• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
İzmir tarımı için notlar 2 İSMAİL UĞURAL

İzmir tarımı için notlar (2)

ismail.ugural@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 01.08.2019, 00:00

Geçtiğimiz hafta 2013 yılında yüzlerce sektör temsilcisinin katkılarıyla hazırlanan 'İzmir Tarım ve Gıda Strateji Belgesi'nden söz etmiştim. Ve böyle gerçekçi ve somut bir çalışma ortada dururken, neden hâlâ bu konuda yeni arayışlara ihtiyaç duyulduğunu eleştirmiştim. Şimdi burada herhalde en büyük görev Tarım ve Orman Bakanlığına düşüyor.
İzmir İl Müdürlüğü o dönem üzerine düşeni yaptı ve stratejik bir projeye imza attı. Bundan sonra artık bu çalışmayı ele alıp, devam ettirmek Bakanlığa düşüyor. Tarım ve Orman Bakanı Dr. Bekir Pakdemirli'nin İzmir için gerçekten bir değer taşıyan söz konusu Strateji Belgesinden haberi olup olmadığını bilmiyorum ancak bu konunun üzerine gitmemiz gerekiyor. Aksi halde böyle bir proje niye hazırlandı?
Çok sayıda uzmanın aylarca üzerinde fikir yürüttüğü bölgenin tarım ve gıda geleceği hakkında yepyeni bir 'vizyon'u içeren bu değerli çalışmaya Bakan Pakdemirli'nin sahip çıkmasında büyük fayda var.

YOL HARİTASI BELLİ

Önceki yazımda özellikle vurguladığım gibi İzmir'de tarım ve gıda sektörünün geleceğini tasarlayan, bu çerçevede ortaya hedefleri tanımlanmış bir 'Yol Haritası' koyan 'Strateji Belgesi'nde ilin öncelikleri belirlenip teker teker analize tabi tutuluyor. Tekrar yazıyorum, ilk sırada 'Tarım Gıda Sanayi Teknoloji Entegrasyonu' yer alıyor. Bu çok doğal çünkü Türkiye'nin bu alanda gerek potansiyel gerekse performans yönünden en önemli bölgesinde şu hususun altı dikkatle çiziliyor; tekstil ve konfeksiyon, turizm, inşaat, madencilik, yazılım ve otomotiv gibi sektörler elbette ayrı ayrı önem arz ediyor fakat İzmir ekonomisinin geleceği tarım ve gıdadır. Niye derseniz, her şeyden önce bölgenin tarihi, ekolojik ve lojistik gerçekleri bu tespiti adeta size dayatıyor.

BÜYÜK SIÇRAMA HAMLESİ

Peki bu 'dayatma' nereden geliyor? Konuşalım.
Başta pamuk, üzüm, incir ve tütün olmak üzere tarım ürünleri ihracatının 19. yüzyılda geniş ölçüde yapılmaya başlandığını hep biliyoruz değil mi? Yine bu doğrultuda İzmir - Aydın ve İzmir - Kasaba demiryollarının inşa edildiğini de biliyoruz. Başka bir ifadeyle, İzmir ve çevresinin olağanüstü tarımsal potansiyel ve çeşitliliği lojistik yönden de desteklenerek tarih planında değerlendirilmiş oluyor. Şimdi asıl soruyu sorayım.
Bölgede 150 - 200 yıl önce tarım ürünleri ihracatı ile başlamış bir ekonomik süreç artık yeni ve büyük bir sıçrama hamlesini gerektirmiyor mu? Devam ediyorum...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA