Günümüzde bir şirketin başarılı olması teknolojik gelişmeleri izlemesine, ürettiği ürünlerin tasarımınına, kalitesine, rekabet gücüne, müşteri memnuniyetine ve yenilikçi yönetim anlayışına bağlı bulunmaktadır. Çalışma ortamının iyileştirilmesi ve verimliliğin artırılması konuları günümüzde büyük bir önem taşımaktadır. Küresel rakiplerden geride kalmamak için çalışan elemanların uluslararası teknoloji ve kalite standartlarının öngördüğü niteliklere sahip olmaları gerekmektedir.
Yöneticilerin çalışan elemanlarla yüzyüze iletişim kurmaları, işbaşı eğitimleri ve karşılıklı güven ortamının sağlanması şirketlerin başarılı olmasında etkili bir rol oynamaktadır. Bizim ürettiğimiz bir ürün bir mağazanın vitrininde satışa sunulduğu zaman, onun yanında bulunan bir başka ürün bizimkinden daha nitelikliyse ürünümüzü satma konusunda zorluk çekeriz. Ne üretirsen üret, satarsın dönemi artık çok gerilerde kaldı. Bu nedenle daha bilinçli çalışmak, yenilikleri izlemek ve küresel rakiplerden geride kalmamak zorundayız.
İşverenler, yöneticiler ve tüm çalışanlar sürekli gelişme bilinciyle ve birlikte başarma inancıyla çalışmalarını sürdürmelidir. Kaliteli ve rekabet gücü yüksek yerli üretiminin artırılması teşvik edilmelidir. Böylece "Kaliteli Türk Malı" imajının güçlenmesine ve sanayimizin gelişmesine katkıda bulunabiliriz. İşsizliğin azaltılması ve ulusal gelirimizin artırılması açısından da bu konulara öncelik verilmesi gerekmektedir.
İşverenler, müşteriler, tedarikçiler ve tüm çalışanlar arasında sürekli gelişme bilincinin canlı tutulması büyük bir önem taşımaktadır. Özellikle çalışanların verimliliğini artırmak için iş başında meslek eğitimine önem verilmelidir. Çalışan elemanların yapmakta oldukları işlere bütünsel bakmaları ve sahip çıkmaları sağlanmalıdır. Çalışan elemanlar sadece kas gücü ya da beden gücü olarak düşünülmemeli, iş geliştirme sürecinde onların da görüş ve önerileri göz önünde bulundurulmalıdır.
Yöneticilerin sorumluluğu sadece günlük işleri yapmakla sınırlı bulunmamaktadır. Yöneticiler ayrıca işlerin geleceğiyle ilgili sürekli geliştirme ve yenilik arayışı içinde olmalıdır. Gelecek yıllarda karşılaşılacak rekabet ortamı ve başarı kriterleri bugünkülerden daha farklı olacaktır. Bu nedenle tüm çalışan elemanların yapmakta oldukları işlerde performanslarını artırmaları gerekmektedir. Özellikle genç nüfumuz ülke ekonomisine olumlu katkılar yapabilecek büyük bir potansiyele sahip bulunmaktadır.
Şirketler varlıklarını sürdürebilmek için uygun fiyatlarda daha nitelikli ürünler tasarlamak ve üretimlerini artırmak zorundadır. Şirketlerde yenilik yapmayı ve verimliliği artırmayı düşünmeyen bir tek eleman kalmaması konusu zorunlu bir hedef olarak benimsenmelidir. Dar görüşlü olmak, yenilik yapmayı sürekli ertelemek ve sadece bugün için çalışmak iyi sonuçlar vermemektedir. Yapılan işlerin ve üretim süreçlerinin gözden geçirilerek yeniden tasarlanması zorunlu olmaktadır. Topşumda bu duyguların tüm kesimler tarafından benimsenmesiyle daha olumlu sonuçlara ulaşabileceğimizi düşünmekteyim.