• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
HÜSEYİN KOCABIYIK

Buhara heyeti, Mustafa Kemal Paşa ve İzmir

huseyin.kocabiyik@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 09.09.2012, 00:00
Milli kültürümüzün yaşayan mütefekkirlerinden Sadık Albayrak çok güzel bir kitap neşretti bir süre önce.
Kitabın adı "Yiğit Düştüğü Yerden Kalkar".*
Yitirdiğimiz muhteşem hazineyi anlatıyor aslında Sadık Ağabey. Deyimsel ismine bakmayın siz, tamamen bir arşiv araştırması bu kitap. Enternasyonalize olmuş müthiş bir ortak ruh coğrafyasının zor dönemlerde bir biriyle nasıl irtibatlar kurabildiğini şaşırtıcı örneklerle anlatıyor.
Bu değerli kitabı tanıtmak başlı başına bir iş ve ayrı bir yazıyı gerekli kılıyor. Ben bugün, 9 Eylül'ün mana ve öneminden de hareketle, İzmir'in kurtuluşunda o ortak ruhun payını anlatan bir bölüm aktaracağım "Yiğit Düştüğü Yerden Kalkar"dan.
Konu şu: 16 Ocak 1922 tarihinde Orta Asya'dan gelen Buhara Murahhas Heyeti TBMM'ni ziyaret eder ve heyet adına bir konuşma yapılır.
İşte o konuşmanın özeti:
"Buharalılar Şarklı oldukları gibi Türk neslindendir. Buhara İslam memleketi olduğu için öteden beri İslam'ın muhafızı olan Türklerle manevi rabıtaları kavidir. İşte cinsen ve dinen bir olan kardeşlerin diğer şarklılar gibi şimdiye kadar bir birlerine el uzatmadıklarına sebep emperyalistlerin tuttukları malum siyasetleri idi. Çünkü onlar, Şark kavimlerini bir birinden ayırmak, esir etmek, doğulu milletleri ezmek istiyordu".
"Garba dehşet veren Çanakkale harbinin imanlı (ve) kahramanca müdafaası Şark'ta inkılap güneşi doğurdu".
"İşte yıllardan beri büyük kardeşi Türkiye Hükümeti'yle resmen münasebete girişemeyen Buhara murahhasları bugün Ankara'da Türkiye Büyük Millet Meclisi Reisi'ni ziyareti ile müşerref olmakla kesb-i fahr eylerim".
"Buhara halkı tarafından Türk ve İslam kardeşlerine hediye olarak bundan büyük bir şey bulunmadığı cihetle asar-ı atikadan şu arz ve takdim edeceğim Kitab-ı Mukaddes'i milletin istifadesine vaz buyurmalarını istirham eylerim".
"Kahramanlar, gaziler silahtan başka bir şeyden hoşlanmadıkları için Buhara tarafından size hediye ve yadigar olmak üzere arz ve takdim edeceğim şu kılıcı kabul buyurmalarını rica eylerim. Misak-ı Milli uğrunda sağlam bir imanla çalışarak gösterilen gayret sayesinde İnönü savletlerini ve Sakarya muzafferiyetlerini Buhara Halk ve Şura Cumhuriyeti'nin beş milyon halkı tarafından tebrik etmekle beraber şu emanet kılıcı da arz ve takdim ediyorum".
Buraya kadar tamam, şimdi dikkat! Buhara heyetinin bu nutku şöyle tamamlanıyor:
"İnşallah yakın bir zamanda düşmandan intikam alıp kat'i zafere sebebiyet veren veyahut İZMİR'İ FETH EDİP TÜRK BAYARAĞINI ORADA DALGALANDIRAN KUMANDANA şu emanet kılıcı teslim buyurmalarını bilhassa istirham ediyorum".
***
Bu tarihi konuşma gerçekten müthiş. Orta Asya'dan gelmiş bir heyet İzmir'i işgalden kurtaracak komutana kılıç takdim ediyor ve İzmir'le dertleniyor.
Şu ortak şuur ve şu ortak ruh müthiş bir güç gibi geliyor bana.
Bu seremoni Buhara heyetinin konuşmasıyla bitmiyor tabii. TBMM Reisi Mustafa Kemal Paşa Hazretleri de bir konuşma yapıyorlar.
İşte Paşa'nın Buhara heyetine yaptığı konuşmadan bir bölüm:
"Buhara Ahalisinin Türkiye'deki Türk ve Müslüman kardeşlerine hediye olarak gönderdiği "Kuran-ı Kerim" ile Türkiye Halk Ordusu'na takdir ve tebrik nişanesi olarak gönderdiği "kılıç", Hak din ile Hakka hadim kuvveti temsil eden fevkalade muazzam ve kıymetli iki yadigardır. Bu emanetleri elinizden alırken gönlüm heyecan ile doldu. Halkımız ve ordumuz, uzaklardaki kardeşlerimizden gelen tebrik ve teşci nişanelerinden şüphesiz çok mütehassis ve mesrur olacaklardır. DİNDAŞ VE ARKADAŞ BUHARA HALKININ ARZUSUNU YERİNE GETİREREK BU MUKADDES KİTABI MİLLETE, MUAZZEZ KILICI DA İZMİR FATİHİ'NE TESLİM EDECEĞİM. Allah'ın inayeti ile İnönü ve Sakarya muzafferiyetlerini kazanan milli ordumuz, inşallah pek yakında bu kılıcı da kazanmış olacaktır".
***
Aynı günlerde İstanbul'da yayınlanan ünlü "Sebilürreşad"** adlı yayın organı bu toplantıyla ilgili şu satırları koyuyor sütunlarına:
"Hiç şüphe yoktur ki Orta Asya'dan gelen bu kılıç Allah'ın yardımı ile yakında Akdeniz sahillerinde, İZMİR ve Çanakkale'de parıldayacaktır".
Yukarıda yer verdiğim konuşmalar hep tarihi belgeler. Burada sergilenen ortak ruh geleceğimizi de aydınlatacak olan ruhtur.
Evet, 9 Eylül'de İzmir düşmandan kurtarılmıştır ama herkes bilsin ki İzmir'e Nurettin Paşa'nın süvarilerinden daha önce işte bu ortak ruh müdahale etmiştir.
Buradan anlıyoruz ki İzmir'in stratejik derinliği ve koruyucu ruhu Türk- İslam dünyasındadır.
Tarihi belgeler bize bunu söylüyor.
Zaferimiz kutlu olsun!

* Sadık Albayrak; Yiğit Düştüğü Yerden Kalkar - İslam Enternasyonalizmi Üzerine Bir Deneme; İz Yayıncılık, 2012
** Sebilürreşad; c.19/492,sh:261-262,16.01.1338(1922)

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA