Buluşuyor proğramında yer alan fotoğraf gösterileri şöyle:
Virgilio Bardossi (MFIAP-İtalya): The Worlds of Maramures
Adana Fotoğraf Sanatı Derneği (AFAD)- Altın Kamera Yarışması Fotoğrafları
Reha Bilir- Fotoğrafta Çizgiler
Elena Martynuk (Rusya): Bulgakov House
Öğr. Gör. Gazi Yüksel (KKTC): Karanlıktan Aydınlığa
FOTOGEN: Şinasi Barutçu Kupası Fotoğrafları
Rico Besserdich (Almanya): Sualtı Fotoğrafları
KUFSAD: İnsan ve Yaşam
İbrahim Demirel: İFOD Grafik Renk Biçim Atölyesi 1. ve 2. Gösterisi
Alfred Yaghobzadeh (SIPA PRESS-Fransa): Paletsine; A Broken Dream
Hasan Yelken (GAFSAD): Kendirciler
Gaziantep Fotoğraf Sanatı Derneği (GAFSAD): Fırat
Mersin OLBA Fotoğraf Derneği: Kadın
Gabriel Brau (İspanya): Lights of Africa
Midilli Fotoğraf Derneği (Yunanistan): FEM Üyeleri Karma Fotoğraf Gösterisi
Yusuf Tuvi (AFIAP) / Birol Üzmez: Basmane
İzzet Keribar: Gösteri ve söyleşi
Coşkun Aral: Gösteri ve söyleşi
İFOD Başkanı Beyhan Özdemir, İzmir Fotoğrafla Buluşuyor etkinliğinde ayrıca "Fotoğraf ve Etik", "Çağdaş Fotoğraf Deyince", "Günümüz Türk Fotoğrafında Üslup" başlıklarıyla üç ayrı panel gerçekleştirileceğini sözlerine ekledi.
Etkinlikler Hamza Rüstem Müzesi ile Konak DEÜ Sabancı Kültür Sarayı'nda gerçekleşecek.
Ne dersiniz, gerçekten İzmir fotoğrafla buluşmuyor mu? İzlemeye değmez mi?
çimen'den
Denizin insan halleri
Yağmur mevsimi açılışını yaptı sonunda. Onca güneşin ardından, su yüzü gördü toprak. Yazın oluşturduğu toz tabakasının alınması lazımdı elbet. Doğa Ana, bahar temizliğine başladı nihayet.
Bulutlar, güneşle aramıza koyu bir set çekti. Deniz, maviden griye döndü. Gittikçe kabaran dalgalar, kıyıya hücum etmeye başladı. Doğanın olağan değişimini izlerken, insanın doğayla benzerliğini de gözlemledim.
Denizi ele alalım. Hava koşulları sertleşmeye başlayınca, deniz de hareketlendi. Her bir dalga, diğerinden daha coşkun. Köpürdükçe, köpürüyor. Vurdukça, vuruyor sahile. Deniz mevsimini henüz bitirmesek bile sona yaklaşıyoruz. Serinleyen havayla birlikte, yüzmeye bir sonraki sıcaklara kadar ara vereceğiz.
Çünkü, böylesi karanlık, kabaran, azan, köpüren bir denize girmek istemiyoruz. Kim sakin, masmavi, açık, ayna gibi bir deniz varken, tehlikeli sulara dalmak ister? Tıpkı insanlar gibi. Kim öfkesinden kuduran, ağzından bal yerine, köpükler saçan birinin yanında durmak ister? O şiddetin içine kim atar kendini? Sakin bir çift gözün içinde kaybolmak varken, kim gözü dönene gider?
"Dingin olan çeker, kuduran iter" dedi, bugün temizliğe başlayan Doğa Ana. Dinlemek, denizin insan hallerini görüp, artık, kendimize bir çeki düzen vermek gerek.
Çimen Erengezgin
hayattan
Balıkçı yarın anılıyor
Halikarnas Balıkçısı Cevat Şakir'i yarın saat 14.00'te Kültürpark Montrö Kapısı içinde bulunan ve adını taşıyan Botanik Parkı'ndaki Büstü'nün başında anacağız. Yaşamı boyunca çektiği sıkıntılara karşın hiç yılmadan Türk ulusu için çalışan Halikarnas Balıkçısı Cevat Şakir Kabaağaçlı, son yüzyılın en başarılı tarih araştırmacısı, turizm rehberi, doğa dostu ve çevre gönüllüsü, çevirmen, yazar, şair ve ressam gibi özellikleri bir arada toplamasıyla anılıyor.
küpe
Başkalarını avutmakla kendi acılarınızı unutursunuz.
M. Maintenon
fıkra
Kadın ve leylek
Küçük afacanın yanına otobüse binen hamile kadın oturdu. Küçük afacan kadını bir süre süzdükten sonra sinsi sinsi güldü.
Bu bakışların farkında olan kadın bir süre sabrettikten sonra dayanamayaram sordu:
"Neye bakıp gülüyorsun yumurcak?"
Afacan sinsi sinsi gülümsemesini sürdürerek:
"Hayır sizi tanımıyorum. Ama bu duruma gelebilmek için, leylekle ne yaptığınızı biliyorum."