• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
BESİM KAZADO

Nur içinde yat Ferdi'm

besim.kazado@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 30.01.2013, 00:00
Canım arkadaşım, sana bu satırları yazmak o kadar ağır geliyor ki bana. Kendimi o aramızdaki neşeli, hisli, coşkulu sohbetlerin bitmediği, her zaman içimde de olsa devam edeceğini düşünerek bir nebze bile olsa kandırabilşyorum. Yaşgünlerimizi birer gün farklı olduğu için beraber kutlardık İstanbul'da, Bodrum'da... Seni çok ama çok arayacağım, kendi tarzımda anacağım.
Benim gibi tüm bir ülke unutmayacak seni. O kadar sakin, o kadar her polemikten uzak, o kadar kültürlü, bir o kadar da mütevazı idin sanki o ilklere imza atmış sanatçı değildin.
Bu yazıyı yazarken o kadar dağılmışım ki hani tarihlerde hata etmeyeyim diye internete girdim. Önüme çıkan ilk yazıyı bir çırpıda okuyayım dedim. Daha evvel okumuş gibi oldum, meğer seninle yaptığımız röportajmış. Sevgili Sacit Aslan yayınlamış, alttaki imzamı görünce ayıldım. O ne heyecandı, sanki sen Ferdi Özbeğen değildin, sanki sen o şöhretli arkadaşım değildin, sanki ilk defa bir gazetede söyleşin çıkıyordu... Bayram sabahı senin telefonunla güne başlamıştım. Röportajı okumuştun, neşe içinde idin, o ne heyecandı.

İLKLERİN ADAMI

Yaptığımız röportajdan alıntılarla, kısaca İzmirli severlerine seni hatırlatayım. Alsancak iskelesinin karşısındaki 1464 sokakta doğmuştun, 40 günlük İstanbul'a gitmiş, orada Şişli Terakki Vakfı'nda (yani benim aynı okulumda), ardından İzmir'e dönüp Özel Türk Koleji'nde öğretimine devam etmiştin. Hariciyeci olmak ümitleri ile İstanbul İktisat Fakültesi'ne gittin. Maalesef babanı kaybettin bu ara, çok sevdiğin anneciğini yanlız bırakamadın, hayaller bitti. İstidadın vardı müziğe, İzmir sana okul oldu. Gözde bar ve gazinolarda isminden bahsettirdin. Altın Mikrofon yarışmasında 110 kişi arasından 4. olmuştun. Ardından İstanbul. İlk Yeşilköy Çınar Oteli idi, ta 1972'ye otel kapanana kadar, sonra o meşhur her gece geldiğimiz Elmadağı'ndaki Sevillanas dönemi başlamıştı İdris Pehlivan'la. Gece yaşamında 'piyanist şantör' olayını başlatmıştın. Ardından şımdiki Maçka Swiss Otel'in yerindeki Fahrettin Aslan'ın 'Taşlık Şale'si. O ne devirdi, o ne şıklık, o ne çoşku idi. Bir sonraki Lalezar'a aynen yer ayırtmak olaydı.

30 ALBÜM ÇIKARDI
30 albüm 400'ü aşkın parçan ile milyonları fethettin. En heyecanlı konser dizin dediğimde "Şan Müzikholü'ndeki 60 kişilik Filarmoni Orkestra ile verdiğim konser dizisi" demiştin.
En sevdiğin arkadaşların Ali Poyrazoğlu, Mr. Cool, Asuman, Lusi, Fedon, Hilmi ben dahil daha niceleri kiminle dertleşeceğiz? En sevdiğin yer, Bodrum'daki dostların, sokaklar sensiz mi yankılanacak? O yıllarca ihanet etmediğin Caron Pour Homme'u kimde hissedeceğiz?
"Eski bayramlar?" diye sorduğumda, bana "O devir soğuktu, dedemle Hocazade camiine giderdik. Soğuk olduğu için de evler dolar taşardı. Ama şimdilerde sıcak mevsime geldiği için tatil yörelerinde insanlar" dedin. "Bayram anılarını anlat" dediğimde de beni gülmekten kırmıştın. Mahalleler o devirde bilhassa İzmir'de Levanten, Rum, İtalyan ve Müslüman olduğu için yabancılar ikram olur diye Müslüman bayramında Sicilya pizzası getirirlermiş. Ah be Ferdi şu an bile esprilerinle coşturuyorsun.
Konserleri sorunca 'Ya Besim, o dönemde bugünkü gibi konser biletleri gazoz kapağından çıkmıyordu. Ona göre insanlar şık ve sakin gelirlerdi, biz de ona göre konser verirdik' demiştin. Ferdi, senin için sahifeler yetmez, seni çok seviyorum, her zaman da öyle kalacak. Hep benimle, bizimle olacaksın. Nur içinde yat canım arkadaşım.


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI