İyi pazarlar... Umarım tatil gününüzde sağlığınız, huzurunuz yerinde ulaştım size. Buralarda yoğun geçen bir haftayı size kısaca geçmek istiyorum, ilk haberim geçen hafta size bahsettiğim Amerika'nın en cesur ve pozitif kadınlarından Çiğdem Bostan'ın ameliyatı başarı ile geçti. Ve de başta enerjisi ile rahatsızlığı Allahın da rızası ile yeneceğini herkese gösterdi. Acil şifalar Çiğdem... Hazır rahatlamışken peşpeşe gittiğim 2 önemli sanat gösterisiyi naklediyorum size. İlki tesadüfen gittiğim ve de bitmemesini dilediğim "2 Cellos". Geçtiğimiz Cuma günü Unique Settings of New York'un has elemanlarından Egemen (Barlas) akşam 2 bileti olduğunu, kendilerinin gidemeyeceğini ilgimi çekeceğini bildiği için bana vermeyi düşündüğünü söyledi. Ben de bütün hafta gidemediğim Les Ballets de Montecarlo'ya biletim olduğunu ve de ayarlayabilirsem gidebileceğimi söyledim. Kısa keseyim, 2. Harika eventimi baleyi ertesi güne sarkıtarak pek de gönüllü olmadan Levent'i (Urhan) alarak adım adım dolaştım. Burası meğerse gittiğim en güzel 2, 3 salondan biriymiş... 'Beacon'. Her köşesini hayran hayran inceledim. Gösterinin başandan sonuna kadar gerek koltuğumda, gerek herkesle birlikte ayakta büyük bir coşku içinde, salondaki herkes gibi 2 Hırvat genci harikalar yarattıkları çellolarıyla ve de sonradan katılan dünyanın en büyük bateri ustalarından biri olan arkadaşlarını izledim. Meğer Egemen sayesinde öğrendiğim bu 2 delikanlı tüm dünyada tanınıyorlarmış. İstanbul'da Zorlu Center'da da sahne almışlar. Luca Sulic ve Stjepan'a inanın doyamadı kimse. Çellolarına inanılmaz bir şekilde hayat veren bu ikili yayınladıkları bir e cover ile milyonlarca hayran kazandılar. Ardından onları Elton John sahneye çıkmaya ikna etti ve bu 2 Çello üstadı için "Jimmy Hendrix'in canlı gösterisinden bu yana bana en çok 2 Cellos heyecan verdi" dedi
ULTRA MODERN CINDIRELLA
O coşkuyla ertesi gün, ki kışın en soğuk günüydü hemen evimin bitişiğindeki en iyi gösteri gtösteri merkezlerinden New York City Center'a gittim. Adından da anlaşılacağı gibi Fransa'nın ünlü Les Ballet De Montecarlo'nun 30. yıllarını kutlamak üzere NY'a yolladıkları 'Cendrillon' yani 'Cinderella'yı izledim, büyük bir heyecan ile. Ultra modern dekor ve giyim tasarımları ve de şahane dans üstadları ile harika bir gösteri izledik.
MODA HAFTASINA TÜRK İZİ
Geçen hafta NY'ta Türkiye'de yaşayan Numan Okuyan isminde bir modacının John Paul Ataker firması olarak hazırladığı defilesi yapıldı. Moda haftasında gerçekleşen gösteriye başkonsolos Ertan Yalçın, Herrick firmasından Barbaros Karaahmet ve de epey kalabalık bir ünlü ordusu katıldı. Moda haftasına renk katan gösteri çok ilgi gördü. Cüneyt Gürkan bu güzel eventte ön sıraladaydı. Firmayı yöneten kızkardeşi Kerime Ataker güzel bir ilki gerçeklestirdi. Tebrikler...
İZİ'CİĞİM GELMİŞ
Bu gün en mutlu günlerimden biri idi. Benim alışmadığım kadar çok süre uzak kaldığım Milano'da yaşayan kardeşimden yakın dostum İzi'ciğimin gelişi beni çok mutlu etti. Dostumun ilk arzusu uzun zaman yiyemedigi döner kebabı oldu... Arkadaşlarımdan sordum, yakınımızda "Aba Restoran'ı tavsiye ettiler. İlk kez gittim, tahmin ediyorum çok kez gideceğim. Hakan Erçenek'in yonetimindeki restoranda lebniden, cacık'a, tabule'den patlıcan salatasına, sigara böreğinden mücvere, döner kebaptan, tavuk ve et şişe, mantıdan Adana kebaba, keşküle künefeye kadar Türk mutfağının güzel yemeklerini güzel sunumlarla yiyebilirsiniz. Tertemiz servisi ile Manhattan'ın ortasındaki bu artı seviyedeki restoranı tavsiye ederim size.
OSCAR AKŞAMI GELDİ
Tabii ki arkadaşlarım İzi ile Giuseppe pek memnun kaldılar. Kaldıkları süre içinde her gün her gece her yere gideceğimizi söyledim. Ama pazar aksamı evdeyiz. Yemekler hazırlanacak, koltuklarda herkes yerlerini alacak veeeeeee Oscar töreni seyredilecek büyük bir heyecanla....