Bu hafta çok bilindik bir konuya değineceğiz.
Suya düşen telefonlar ve yapılması gerekenler.
Nasreddin Hoca eşekten düştüğünde, "Bana doktor değil, eşekten düşmüş birini getirin" demiş ya, bu biraz da ona benziyor. Aslında gerçekte yapılması gereken basittir. Ancak bu konuda öyle çok tavsiye veren olur ki, o basit yolu bir türlü yapamayız.
İnternette de inanılmaz bir bilgi kirliliği var. Bunları da deneriz ve sonunda akıllı telefonumuz çöpe gider.
Hepimiz akıllı telefon kullanıyoruz ve benim başıma gelen bu olay hepinizin başına gelebilir ki bazılarınızın da gelmiştir. Akıllı telefonlarınız bazen elinizden düşer, darbe alır, suya düşer, içine su kaçar.
Eskiden cep telefonlarının içi açılabiliyordu. Bundan 15 yıl önce bir Motorola telefonum vardı ve suya düşmüştü. Kapağı, pili, tuş takımı ve hatta ekranına kadar tüm parçalarını söküp içini kurulayıp temizledikten sonra 1 gün beklemiştim. Daha sonra telefonum açılmıştı. Ancak günümüz telefonlarıyla bu iş o kadar da basit değil. Tek başımıza üstesinden kesinlikle gelemeyiz.
5 DAKİKA HAVUZDA YÜZDÜ
Olay, benim başıma Balçova'da geldi. Havuza gittik, hazırlığımı yaptıktan sonra sıcağın da etkisiyle bunaldım ve bir an önce kendimi suya atmak istedim. Hızlıca havuza girdim ve yüzmeye başladım. Aradan 5-6 dakika geçtikten sonra su kaydıraklarına gitmeye karar verdik. Havuzdan çıktım ve yolda yürürken cebimde telefonumun olduğunu fark ettim. O an başımdan aşağı kaynar sular döküldü. Şok oldum. Telefonum kapanmıştı.
Tesisteki görevlilerden bir poşet ve bolca peçete istedik. Her yerini kuruladık ancak telefonun deliklerinden hala su çıkıyordu.
Bu noktada 'Silica gel' denen madde büyük önem taşıyor. Bu madde, eşyalarda nemi almaya yarayan küçük bir poşet. Çantalarda, ayakkabı kutularında hep görürüz. İçinde küçük kare beyaz bir poşet olur. Onun da içinde minik bilye gibi toplar vardır. İşte ona 'silica gel' deniyor ve nemi alıyor. O yoksa mecbur pirinç kullanacaksınız. Telefonu iyice kurulayıp bu silica gel ile birlikte poşete koyuyoruz ve içindeki havayı alıp vakumluyoruz. Hava kalmaması çok önemli. Bu şekilde uzun süre bekletmek de hata. Çünkü su içeride kuruyup oksitlenme ya da pas yapabilir.
Bir müddet beklettikten sonra telefon açılabilir ancak fazla uzun ömürlü olmaz ve bozulur.
Telefon kurumadan hemen bir tamirciye götürüp içini açtırmalısınız.
Ben de öyle yaptım.
USTA TAMİRCİ
Balçova Sevgi Yolu'nda Matrix GSM adında bir telefon tamircisine götürdük telefonu acilen. Bölgedeki en eski tamircilerdenmiş. Burada Bilgin Şentürk ile tanıştık ve durumu anlattık. Aslında fazla umudum yoktu, çünkü telefonu suya düşürüp çıkaranlar bile tekrar çalıştıramayabiliyor. Benimki ise en az 5 dakika suda kaldı.
Telefona bakıp, temizleyip, tamir olup olmayacağını bana söyleyeceğini iletti. Yaklaşık 2 saat sonra aradı ve "Telefonun her yerine su girmiş, ekran açılmıyor" dedi. Telefonu o gün orada bıraktım. Ertesi gün beni arayıp, "Telefonun şifresi nedir?" diye sorduğunda şok oldum. Telefonu tekrar çalıştırmayı başarmıştı.
Gerekli testleri yapacağını ve ertesi gün alabileceğimi söyledi.
Almaya gittim ve telefonum sanki hiç suya düşmemiş gibi elimdeydi.
Komple temizlendi, ekranı ve şarj girişi değişti. Bilgin Bey'e bir kez daha teşekkür ederim. Beni büyük bir dertten kurtardı.
Aslında yazının başında da belirttiğimiz gibi, yapılması gereken basit.
Hemen işi uzmanına bırakın. Eğer başınıza böyle bir olay gelirse, bu adımları izlemenizi tavsiye ederim...
BUNLARI ASLA YAPMAYIN!
Kurutma makinesi tutmak: Devreleri yakabilir
Süpürge ile suyu çekmek: İç aksama zarar verir
Pirinçte uzun süre bekletmek: Oksitlenme yapar Şarja takıp açmaya çalışmak: Kısa devre yapar