Yazarlardan Göztepe - Beşiktaş maçı yorumları!

MAÇ SEÇMEYİNCE | ERTEM ŞENER Beşiktaş Beşiktaş gibi oynadı. İki sezondur şampiyon olduğunu hatırladı! Bunun sebepleri vardı tabi; Şenol Güneş için ben dahil 'yardımcıya ihtiyacı var hem de çok iyi bir yardımcıya. Yeni bir Tamer Tuna'ya' demiştim. Böylesine eleştiriler Şenol hocayı olumlu anlamda etkileyince öğrencisinin karşısında daha da motive oldu. Kaç maçtır saha kenarında çakılı duran Şenol Güneş en az futbolcuları kadar koştu adeta! Sürekli direktifler verdi. Tuna'ya kaybetmesi kendisi açısından hoş olmazdı tabi. Farkındaydı hoca. Göztepe'nin 'Arjantin tribünlerini anımsatan' muhteşem atmosferi de Beşiktaşlı futbolcuları maça daha çok bağladı. Şampiyonlar ligi havasını yaşadılar. Fabri'den Pepe'ye, Pepe'den Quaresma'ya, Tolgay'a, Atiba'ya, Tosiç'e, Gökhan'a, hepsine yaradı dün geceki ortam. Beşiktaş 'aynaya baktı' kim olduğunu hatırladı. Ligde çok fazla motive olamayan, tırnak ısırtan takım İzmir'de kendine geldi. İlk yarıda Babel kötü başladı ama soyunma belli ki devre arasında Şenol Güneş ufaktan bir kulak çekmiş. Uyarıyı dikkate alan Babel soyunma odasından attı 2.golü. Jardel'i hatırladım Babel deplasmanlarda Beşiktaş'a ilaç oluyor! Cenk kolayı zora sokuyor ve herkesten çok kendi sinirleniyor yaptıklarına. Kolayı denediği zaman zaten kendi gibi oynuyor ve Babel ile omuz omuza havalara uçuyor. Gol perdesini açan Talisca'nın gol vuruşu Jardel'i hatırlattı. Talisca'nın kulağı çekilince anladı formanın ne kadar pahalı olduğunu. 'Şakası yok bu hocanın' der gibiydi maç boyunca. Aradı Beşiktaş hep. Bıkmadan, usanmadan, sıkılmadan, yeter demeden aradı. Golü yedikten sonra da kimse demedi 'bu maç döner mi' diye? Sezon başından bu yana neredeyse tüm deplasmanlarda zorlanan siyah beyazlılar Göztepe karşısında 55.dakikada 3 farklı bir skor yakalamıştı. Maç seçmeyen Beşiktaş bu ligde kaybetmez! Başta Şenol Güneş'in herkesten çok istemesi, futbolcuların lige de şampiyonlar ligi gözüyle bakması 3 puanı getirdi. Usta çırağına acımadı, boynuz kulağı geçmedi. Beşiktaş açısından video hakem uygulaması hemen başlamalı. Başlasın ki hak yerini bulsun. KARTAL KANATLANDI | SİNAN VARDAR Öncelikle Göztepe'yi Süper Lig'de görmek çok güzel. Bornova'da güzel bir atmosfer vardı. Ev sahibi ekip 14 yıl sonra karşılaştığı Beşiktaş karşısında belli ki galibiyet için çıkmıştı. Sarı-kırmızılı ekibin ilk dakikalardaki baskısına Beşiktaş çok erken bir golle yanıt verdi. Beşiktaş şunu gösterdi Göztepe'ye; kontrolsüz güç, güç değildir! Beşiktaşlı futbolcular Talisca'nın erken golüyle rahatladı ve özellikle rakip orta sahada rakibine iyi bir baskı uyguladı. Ancak doğrusunu söylemek gerekirse Siyah-Beyazlı takım savunmada dağınık bir görüntü çizdi. İlk devrenin en iyi isimlerinden biri Beşiktaş'ın bu sezonki en başarılı futbolcularından olan kaleci Fabri'ydi. İspanyol kaleci Göztepe'nin 3 net gol pozisyonunda kalesinde devleşti. Hoşgeldin Talisca Beşiktaş Teknik Direktörü Şenol Güneş belli ki Göztepe maçına futbolcularını çok iyi konsantre etmişti. İlk devrenin sonlarına doğru; taç çizgisinde Cenk Tosun'a öyle bir 'Koş' diye bağırdı ki Şenol Hoca; inanın ben oturduğum yerden kalkıp topa hamle yapacaktım. Şenol Hoca'nın yenen golden sonra Medel'i sağ kanattan alıp Necip'i o bölgeye sürmesi, Şilili oyuncuya 'Senden sağ bek olmaz' mesajı önemliydi. Beşiktaş'ın dün en etkili isimleri Ryan Babel ve yeniden ilk 11'e dönen Talisca'ydı. İki futbolcu birer asist ve gol birer golle 3 puanın baş mimarları oldu. Aramıza yeniden hoşgeldin Talisca... Kara Kartal Avrupa ve Türkiye'de yoluna emin adımlarla yürüyor. Beşiktaş, Şampiyonlar Ligi'nde topladığı 10 puanla belli ki rahatlamış ve artık ligi de önemsiyor. Alanyaspor ve Göztepe gibi önemli deplasmanlarından alınan 6 puan uzun vadede Beşiktaş'ın çok ama çok işine yarayacak. Göztepe Teknik Direktörü Tamer Tuna gelecek vaaden genç hocalarımızdan biri. Tamer kardeşim iyi bir takım kurmuş. Ligde çok can yakıyorlar ve yakmaya da edecek gibi. GÜNEŞ'İN DÖNÜŞÜ! | ZEKİ UZUNDURUKAN Göztepe, Beşiktaş karşısında maça önde baskı ile başladı. İlk 10 dakikada üç gol pozisyonuna girerken, Fabri çok iyi kurtarışlar yaptı. Tam herkes Göztepe'den gol beklerken; Talisca, Babel'in uzun metrajlı ortasına inanılmaz bir kafa vuruşu yaparak topu ağlara gönderdi. Talisca'nın, bu ortanın gelişi sırasında aldığı pozisyon ve vuruş ustalığı tam anlamıyla jeneriklikti. Göztepe'nin Beşiktaş karşısında iki büyük silahı yoktu. 11 gollü Jahovic cezalı, Scarione de sakattı. Bu oyuncuların yerine Tamer Tuna'nın görev verdiği Ghilas ve Gouffran da etkili bir oyun ortaya koydu. Gouffran'ın bir şutunda top direkte patladı. Ghilas golünü attı. Göztepe iyi bir takım, özellikle ilk yarıda çok da etkili bir futbol ortaya koydu. Hatta 3-0 geriye düşmelerine rağmen çok hızlı ataklar geliştirdiler. Ama Beşiktaş'taki kadro kalitesi, dünkü maçı koparıp aldı İzmir ekibinin elinden. İlk golün asistini yapan Babel, ikinci yarının başında kendi ürettiği pozisyonda golünü de yazdı. Babel bu sezon müthiş top oynuyor. Golleri, asistleri ve takım oyununa katkısı ile en az Quaresma ve Cenk kadar da önemli bir yıldız. Cenk Tosun'un golünden sonra Beşiktaş, oyunu rölantiye almak istedi ama Göztepe'nin Ghilas ile golü geldi. Ardından tekrar rakip kaleye yüklenen bir Beşiktaş izlemeye başladık. Hafta içinde Şampiyonlar Ligi'nde çok zor bir Monaco maçı oynamasına rağmen dün Beşiktaş'ı çok enerjik buldum. Siyah-beyazlılar, İzmir'den galibiyet ile dönerek zirve yarışındaki iddiasını sürdürdü. Beşiktaş, şampiyonluk yarışında yavaş yavaş gaza basmaya başladı. Emek, alınteri, takım bütünlüğü, inanmışlık ve kazanma azmi... Dünkü maçta Beşiktaş'ta bu saydıklarımın hepsi fazlasıyla vardı. Ve en önemlisi Şenol Güneş çok formdaydı. Futbolda bu kadar artı unsur bir araya gelince, galibiyet de skor tabelasına nakış gibi işleniyor... Hıncal Uluç'a kulak vermiş olmalı Bizim mesleğimizin duayeni Hıncal Uluç, A Spor'daki '90 A' programında Şenol Güneş ile ilgili olarak 'Şenol Güneş mutsuz. Jilet gibi şık giyimi ile kenarda maçı 90 dakika maçı yaşayan, Şenol Güneş'ten bu sezon eser yok' demişti. Şenol Güneş; sürekli kendini geliştiren, eleştirilerden dersler çıkaran, dün yaptığını bugün beğenmeyecek kadar yeniliklere açık usta bir teknik adam... Demek ki Şenol Güneş de bu programı izlemiş ve Hıncal abinin eleştirilerini dikkate almış. Dün Şenol Güneş, gerçekten çok şıktı. En önemlisi ise 90 dakika hiç oturmadan takımını kenardan yönetti; maç 3-0'ken bile futbolcularına talimat yağdırdı Şenol hoca... Tamer Tuna'nın da hakkını teslim edilim. Tamer hoca da güzel giyinmişti dün. Teknik adamlar, koskoca camiaları temsil ediyorlar, şık giyinmek zorundalar. Kenarda beden eğitimi hocaları gibi eşofman ile durmaları yakışmıyor. Üçüncü bölgede en etkili takım Beşiktaş Şampiyonluk yarışı veren takımlar içinden en etkili hücum silahları Beşiktaş'ta forma giyiyor. Kim bunlar? Quaresma, Babel, Talisca, Cenk Tosun... Hem Şampiyonlar Ligi hem de ligde Kartal'ı uçuruyor bu isimler. Fenerbahçe'de Van Persie geldiği günden beri ortalarda yok. Valbuena dışında yaratıcı bir oyuncu yok sarı-lacivertlilerde. Galatasaray'da Gomis muhteşem oynuyor. Belhanda da tam bir maestro. Ama Cimbom'da Beşiktaş'taki kadar yaratıcı oyuncu yok. O yüzden Beşiktaş, 5 puanlık farka rağmen en az Galatasaray kadar iddialı yarışta... ZİRVE YÜRÜYÜŞÜ | TURGAY DEMİR Biri usta, diğeri deyim yerindeyse çırak; Şenol Güneş ve Tamer Tuna… Beşiktaş bildiğimiz oyununu oynadı, Göztepe de asla katı savunma yapmadan Beşiktaş'a kafa tuttu. İlk dakikalarda pozisyon da buldular. Beşiktaş'ta beş oyuncunun sakatlığı vardı, sağlık ekibi hepsini (bazıları iğneyle) oynayacak duruma getirmeyi başardı, Şenol hoca da, Adriano, Tosic, Gökhan Gönül, Atiba ve Tolgay'ı birlikte sahaya sürdü. İlk bakışta 'Yeni sakatlıktan çıkmış beş oyuncu risk' diyebilirsiniz ama Güneş bu riski aldı. Çünkü liderlik yürüyüşünün bu Göztepe maçından başlayacağını biliyordu. Şampiyonlar Ligi'nde kafası rahatlamış olan Beşiktaş maçın ilk dakikalarından itibaren rahat ve özgüvenliydi. Göztepe'nin iyi oynadığı dakikalarda Talisca'nın attığı bir gol var ki tüm yazıyı o gol üzerine kursak az kalır. Soldan ve dıştan gelen yumuşak bir topa, ceza sahası dışından koşarak sıçrayan Sambacı meşin yuvarlağı kafayla direğin dibine bıraktı. Avladığı kaleci de öyle sıradan biri değil Portekiz Milli Beto. Müthiş bir goldü. Birçok futbolcu o topu, oraya eliyle atamaz Talisca kafayla attı. Liderliği bırakır Ardından Babel bildik hareketleriyle göstere göstere topu filelere gönderdi, sonra da Tosun Paşa sahne aldı. Maç daha büyük farka gidebilirdi ancak 3-0'dan sonra Beşiktaş maç bittiği gibi oynamaya başlayınca Göztepe oyuncu değişikliklerinin de etkisiyle canlandı. Ghilas'la (ofsayt pozisyonundaydı) attıkları golle daha bir direnç kazandılar. Güneş, Tamer Tuna'nın hamlelerine, Medel, Necip değişiklikleriyle karşılık verince maç yine dengeye geldi. Göztepe baskı kurduğu dönemde ikinci golü bulabilse Beşiktaş güle-oynaya kazanacağı maçta sıkıntı yaşayabilirdi. Futbol laubaliliği kaldırmaz. Uzatmayalım, zirve yürüyüşü başladı. Galatasaray, Başakşehir'e puan kaybettiği anda muhtemelen liderliği Vodafone Park'ta bırakacaktır. SOYUNMA ODASINDA KAZANDI | RIDVAN DİLMEN Çok zordur Şampiyonlar Ligi ile birlikte lige adapte olmak. Güneş her şeyi isteyen bir teknik adam. Çarşambadan pazara çok fazla rotasyon yapma şansı da olmadı. Ama oyuncu grubunun kendisine iyi bakmak zorunda olması da Avrupa'yı avantaj haline getirebilir. Bir de Galatasaray'ın galibiyetinin ardından Başakşehir'in de kazanması Beşiktaş için maçı olmazsa olmaz hale getirdi. Zaten Güneş de kontrollü oyundan çok 4 forvetli, Babel-Talisca-Quaresma- Cenk ile ofansif bir anlayışla çıktı maça. Oyuncuların karakterleri çok önemli. Ben şu duyguyu çok severim. 90+2'de Adriano aldı götürdü ve vurdu ama golü atamadı. Önce üzüldü sonra deparla geri döndü. Gol atmak istemesi ayrı ama bu oynama arzusu çok önemli. İki maçın teknik adam açısından bir farkı da vardı. Monaco maçında Güneş'in Talisca'yı kesmesinin tek sebebi 1 puanın yetmesi idi. O maçta Oğuzhan-Tolgay-Atiba ile oynadı Güneş. G.Saray ve Başakşehir'in kazanması ile benim puan kaybına hiç tahammülüm yok dedi ve öyle çıktı maça. Bugün ligdeki takımlara baktığımızda yüzde 70'i ofansif oynamaya çalışıyor. Göztepe kendi sahasında çok gol yese de gerçek bir deplasman. Muazzam bir taraftarı var. Ayrıca zemine de alışıklar. Beşiktaş ilk kez bu zeminde oynadı hatta idman bile yapamadılar. Zeminde problem yaşadılar. Sonuçta ofansif oynayan bir Göztepe'ye karşı zaten hücum anlayışı olan Beşiktaş önemli bir galibiyet aldı ve 'Bu işte varım' dedi. Galatasaray'dan bir deplasman fazlası var Beşiktaş'ın...Beşiktaş 6 deplasmana çıktı Galatasaray 5 tane.. Şimdi milli arada bazı futbolcular dinlenme fırsatı bulacak. Bu büyük bir fırsat. O çarşamba-pazar maç ritmi, eylül-ekim ayına çok maç sıkıştırdılar ki oyuncular da yoruldu. Ama Beşiktaş mental yorgunluğu atmış bu önemli. 11 haftaya baktığımızda, bir kaç maç haricinde takımın oyun içindeki coşkusundan, isteğinden, top rakipteyken davranışından bu belli oluyor. Babel, lokomotif gibiydi. Çok yönlü bir oyuncu. Topa vurur, çalım atar, süratli... Ama Sabri'nin de bu maçta hiç savunma yapmaması lehine oldu. Sonuçta Beşiktaş maçın başında attığı golle rahatladı ve 3-0'a kadar bir sürü de pozisyon buldu. Faul ama kırmızı değil Hüseyin Göçek maçı şahane götürüyordu ama sonlarda hata yaptı. Bence Göztepe'nin pozisyonu penaltı. Ardından Talisca'nın pozisyonu geldi. Düşmesi için hiç bir sebep yok. Bu da kırmızı karttı. Ayrıca Beşiktaş'ın yediği gol de ofsayt...Bu üç pozisyon birden herşeyi götürdü ve görmediği pozisyona kırmızı kart gösterdi. İzleyin o pozisyona faul bile vermedi. Aslında pozisyon faul ama kırmızı kart değil... BEŞİKTAŞ İDMAN YAPTI | ERMAN TOROĞLU Beşiktaş ile Göztepe arasında kadro olarak büyük fark var. Siyah-beyazlılar, 90 dakikayı çok rahat götürdüler. Seyrederken şunu görüyorsunuz; Göztepe bir atsa, Beşiktaş sıkarsa iki atabilir. Avrupa'da da rahatlayınca ligi maçlarına biraz daha sarıldılar. Ama şu bir gerçek. Beşiktaş'ın orta sahasında hâlâ bir sorun var. Bakınız! Quaresma, Cenk, Babel ve Talisca… Bunlarda bir sorun yok. Topu bu oyunculara getirirseniz, bunlar işi becerirler. Ama onlar orta sahaya yardıma gelmeye başlayınca sıkıntı ortaya çıkıyor. Eğer rakip, orta saha ile bu dört ismin bağlantısını keser ve bu oyuncuları ortaya ve defansa yardıma getirirse o zaman Beşiktaş'ın işi zorlaşıyor. Çünkü bu dört oyuncu, enerjilerinin çoğunu top çıkarmak için geriye gelirken harcıyorlar. Bu sefer hücum güçleri azalıyor. Göztepe takım olarak bu bağlantıyı kesebilecek kapasitede değil. En üst düzey hücumcuları da olmayınca maçı çok rahat kaybettiler. Aslında sonuç normal. Göztepe ligin yeni takımı. Mümkün olduğu kadar puan alıp orta sıralarda yer tutmaya bakacak. Yoksa Beşiktaş'ın rakibi zaten değiller. Bu maçı kaybetmeleri de çok önemli değil. Çünkü onların rakibi Beşiktaş değil. Öyle olmasına rağmen Fabri, özellikle oyunun başında birkaç pozisyonda iyi yer tutarak büyük tehlike çıkmadan pozisyonları engelledi. Beşiktaş'ın bir avantajı sahaya çıkacak 11'in hemen hemen 8'i 9'u belli. Bu önemli bir avantaj. Dün de bunu çok rahat gördük zaten. Ama bir dezavantajları var kenarda oturan yedekleri hemen hemen hep aynı yerlerin adamları. Yani Beşiktaş'ın orta alanda en az bir hatta iki etkili alternatif futbolcusu olması gerekir. Eğer Avrupa'da daha fazla gidip, Türkiye Ligi'nde sezon sonuna kadar şampiyonluğu kovalayacaksa… Beşiktaş İzmir'de güzel bir antrenman yaptı ve kazandı. Maç rahattı hakem değil Hakem Hüseyin Göçek, bu kadar kolay maçta bile çok rahat düdükleri çalamadı. Göztepe'nin attığı golde ofsayt var. Bu, onun hatası değil. Ama ikinci yarıda Beşiktaş hücumunda Kadu'nun Talisca'ya yaptığı hareket ceza alanı içinde mi, dışında mı? Bu tartışılır. Pozisyonun nerede olduğu önemli değil. Neden? Çünkü hareket kesin faul ve kırmızı kart. Hüseyin Göçek, göstere göstere 'devam' dedi. Maç iki farklı devam etmese iş çok zorlaşacaktı.