Sinemaseverlerin özlemle beklediği sinemayla dolu günler başlıyor. Kırkıncı yılında İstanbul Film Festivali 150 bin seyircisiyle yine Türkiye'nin en büyük sinema etkinliği olmaya aday ve programı her zaman olduğu gibi bu yıl da dopdolu. Festival'de 20'nin üzerinde bölümde 200'ü aşkın filmden oluşan program, söyleşiler, sinema dersleri, atölye çalışmaları, ustalık sınıfları ve konserlerle renkleniyor. Ayrıca uluslararası ve ulusal Altın Lale başta olmak üzere birçok ödül de yeni sahibini bekliyor.
Festivalde hangi filmler var?
Festival, açılışını Terence Davies'in "Aşkın Karanlık Yüzü" filmiyle yaptı. Bir Martin Scorsese klasiği "New York New York", Pink Floyd'un efsane "The Wall"u, Nicole Kidman'ın başrolü Ewan McGregor'la paylaştığı "Moulin Rouge" Sinema ve Müzik bölümünde sinemaseverleri bekliyor.
Festival'de büyük ilgi gören "Akbank Galaları" yine seçkin bir programa sahip. Thomas Hardy'nin 19. yüzyılda geçen klasik romanı Tess bu kez Hindistan'a "Kaybolan Masumiyet" adıyla uyarlanmış. Yönetmen Michael Winterbottom. Cannes'da jüri özel ödülü alan "Polis", Persepolis filmiyle gönülleri fetheden Marjane Satrapi'nin son filmi Azrail'i Beklerken, yedi Fransız yönetmenin elinden çıkmış Fransız oyuncuların gövde gösterisi yaptığı "Sadakatsizler", Julie Dalpy'nin "New York'ta 2 Gün" ve John Madden'in "Marigold Oteli'nde Hayatımın Tatili" filmleri bu bölümün öne çıkan filmleri.
Benim merakla beklediği bir başka bölüm de Arap Baharı ile ilgili çekilmiş olan belgeseller: Devrimin Filmini Çekmek. Akademisyen /sinemacı Alisa Lebow Tunus ve Mısır'dan çıkan güncel devrim filmlerini, Cezayir, Yemen ve Ukrayna'daki geçmiş devrimlerden öyküler anlatan filmlerle bir araya getiriyor. Bu bölüm kapsamında sekiz uzun ve bir kısa metrajlı film yer alıyor.
İlginç bir başka bölüm ise hemen kıyı komşumuz "Yunanistan'da Neler Oluyor?" başlığını taşıyor. IMF ve Avrupa Birliği muhtıralarının iyice köşeye sıkıştırdığı ve ülkenin ekonomik geleceğinin belirsizliği altında ezilen halkın karamsarlığının iyice arttığı bu dönemde Yunan sineması yükselişiyle dikkat çekiyor. Yorgos Lanthimos'un "Alpler", Karakepğelis imzalı "Hammadde", bu bölümde izlenebilir. Benim en merakla beklediğim Yunan filmi ise bir rahip ve rahibenin aşkını anlatan "Meteora".
Sabah Gazetesi'nin sponsor olduğu "Dünya Festivalleri"nden bölümünde de 25'e yakın film var. Juliette Binoche'un oynadığı "Kadınlar", Tony Kaye'nin "Kopma" Karim Ainouz'un "Gümüş Uçurum" filmleri de kaçırılmamalı.
NTV Belgesel Kuşağı'nda son dönemin ses getiren belgeselleri yer alıyor. Micha X Peled "Küreselleşme Üçlemesi" ile bu bölümün öne çıkan yönetmenlerinden biri. Hammadde aşamasında perakende satışa ticari ürünleri izleyen üçlemenin ilk filmi "Mavi Çin". İkinci film "Dükkan Savaşları"nda ise Wal-Mart'ın küçük bir Amerikan şehrinde bir alışveriş merkezi inşa ederek istediğinde halkta ortaya çıkan kutuplaşmayı anlatıyor. Son film "Acı Tohumlar" ise küreselleşmenin çiftçiler üzerindeki olumsuz etkilerini anlatıyor.
Bu yılki Onur Ödülleri'nin sahipleri ise, yönetmen Ali Özgentürk, oyuncu Ayşen Gruda, Halit Akçatepe, eleştirmen Sevin Okay ve yönetmen Terence Davies. Bir hafta sonunuzu İstanbul'a ayırın ve festivalin coşkusuna siz de katılmış olun. Birbirinden ilginç filmlerle bir başka diyara büyülü bir yolculuğa çıkın. İyi ki varsın sinema!..
Haftanın Filmi
Pamuk Prenses'in Maceraları: Ayna Ayna Söyle Bana
Bu bildiğiniz Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler masalından biraz farklı, biraz çılgın, biraz masalın söylenmemiş tarafını anlatan bir uyarlama. Tarsem'in yönettiği filmde kötü niyetli bir cadının, güzeller güzeli Pamuk Prensesi sürgüne gönderip, krallığın başına geçmesi bol mizahi bir dille aktarılıyor. Filmde en çok Julia Roberts'ın mizah yüklü oyunculuğu ile öne çıkıyor. Kaçırmayın!