Dünya huzur sıralamasında, 162 ülke arasında 135'inciyiz, böyle bir haber vardı geçen gün gazetelerde okudunuz mu? Hemen anlatacağım detayları, çünkü haberi ülkedeki bütün ulusal gazeteler aynı cümlelerle verdi. Biri bile kendi başlığını koyma veya habere iki cümle de biz ekleyelim, habere başka bir gözle bakalım gayretine düşmemişti. Yaşasın internet gazeteciliği! Her neyse, Ekonomi ve Barış Enstitüsü araştırması sonucu olarak verildi haber. Peki, herkes bu enstitü hakkında bilgi sahibi mi? Olmadığını düşünüyor ve kısa bir açıklama yapıyorum, benim gibi meraklı ve her şeyin ayrıntısını bilmek isteyen canım okuyucum için. Ülkelerin ve bölgelerin barışçıl konumunu ölçen bir girişim olan Küresel Barış Endeksi, her yıl Avustralya merkezli Ekonomi ve Barış Enstitüsü tarafından yapılan araştırmalar sonucu belirleniyor. 2007 yılında 92. olan Türkiye bu yıl 135. oldu listeye göre. Dünyanın en huzurlu 20 ülkesinden 15'i Avrupa'da bu listeye göre. Avrupa ülkeleri arasında son sıradayız, bana sorarsanız bu liste pek de gerçekleri yansıtmıyor. Hiç Uzakdoğu'ya gittiniz mi? Japonya bana sorsalar, çok kaotik ve karışık bir ülke, son derece depresif de bir havası var. Şehirlerinden bahsediyorum ama kırsal kesimler pek sakin pek şahane olabilir. Para eşittir huzur gibi bir mantıkları varsa listeyi hazırlayanların, burada da aklıma şu soru takılıyor; o zaman Yunanistan nasıl oldu da 22 basamak birden yukarı çıktı? Tanıdığım bütün Yunan dostlarım ekonomik sıkıntıdan bahsediyor, haberlere baktığımızda ciddi bir kriz yaşadıklarına tanık oluyoruz. Euro'dan ayrılmaya çalışıyorlar bir yandan. Ege'nin öte kıyısında herkes geleceğinden endişeli. Çok huzurlu mu görülüyorlar Avustralya'dan bakınca? 2011 raporunda Türkiye Suriye ve İran ile birçok Afrika ülkesinin altında! Bu yıl Suriye en sonuncu. İngiltere ve Çin Cumhuriyeti arasında çok az fark var 'huzur' açısından, öyle mi? Yok bir şey bildiğimden değil merakımdan soruyorum.
Rapor mutlaka bilimsel verilere dayanıyor çünkü barış, huzur, ticaret, ekonomi, politika gibi faktörler göz önünde bulundurularak hazırlanıyor. Bir de 'huzur' kelimesi yanlış kullanılıyor, rapor dünyadaki en 'barışçıl' ülkelerin sıralanması esasına dayanıyor. Bilemiyorum, bu tür listelerde bir şeyleri yerine oturtamıyorum. Elbette savaş ve terörün kol gezdiği ülkelerde bir huzur veya barıştan söz edilemez. Ancak bana yine de çok politikler ve kayırmacı bir tutumları var gibi geliyor. Keşke imkan olsa da enstitüyü kuran Steve Killelea ile bir röportaj yapsam... Hatta bu röportajı bazı ülkeleri gezerek yapsam; sorsam sorsam sorsam...
Kendi huzur listem
5 yıl önce yaptığım mutluluk ve huzur bulma listem, halen geçerli aslında ama bir iki değişiklik yaptım, şöyle ki; ilk etapta Maldivler'de veya Bora Bora Adaları'nda ailemi ve yakın arkadaşlarımı ağırlayacağım 50 kişilik mütevazı bir tatil yapacağım (500 bin euro yeter sanırım). New York'ta her yere yakın, merkezi muhitte bir daire alacağım (7,5 milyon dolara bitiririm ev işini). En yakın arkadaşım Kim Kardashian ve Gerard Butler'ın da katılacağı (içecek ve kuruyemiş ikram edeceğim) Cunda Halk Plajı'nda ufak bir 'yaza merhaba' partisi düzenleyeceğim (1 milyon dolara olur galiba). Sarı lacivert bir Ferrari yaptıracağım (araba parasına kafam basmıyor, bir teklik yeter mi?). Anneme Daniel Day Lewis ile akşam yemeği (artık ne gerekiyorsa) organize edeceğim. Sokakta yaşayan hayvanlara 'Caprice Gold' tadında bir barınak sözüm var. Yayın Yönetmenim Şebnem Bursalı, en yakın kız arkadaşlarım, babam ve kardeşlerime Burj El Arab'ın SPA'sında sonsuz üyelik yaptırsam fena olmaz; kendime Cunda'nın tamamını alacağım ve uzayda, mümkünse en favori gezegenim Merkür'de hem de gerisingeri giderken ve Ahu Aysal'ın katılımıyla yapacağım sade bir balayı hayal ediyorum. Budur...