Gotik sinema, yalnızca bir korku türü değil; aynı zamanda görsel şiirselliği, psikolojik derinliği ve zaman dışı melankolisiyle sinema tarihinde özel bir yer tutar. Genellikle büyük, karanlık malikânelerde geçen; hayaletler, yasak aşklar, delilik ve ölüm temalarıyla örülü bu filmler, izleyiciyi hem büyüler hem de ürpertir. 19. yüzyıl edebiyatından beslenen gotik estetik, beyazperdede her dönemde farklı bir yüzle karşımıza çıkmıştır. Kimi zaman sessiz sinemanın gölgelerinde, kimi zaman modern yapımların görkemli atmosferinde... Bu yazıda, sinema tarihinin en etkileyici gotik yapımlarına göz atıyor; karanlığın içindeki estetiği keşfe çıkıyoruz.
THE MUMMY
1890'LI yıllarda İngiliz arkeologlardan oluşan bir ekip, Prenses Ananka'nın el değmemiş mezarını keşfeder; ancak yanlışlıkla Baş Rahibinin mumyalanmış bedenini hayata döndürürler. Üç yıl sonra İngiltere'de, aynı Mısır dininin bir takipçisi; kutsal geçmişi yağmalayanlardan tüyler ürpertici bir intikam almak için mumyayı serbest bıraktığında ise pek çok insanın yaşamı bir kaosa sürüklenecektir.
THE REVEN
DR. Vollin, işkence aletlerine karşı hastalıklı bir takıntısı olan zeki ama dengesiz bir cerrahtır. Bir otomobil kazasında yaralanan sosyetik güzel Jean Thatcher'ın hayatını kurtarmasının ardından ona giderek daha fazla artan bir ilgi duymaya başlar. Bu ilgisi takıntıya dönüşür.
DRAKULA
TRANSİLVANYALI vampir Kont Dracula, saf bir emlakçıya boyun eğdirerek, Londra'da bir malikaneye yerleşir. Burada gündüzleri tabutunda uyuyan Dracula, geceleri ise kanlarıyla beslenebilmek için potansiyel kurbanlarını arar. Ancak bir kurbanının dostları, kendisine "dur" demek için ellerinden geleni ardlarına koymayacaklardır.
KORKUNÇ EV
PHİLİP Winthropi nişanlısı Madeline Usher tarafından aile evine misafirliğe çağrılır. Varlığı, özellikle Madeline'in erkek kardeşi Roderick tarafından hiç hoş karşılanmamaktadır. Roderick, Usher'ların kalıtsal fiziksel kusurlardan muzdarip olduğunu ve lanetlendiğini Philip'e açıklar. Madeline'in Winthrop'la evlenmesinin de bu laneti devam ettireceği söylenmektedir. Çok geçmeden Usher'ların evinde uğursuz bir şeylerin döndüğü anlaşılacaktır.
SAPLANTI
Genç bir kadın, bilinmeyen bir nedenle ailesini terk etmiştir. Eşi bu bilinmeyen durum hakkındaki gerçeği öğrenmeye karar verir ve kendisini terk eden eşinin peşine düşer. İlk başta, başka birisi için terk edildiğinden şüphelenir. Ancak yavaş yavaş, eşiyle ilgili; aralarındaki ilişkinin boyutlarını aşan tuhaf olaylar keşfetmeye başlar.
RELIC
Yaşlı bir kadın olan Edna açıklanamaz bir şekilde ortadan kaybolduğunda, kızı Kay ve torunu Sam, ailelerine ait ve çürümeye terk edilmiş olan kır evine koşarlar ve onun yokluğunda evin her yerinde görülebilen ve kademe kademe güçlenen bunama hastalığına dair ipuçları bulurlar.
HIS HOUSE
Göçmen bir çift, savaşın harap ettiği Güney Sudan'dan kaçmak zorunda kalır. Ancak daha sonra, normal görüntüsünün altında gizli bir kötülük bulunan bir İngiliz kasabasına taşınmalarının ardından yeni hayatlarına uyum sağlamakta zorlanmaya başlarlar.
MOTHER
Cennet gibi görüntüsü ile yemyeşil ama vahşi bir ormanla çevrelenmiş düzlük bir çayırda, yakın zamanda yanarak yerle bir olmuş ancak özveriyle restore edilmiş tenha bir malikane bulunmaktadır. Bu malikanenin sahibi olan ve inzivaya çekilen bir çiftin ilişkileri, evlerine gelen davetsiz misafirlerce sınanacak, bu esnada huzur içerisindeki yaşamları da tehdit altına girecektir.