20. yüzyılın son dönemecine girilirken bütün dünyada değişim rüzgarları esti.
İzmir Ticaret Odası'nda da önemli değişiklik oldu. İçinde yaşanılan ve ticaret yapılan İzmir şehrinin o günkü ve gelecek 15 yıldaki ekonomik-sosyal sorunlarının saptanması, çözüm önerilerinin üretilmesini amaçlayan "stratejik plan" çalışmaları başlatıldı.
15 yıllık bir zaman periyodunu kapsayan çalışmanın, 1992- 1995 yıllarını içine alan birinci aşaması, İzmir'in ekonomik yapısında "Yapısal Dönüşümün Başlaması Dönemi" olarak isimlendirilir.
1995-2002 yıllarını kapsayan ikinci aşamada "İzmir'in Kalkışa Geçişi" öngörülür. Üçüncü ve son aşamada ise İzmir'in bir "Dünya Kenti" olması için gereken önlemler yer alır. İzmir'in ticaret yaşamında büyük önem taşıyan ve çok sayıda oda üyesinin faaliyette bulunduğu tarihi Kemeraltı çarşısının yeniden canlandırılması ve eski günlerine kavuşturulması için odanın öncülüğünde "Kemeraltı Günleri" başlatılır. Etkinliğin birincisi 21-23 Eylül 1993, ikincisi de 20-25 Eylül 1994 tarihlerinde düzenlenir.
BİLİM KURULU OLUŞTURULUR
90'lı yıllarda yayın ve panelkonferans- sempozyum-etkinlik çalışmalarında da büyük artış görülür. Bilim Kurulu oluşturulur.
1990'lı yılların ikinci yarısında İzmir Ticaret Odası'nın gündeminde yer alan başlıca konu İzmir'de bir Menkul Kıymetler Borsası'nın kurulması olmuştur.
Ege Menkul Kıymetler Borsası; KOBİ'lerin, İzmir'in ve Ege'nin kaldıracı olacaktır. İzmir Vadeli İşlemler Borsası(İZVİP) ile birlikte; ülkemizin ilkler kenti olan İzmir'de yeni açılımlar yaratacağı ve kentin, bölgenin dünya ile bütünleşmesinde entegre bir proje oluşturacağı düşünülüyordu.
1990'lı yıllarda İzmir'in ticaret yaşamına damgasını vuran "çok ortaklı şirketler" modelinin oluşumunda, İzmir Ticaret Odası'nın öncülük misyonu vardır. İTO'da milli eğitime destek vermek için harekete geçti. Bütçeden 100 milyar lira ayrıldı. Altındağ Serintepe adresinde okul inşaatı başlatıldı.
İZMİR'İN ALDIĞI PAY AZALIYOR
çekiyormuşçasına, kentin Türk ekonomisi içindeki payının azalması ilginçtir. Dönemin gazeteleri bu konuda "İzmir dürüstlüğünün cezasını çekiyor" başlığını atmaktadır. İzmir'in ödediği vergiler yüzde yüz oranında artarken; kamu yatırımlarından aldığı pay, devlete ödediği vergilerdeki artışın çok altında kalmıştır.
İzmir'in Türkiye ekonomisi içindeki payı 1925'li yıllarda yüzde 25 iken, 90'lı yılların sonuna doğru bu rakam yüzde 8.5'lara inmiştir.
Türkiye koşullarının getirdiği bu misyonu ve görevi, İzmir Ticaret Odası yönetimi de değişik dönemlerde üstlenmiş ve gereği için seferber olmuştur. 1990'lı yılların sonlarına doğru, İzmir'in ekonomik ve ticaret yaşamında bir çözülmenin, gerilemenin yaşandığı bir gerçektir. Bu süreçte, İzmir'le, Ege'yle birlikte anılan birçok bankanın ve büyük sınai, ticari kuruluşun merkezlerinin İstanbul'a taşındığını görüyoruz.
İZMİR EKONOMİ ÜNİVERSİTESİ
2000'li yılların başında İzmir Ticaret Odası'nın gündeminde yer alan ve tüm çalışmalarında en çok yer verilen konuların başında İzmir Ekonomi Üniversitesi vardır.
Dünya ve Türkiye 21. yüzyıla girerken, İzmir Ticaret Odası aydınlık bir geleceğin eğitimden geçtiğinin bilinciyle, vakıf üniversitesi kurma girişimini başlatır. 2000 yılının daha ilk günlerinde İTO yönetiminin ve meclisinin gündeminde üniversite konusu vardır.
GELECEĞİN İZMİR'İ VE İTO
İzmir Ticaret Odası, bütün yönetim organlarıyla, kadrolarıyla, çalışanlarıyla, kendisini odanın geleceği ile birlikte İzmir'in, Ege'nin ve hatta Türkiye'nin geleceğinden de sorumlu tutmaktadır.
İTO DÜNYAYA AÇILIYOR
Bu dönemde ülke dışına çok sayıda seyahat gerçekleştirilmiş, incelemeler ve ekonomik ilişkiler kurma çalışmaları yapılmıştır.
Yine bu kapsamda pek çok ulusal ve uluslararası fuara katılınmıştır. İTO her dönemde Avrupa Birliği sürecini desteklemiş, Türkiye ekonomisinin dünya ekonomisi ile bütünleştirilmesine destek vermiştir. İzmir Ticaret Odası'nın dışarıya açılma çalışmalarında, Ege'nin karşı kıyısındaki adalar ve Yunanistan'daki odalarla ilişkiler önemli bir yer tutar. Marmara depremi ülkemizin ekonomik-sosyal ve toplumsal yaşamında önemli izler bıraktı. Deprem dönemlerinde İzmir Ticaret Odası, pek çok sivil toplum kuruluşu gibi toplumsal görevlerini duyarlılıkla yerine getirdi. EXPO 2015-2020 adaylıklarında başrolde yine İTO vardı.