• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
SEDA KAYA GÜLER

Kıskançlık ve rekabet

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 24.03.2014, 00:00
Elimde müthiş bir kitap var: Saç Saça Baş Başa/Kadınlar Arası Rekabet. Yazarı Leora Tanenbaum. Versus Kitap tarafından yayınlanmış. Geçen hafta alıntılar yaptığım ve size önerdiğim Serpil Çakır'ın Erkekler Kulübünde Siyaset adlı kitabını basan yayınevi. Dilimize çeviren de Billur C. Yılmazyiğit. "Kadınlar arasında rekabetçilik, gerçek bir kavramdır ve Amerikan toplumunda kadınlara yararı olmayan bir geçmişe ve işleve sahiptir" diye giriş yaparak başlıyor kitabına yazar. Konu uzun zamandır ilgisini çekmektedir. Çünkü kendisi de diğer kadınlarla rekabet etmektedir. Üniversite dönemi, iş hayatı, hamilelik dönemlerinde örnekler verdikten sonra "Gördüğünüz gibi, kendimi diğer kadınlara göre ölçüyorum. Devamlı olarak değerimi kanıtlamaya, herkese -özellikle de kendime- ne kadar yetenekli, değerli ve ilgiye değer bir kadın olduğumu göstermeye ihtiyacım var" diyerek itiraflarını sürdürmeye devam ediyor:

RAKİBİM KİM?"

* Bu bir açıdan yetersizliğin ifadesi. Bir daha belirli bir standarda ulaşamayacak olmaktan korkuyorum. Zarif değilim, modaya uygun giyinmiyorum, kilosu yerinde, becerikli veya yeterince anaç da değilim. * Başka bir kadının başarısı benim başarısızlığım ve benim başarım da onun başarısızlığı -ki bu benim başarımı daha da hoş bir hale getiriyor- anlamına geliyor.
* Ne ile uğraşmayı seçerse seçsin her kadına başarma hakkının tanınması gerektiği düşüncesine kendisini adamış bir feminist olmama rağmen, benimle aynı kulvarda yarışan bir kadının tökezlemesiyle kendini güvende hisseden bir yanım var. Ve esas can alıcı soru ve cevap... "Neden erkeklerle birlikteyken rekabet etme hissine kapılmıyorum?"
"Onları gerçek birer rakip olarak görmüyorum, çünkü birçok alanda ya benden daha güçlüler (örneğin benden daha fazla para kazanabilme becerileri veya işlerinde yükselebilme şansına sahipler) ya da hedefledikleri şeyler benimkilerle aynı değil (iyi bir anne olma isteği mesela!).

NİYE ERKEKLER RAKİP DEĞİL?

Erkeklere rakip gözüyle bakmıyorum, çünkü onların hayattaki başarısı, benim başarısızlığımdan çok, sahip oldukları ayrıcalıklarla ilgili. "Ayrıca erkeklerin doğaları gereği hırslı ve rekabetçi, kadınların doğaları gereği hırstan ve rekabetçilikten yoksun oldukları varsayılıyor. Rekabet ediyorsak çaresi olmayan bir illete yakalanmışızdır. Kadınsı olmak için rekabetçi olmak zorundayızdır ama gene de olamayız, çünkü bu bizi "kadın gibi olmayan" biri yapacaktır. Tek çıkış yolu rekabetçi olmak ama değilmiş gibi görünmektir. Gizli rekabet etmek yani. Bu da sağlıksız rekabettir. Bizim rekabetçi değil, kıskanç olduğumuzu kabullenmemiz istenir. Yazar kitabında bu konuya da değiniyor ve "kıskançlık ve rekabet, birbiriyle yakın akrabadır ama aynı şey değildir" diyor. İkisi de toplumsal eşitsizlikten kaynaklanır ve psikolojik olarak yetersizlik hissi yaratır. Ama kıskançlık -'o neye sahipse ben de aynısını isterim' hissi- işbirliği olasılığına açıktır. Rekabetçilik -'ondan üstün olmak istiyorum' hissi- işbirliği yapmayı engeller. Nedenlerine yarın devam edelim.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA