Giriş Tarihi : Son Güncelleme :
Yapılan hazırlık sonucunda depremin yarattığı enkaz, Pleiades ve WorldView-2 (WV-2) uyduları aracılığıyla yaklaşık 700 kilometre uzaklıktan görüntülendi. Uzaydan alınan görüntü kayıtları, depremde 17 binanın yerle bir olduğu Bayraklı'daki yıkımı ve Seferihisar'da denizin yükselmesi sonucu meydana gelen kısmi tsunaminin yarattığı etkiyi gözler önüne serdi.
11 kişinin yaşamını yitirdiği, 7 kişinin kurtulduğu Manavkuyu Mahallesi'ndeki Yağcıoğlu Apartmanı'nın enkazı da görüntülerde yer aldı. 9 kişinin öldüğü, 13 kişinin kendi imkanlarıyla ya da ekiplerin desteğiyle kurtulduğu Manavkuyu Mahallesi'ndeki yan yatan Yılmaz Erbek Apartmanı'nın arama kurtarma çalışmaları sırasında yıkılmaması için vinçlerle desteklendiği görüntülere yansıdı.
ENKAZ ALANLARINDAKİ HUMMALI ÇALIŞMALAR VE HAREKETLİLİK DİKKATİ ÇEKTİ
Öte yandan kayıtlarda, AFAD tarafından acil barınma ihtiyacının karşılanması amacıyla evi yıkılan depremzedeler, hasarlı apartmanlarda yaşayanlar ve evlerine giremeyen vatandaşlar için bölgede kurulan çadır kentler ve deprem sonrası için belirlenen toplanma alanları görüntülendi.
UYDU KAYITLARI TALEP EDEN İLGİLİ KURUMLAR VE ARAŞTIRMACILARLA PAYLAŞILDI
Afetin yaralarının sarılması, deprem bölgesinde barınma ve yardım planlamalarının yapılması için görüntüler, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Türk Kızılay ve İTÜ ile bölgede çalışma yapan araştırmacıların talebi üzerine UHUZAM web servisi üzerinden paylaşıldı.
EN YAKIN ZAMAN DİLİMİNDE GÖRÜNTÜ ALMAK İÇİN ACİL DURUM PLANLAMASI YAPILDI
İTÜ UHUZAM Müdürü ve İnşaat Fakültesi Geomatik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Elif Sertel, AA muhabirine, merkezin 2000 yılından beri faaliyetlerini sürdürdüğünü, 2009'dan bu yana ise çok daha aktif şekilde projeler ve afet durumları için görüntü, tematik harita, rapor gibi bilgiler ürettiklerini anlattı.
Çalıştıkları uyduların "yer gözlem uyduları" olarak tanımlandıklarını ve yerden yaklaşık 700 kilometre uzaklıkta olduklarını aktaran Sertel, uyduya ne zaman, hangi bölgeyi alacağını söylemek ya da aldığı veriyi yere çekmek için yer istasyonlarının gerekli olduğunu, uydu fırlatıldıktan sonraki en önemli görevin yer istasyonlarınca yapıldığını, bu anlamda UHUZAM'ın Türkiye için önemli olduğunu söyledi.
"Çalıştığımız farklı uydular var. Programlamaları Airbus'ın Pleiades isimli uydularına gönderdik. Depremin ertesi günü alanın görüntüsünü aldık. Buna ek olarak Maxar firmasının WV-2 adlı bir uydusu var, onlarla da iletişime geçtik. Aynı gün onlar da uydu görüntüsü aldılar. Bu uydu görüntülerinin hızlı bir şekilde ilk düzenlemelerini yapıp web servisimizde hazır hale getirdik. Bir taraftan da dijital posterler hazırladık."
"Bu şekilde yaklaşık 600'er kilometrekarelik 2 alan için programlama girdik ve oralardan veri aldık. 600 kilometrekarelik bir alandan uydunun görüntü alması 4 saniye. Bunu yer istasyonuna indirmemiz birkaç dakika sürüyor. Sonuçta çok büyük bir alanın görüntüsünü maksimum 20 dakika içerisinde almış olduk." bilgisini verdi.
Uyduların bakış açılarının önemine işaret eden Sertel, "Pleiades uydusu, dik açıyla daha çok çatıları görecek şekilde görüntüler aldı. WV-2 uydusu ise daha eğik baktı, 33 derece perspektiften görüntü aldı. Görüntüler, binaların kat sayılarının belli olabileceği nitelikteydi. Bu anlamda 2 farklı açıdan görüntü almanın avantajını kullandık. Binayı hem tepeden hem yandan görebilmek için açı farkını bilerek tercih ettik." diye konuştu.