İnsanlar birbirlerini sevip hoşlanınca mutlu olabilmek için evlenirler. Ancak evlilik yaşamında sıkıntılar ve sorunlar ortaya çıkınca da yine amaçla, yani daha mutlu olabilmek için boşanırlar. Aslında boşanmak da evlenmek gibi çok doğal bir olaydır. Klasik bir deyişe göre kötü bir evliliktense iyi bir boşanma daha iyidir. Her ne kadar böyle denilse de günümüzde insanların çoğunluğu ya boşanma olayının getireceği sorunlar ya da çocuklar için, kalben boşandığı halde resmen boşanamıyor. Zaten boşanma süreci de genellikle çok zor bir durumdur. Evlenmek nikah dairesinde mutlu ve eğlenceli bir olaydır. Ama boşanma mahkemelerde gerçekleşen belalı ve çileli bir işkencedir. Boşanmak için avukatlara para dağıtırsınız ama yine de boşanmak hakimin keyfine kalmıştır. Laf aramızda insanlar da sorunlar yaşamadan boşanmayı başaramaz. Yaşanan sorunlar nedeniyle maddi ve manevi olarak etkilenmemeniz mümkün değildir. Ancak boşanma sürecinden en çok çocuklar etkilenir.
İNTİKAMIN ACI YÜZÜ
Çocuklar boşanmanın kalben gerçekleşip resmen gerçekleşmediği aşamadaki tartışma ve kavgalardan fazlasıyla etkilenirler. Bu aşamada insanlar, çocuklarının kendi tarafını tutmasını ve diğer eşten nefret etmesini isterler. Kocasından dayak yiyen bir kadın çocuklarını kendisine dert ortağı yaparak kocasını kötüler. "Ben bu dayağa çocuklarım için katlanıyorum" der. Çocukların babadan nefret etmesi, intikamın acı bedelidir. Ancak daha sonra kız çocuğu, babasına duyduğu olumsuz duyguları tüm erkeklere yöneltebilir. Babası gibi olacağı düşüncesiyle tüm erkeklerden uzaklaşabilir ve giderek cinsel kimliğine yabancılaşabilir. Aynı şekilde babasından nefret ettirilen bir erkek çocuğu da baba gibi olmama eğilimiyle erkek gibi olmamaya yönelebilir.
Daha seyrek olmakla beraber boşanma sonucu çocuklar babayla birlikte kalabiliyor. Diyelim ki anne başka bir erkek yüzünden evi terk etmiş olsun. Kız çocuğunun anneden nefret ettirilmesi, anne gibi olmama eğilimine neden olabilir. Veya babanın yanında kalan erkek çocuğu da kötü anneden nefret ettirilebilir. "Erkek çocuğunun ilk aşkı annesidir" söyleminden yola çıkarak erkek çocukları, kendisini terk eden anneyi asla affetmeyebilir. Annesine olan nefretini, büyüdüğünde tüm kadınlara yöneltebilir. Kadınları kötü ve güvenilmez olarak gören böyle bir erkek ya kadınlardan olabildiğince uzak durur ya da annesinden alamadığı intikamı tüm kadınlardan almaya çalışır. Olabildiğince fazla kadınla ilişki kurar, yani onları sadece cinsel olarak kullanır.
KENDİNİZİ SEVİYORSANIZ
Elbette her boşanma olayından çocuklar mutlaka olumsuz etkilenecektir diye bir kanun yoktur. Önemli olan nasıl boşandığınızdır. Eğer akıllı uslu ve medenice boşanabilirseniz, çocuklarınızın bu olaydan ruhsal olarak etkilenmemesini sağlayabilirsiniz. Boşanmış aile çocuğu eşittir problem çocuk deyişi illa da doğru değildir. Eğer kendinizi ve çocuğunuzu gerçekten seviyorsanız bunu başarmak hiç de zor değildir.