Bir genç kız tecavüze uğruyor, mağdur olan o, tecavüze uğruyor çünkü. İstemediği bir olay gerçekleşiyor, kendi rızasının dışında cinsel ilişki yaşamaya zorlanıyor. Pek ine oluyor? Korunması, destek olunması, yaralarının sarılması gerekirken suçlanıyor. Yaşamı alt üst oluyor. Eski yaşamına geri dönemiyor. Yani evli veya nişanlıysa, koca ve nişanlısı tarafından terk ediliyor, ailesi onu dışlıyor. Artık o sevilmeyen, istenmeyen, geleceği olmayan bir kadın. Ve bir kez tecavüze uğradığı için herkes tarafından tecavüze uğranması bekleniyor. Bir bakıma o kadına topluk tarafından sunulan seçenek bu.
Şimdi bu doğru bir yaklaşım mı? Vicdanı olan bir insan bunu kabullenebilir mi? Ahlaklı, adalet duygusuna sahip olan biri bunu içine sindirebilir mi?
ROMANDAN DİZİYE
Ne var ki, vicdanlı, ahlaklı, hak ve adalet duygusunun yüksek olduğunu öne sürdüğümüz toplumumuz tecavüze uğrayan kıza yardım elini uzatmak yerine, bir tekme de o atmayı içine sindiriyor.
"Fatmagül'ün Suçu Ne?" de bu bakışı eleştirmek için Vedat Türkali tarafından yazılmış bir roman. Önce sinemaya uyarlandı, ardından dizisi çekildi.
Roman kahramanı Fatmagül'ün bir suçu yok. Hem de hiçbir suçu yok. Kimseyi kışkırtmıyor, kimsede gözü yok. Bir sevgilisi var, onunla evlenmeyi düşlüyor, bu nedenle onunla evlenmeden önce cinsel ilişkiye bile girmiyor.
Ama 4 erkeğin tecavüzüne uğruyor. Kimileri, gecenin köründe veya sabaha karşı, yani insanlar uyurken, tek başına sokaklarda dolaşmaması gerektiğini söyleyerek bunun hata olduğunu öne sürüyorlar. Bir kadın kendine sunulan sınırların dışına çıkarsa cezalandırılır denmek isteniyor. Kadın sıkıştırılıyor, yasaklarla sınırlandırılıyor, kurallara koşulsuz, şartsız biat etmesi isteniyor.
VİCDAN VE AKIL
Oysa herkes gibi Fatmagül'ün de sokağa istediği saatte çıkma hakkı var. Bu nedenle suçlanamaz ve başına gelenlerden sorumlu tutulamaz. Bir kadının sabaha karşı veya gece yarısı sokağa çıkması onun tecavüze uğramasını gerektirir mi? Başka bir deyişle erkeğin o kadına tecavüz etmesini haklı kılar mı? Erkekler bu kadar aciz, vicdansız, akıl ve muhakeme yeteneğinden yoksun, doğruyu ve gerçeği kavrayamayan insanlar mı? Sokakta tek başına dolaşıyor diye bir kadına tecavüz etmeyi erkeklik olarak mı görüyorlar? Belki o kadın sevgilisini uzaktan görmek yerine, hasta veya zor durumda olan yakınına yardım getirmek veya başka bir tehlikeden korunmak için evden çıktı! Çıkmaması mı gerekir, sokaklar erkeklerin diye?
Dizide de romanda olduğu gibi kadının yaşadıkları anlatılıyor. Mağdur olmasına rağmen suçlanması, hayatının alt üst olması, tecavüz edenlerin ise mazeretler yaratarak olaydan sıyrılmaya çalışmaları ve hayatlarına kaldıkları yerden devam edecek olmaları. Umarım diziyi seyredenler olayda kimin suçlu olduğunu anlar ve tecavüz, tecavüze uğrayan, tecavüz eden konularındaki bakış açılarını sorgular.